Özgür gazeteciliğe destek olun
Search
Close this search box.

Cumartesi Anneleri 807. haftasında, 12 Eylül işkencehanelerinde kaybedilenler için adalet istedi

Cumartesi Anneleri, Galatasaray Meydanı’nın yasaklanmasının 108. haftasında, koronavirüs salgını nedeniyle sosyal medya hesabından canlı yayınla açıklama yaptı. 807. haftanın moderatörlüğünü İnsan Hakları Derneği (İHD) Gözaltında Kayıplara Karşı Komisyon Üyesi Sebla Arıcan üstlendi. Açıklamayı Cumartesi İnsanı Ruhat Sena Akşener okudu. Açıklamada, 12 Eylül askeri darbesinde, gözaltında kaybedilenler için adalet istendi.

12 Eylül’de gözaltında kaybedilenlerin aileleri adına, 1980 yılında Kars’ta gözaltında kaybedilen Cemil Kırbayır’ın ağabeyi Mikail Kırbayır konuştu: “Biz gözaltında kayıp yakınları ve insan hakları savunucuları olarak 40 yıldan bu yana zifiri karanlığı griye dönüştürmek için mücadele veriyoruz. Bu gidişatın böyle sürmeyeceğini öngören ve buna karşı çıkan ilerici, devrimci insanlar 12 Eylül’de gözaltına alınarak işkenceyle katledildiler. Bunlardan birisi de kardeşim Cemil Kırbayır’dı. İyi bilinsin ki biz kayıplarımızın akıbetini sormaktan vazgeçemeyeceğimiz gibi 25 yıldan bu yana mücadele alanımız olan Galatasaray Meydanı’ndan da vazgeçmeyeceğiz.” 

1980 yılında İstanbul’da gözaltında kaybedilen Hayrettin Eren’in kardeşi İkbal Eren ise şu cümlelerle seslendi: “12 Eylül 1980 bu ülkenin karanlık yüzüdür. 12 Eylül baskının, zulmün, antidemokratik uygulamaların, faili meçhul cinayetlerin, idamların, gözaltında kayıpların ve insan hakları ihlallerinin adresidir. Bugün hâlâ, darbe yasalarıyla yönetiliyor olunması ne yazık ki bu adresin bir devlet geleneği haline geldiğini gösterir. Asla unutmayacağız, unutturmayacağız, affetmeyeceğiz.” 

12 Eylül darbesinin 40. yılında 807. hafta açıklamalarını yapan Cumartesi Anneleri, “Kars’ta Cemil Kırbayır ve Mahmut Kaya, Bingöl’de Hüseyin Morsümbül, Ankara’da Nurettin Öztürk, Yalova’da Zeki Altunbaş, İstanbul’da Hayrettin Eren, Nurettin Yedigöl, Süleyman Cihan, Mustafa Hayrullahoğlu ve Maksut Tepeli 12 Eylül cezaevlerinde kaybedildiler. Süleyman Cihan’ın işkence ile öldürülen bedenine üç ay sonra, Mustafa Hayrullahoğlu’nun işkence ile öldürülen bedenine beş ay sonra ‘kimliği meçhul kişi’ olarak gömüldükleri kimsesizler mezarlığında ulaşıldı. Diğerlerinin mezarları ise hâlâ gizleniyor” dedi. 

“12 Eylül’ün gözaltında kayıpları inkâr eden, kaybedenleri cezasız bırakan zihniyeti bugün de sürüyor”

807. hafta açıklamasını okuyan Akşener, “Tanıklara rağmen, belgelere rağmen, adli tıp raporlarına rağmen, TBMM raporuna rağmen, tüm hukuki yolları kullanmamıza rağmen 12 Eylül işkencehanelerinde kaybedilen sevdiklerimiz için adalet sağlanmıyor. 12 Eylül’ün gözaltında kayıpları inkâr eden ve kaybedenleri cezasız bırakan zihniyeti bugün de sürüyor. 12 Eylül, anayasası, yasal mevzuatı ve kurumları ile yaşamaya devam ediyor” diyerek 12 Eylül’de kaybedilenler için adalet istedi.

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.