İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) ekim ayı Meclis toplantısı Yenikapı’da yapılıyor. Toplantı, İBB yönetimi tarafından kaldırılan duvar-bahçe peyzajlarının ve yerine yapılan grafitilerin tartışılmasıyla başladı. İBB Meclisi CHP Grup Sözcüsü Tarık Balyalı, peyzajların maliyetiyle 1 milyon metrekarelik yeşil alan yapılabileceğini söylerken AKP Grup Sözcüsü Faruk Gökkuş, proje üzerinden Kanal İstanbul’un eleştirilmesine karşı çıktı. CHP Grup Başkanvekili Doğan Subaşı, duvar bahçelerin hepsinin kaldırılmadığını söyledi.
İBB Meclisi ekim ayı toplantısı duvar-bahçe peyzaj projesi tartışmasıyla başladı. AKP’li Meclis Üyesi Özlem Erol, konuyla ilgili İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun yanıtlaması istemiyle meclise bir soru önergesi sundu. Erol, peyzaj projesine dair, “Gözlerimizi okşayan o güzellikler yok ediliyor. Ülkelerin yoksul varoşlarında görmüş olduğumuz, zevksiz grafiti soslu beton yapıların öne çıkarılmasına tanık oluyoruz. Her fırsatta 16 milyon İstanbullu ile yöneteceğinizi iddia ediyorsunuz. İstanbullular’ın görüş ve onayını aldınız mı? Bakım maliyeti 12 milyon değil. Bu peyzajın kişi başı maliyeti 75 kuruş. Bu miktar çok mudur?” diye konuştu.
CHP Grup Sözcüsü Tarık Balyalı ise bu sözlere “2011 yılında başlayan süreçle birlikte 2011-2020 arasında duvar bahçelerine 22 milyon 385 bin 976 TL para ödendi. Bakım tutarı, 68 milyon 373 bin 260 TL’dir. Bakım maliyetleri bahçelerin maliyetinin üç katı. Bu harcamalar bugünkü fiyatlara güncellendiğinde 179 milyon 754 bin 108 TL. Yeni yeşil alan üretimine girsek, 1 milyon metrekarelik yeşil alan yapılabilir. Sistematik olarak doğru değil, yeşil alan, park uygulaması daha doğru. Ayrıca emisyon meselesinde rapor çok tartışmalı. Çevreye olan duyarlılıklarını Kanal İstanbul’da da göstermelerini diliyorum” diyerek karşılık verdi.
“Kanal İstanbul, Türkiye’nin yüz akıdır”
AKP Grup Sözcüsü Faruk Gökkuş ise Balyalı’ya cevap olarak şunları söyledi: “Park ve Bahçeler Daire Başkanlığı maliyetin 2 milyon TL olduğunu söylüyor. İstanbullular’ın beğenisini kazanan da bir yatırım. Sökerek ek maliyet getiriyorsunuz. AKP döneminde yapılan Kemerburgaz ve Hacıosman Kent Ormanı’nı açtık diyorlar. O güzelim duvarlardaki, bilimsel ölçülerle hazırlanmış estetik şeyleri kaldırmasalardı keşke. CHP sıkıştığı zaman Kanal İstanbul’u getiriyor. O projede çevre için, İstanbul için 250’ye yakın bilim insanından görüş alınmıştır. Türkiye’nin yüz akı olan bir projedir.”
Soru önergelerinin ardından gruplar adına konuşmalara geçildi. İYİ Parti Grup Başkanvekili İbrahim Özkan da duvarlardaki peyzajların kaldırılmasına değindi ve “Alt taraftaki ızgaralar sökülmeseydi bu kışı bunlar geçiremezdi. Bunlar israf, kopar yola düşerdi bunlar. Bu kadar lüksümüz yok. Eğer yeşillik yapacaksanız bu parayla yeşil alan yapılabiliyor. Belediyenin böyle fuzuli işlere verecek bir lirası yok. Duvarın boyanması şehre renk katacak, buna da karşısınız. Sultangazi Belediyesi’nin bugün duvarlarda resim yapılma ihalesi var. Kendinize gelince güzel, İBB yapınca ‘Yeşili sevmiyorlar’ diyorsunuz. Biz İYİ Partili meclis üyeleri olarak bu uygulamayı destekliyoruz. Eğer emisyonu düşünüyorsanız hükümetinize dönün, ‘Elektrikli ve hibrit araçların vergilerini sıfırlayın’ deyin. Bu kadar israf, haramdır günahtır. Betonu gizlemek için kökleri toprakla buluşmayan bahçe ürettiniz. Çiçekler artık topraklarla buluşacak” dedi.
