Yeni Zelanda Başbakanı Jacinda Ardern, bugün (2 Kasım) yaptığı açıklamayla ülkede “iklim acil durumu” ilan ettiklerini belirterek, Yeni Zelanda Parlamentosu üyelerine gelecek nesiller için iklim konusunda bir tavır takınmaları çağrısında bulundu. Ardern, “Şimdi harekete geçmezsek olacaklardan sorumlu tutulmayı kabul etmiş oluruz” dedi.
Yeni Zelanda Başbakanı Jacinda Ardern’in, ülkede “iklim acil durumu” ilan etmek amacıyla bugün parlamentoya sunduğu küresel iklim krizi önergesi kabul edildi. İklim değişikliğinin “çağımızın en büyük zorluklarından biri” olduğunu belirten Ardern, 2050 yılına kadar ‘karbon nötr olma’ sözü verdi.
Geçen yıl mayıs ayında ilk defa Birleşik Krallık tarafından kabul edilen iklim acil durumu, Yeni Zelanda Parlamentosu’nda da iklim krizinin etkilerine karşı mücadele edilmesi gerektiği vurgusuyla oyçokluğuyla kabul edildi.
ABD merkezli The Climate Mobilization’a göre, onlarca ülke, şehir ve kasabalardaki 1800’ü aşkın yerel yetkili, iklim acil durumu ilan etti. The Climate Mabilization, bu tür beyanların iklim sorununu kabul etmede kritik bir ilk adım olduğunu ve küresel ısınmayı tersine çevirmeye yönelik eylemleri teşvik edeceğini belirtiyor.
Yeni Zelanda Parlamentosu’na İşçi Partisi tarafından sunulan önerge, ülkedeki diğer sol muhalefet olan Yeşiller ve Maori partileri tarafından da desteklendi ancak sağ partiler önergenin reddi yönünde oy kullandı.
Ret oyunu savunan Ulusal Parti lideri Judith Collins, Radio New Zealand’a verdiği demeçte, “Henüz olmamış bir şey için acil durum ilan etmek insanlara bir şey olmadığını düşündürebilir” dedi.
Ardern geçen yıl, Yeni Zelanda’nın 2050 yılına kadar ülkenin karbon nötr hale geleceğinin ve 2035 yılına kadar ise tüm