AKP’den peyzajların kaldırılmasına itiraz
AKP Grup Başkanvekili Tevfik Göksu ise “Siyasal intihalcilik, başkasının yaptıklarını kendi yaptığı gibi göstermektir. Siyasal intihalcilik patolojik bir durumdur” diye konuştu ve İmamoğlu’nun siyasi intihalcilik yaptığını öne sürdü: “Sayın Başkan, Kemerburgaz ve Hacıosman Kent Ormanı’na dair ‘İstanbul’a yaşam vadisi yapacağız diye söz verdik, yaptık’ diyor. Allah aşkına İstanbullular’ın aklıyla alay etmeyin. Başkan açıklama yapıyor, ‘Kurbağalıdere’nin ıslahını hızlı çalışmayla çözdük.’ Nasıl başladı, ne oldu diye tweet atılıyor. 2019 faaliyet raporunda Kurbağalıdere ıslahının yüzde 98’i tamamlandı deniyor. Başkanın da projeleri var; vakıfların yaptığı çeşmeye 50 metrelik musluk taktılar, geldi genel başkanı açtı. Çok önemli bir mega proje öneriyorum. Ne dedi genel başkanları? ‘Koronayla mücadele etmek için bedava iskambil destesi dağıtmalıyız’ dedi. Kendilerine ücretsiz iskambil destesi dağıtma projesi öneriyorum.”
Göksu, kaldırılan duvar peyzajlarına dair de şunları söyledi: “Üzerinde 19 çalışma yapılmış bu peyzajların. İstanbul’da çok önemli şehircilik vizyonu olarak hayata geçmiş, o otobanda giderken insanı çok farklı bir iklime taşıyan müthiş bir projeydi. 7 Ekim’de İBB’nin daire başkanı açıklama yapıyor, ‘Fikirtepe’deki iki bin metrenin bütçemize maliyeti 150 bin TL’ diyor. ‘Tüm projeyi kaldırdığımızda 2 milyon TL artı gelecek’ diyor. Aradan dört gün geçiyor, aynı daire başkanı ‘Toplam maliyet 12 milyon, iki bin metrenin maliyeti 450 bin TL’ diyor. Çünkü kafaya koymuşlar bunu kaldırmayı. İsraf mı, yılbaşı gecesi üç dakikalığına attığınız hava fişekler için ödediğiniz paraya bakın, yemek için ödediğiniz 6 bin 500 TL’ye bakın. Bu belediye ayda 750 bin TL’yi ödeyemeyecek hale geldiyse, tez zamanda ceketinizi alın ve bu belediyeyi terk edin. Çünkü siz bu şehri yönetemezsiniz.”
“Peyzajların hepsi kaldırılmıyor”
Medyascope'un haftalık e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her çarşamba mail kutunuzda.
Daha sonra söz alan CHP Grup Başkanvekili Doğan Subaşı, “İstanbul’u dağılmış bir eve benzetiyorum. ‘Biz yapılan işleri biz yaptık’ demiyoruz. Spor tesisinden dolayı Ekrem başkanımız ‘Emek verenlere teşekkür ediyorum’ dedi. Şubat 2019’da bitmesi gerekiyormuş, Ekim 2020’de bitti. Niye gecikti? Metro niye geciktiyse spor tesisi de bu yüzden gecikti. Biz sıfırdan inşa etmedik. Otogar artık kültür merkezi. Sen yapsaydın, üç tane klozet koyamadın mı? 306 kişi gidiyorlar, 507 kişi Kore’de otelde kalıyor. Henüz tespit edemedik, gecelik maliyetlerini de bulacağız” dedi.
Subaşı, kaldırılan peyzajlara dair bilgileri de şöyle aktardı: “Duvar bahçe denilen yerlerin tamamı kaldırılmıyor. 55 bin metrekare değil 44 bin metrekare duvar bahçe var. 11 bin metrekaresinin bakımı gerekiyor, çimlerin yenilenmesi gerekiyor. Bunu yenilemek mi, yoksa başka bir şey yapmak mı daha mantıklı diye değerlendiriyorlar. Bu 11 bin metrekareyi yenilememeye karar veriyorlar. Sistemin tamamına baktıklarında yıllık 12 milyon TL’lik yenileme maliyeti var. Bunu yüksek buldukları için bozulanı düzeltmeme yoluna gidiyorlar. Biz her bozduğunuzu düzeltmek zorunda mıyız? İstanbul’un gündemi, dağılmış evi toplamak, badanasını yapmak, işleri yoluna koymaktır.”
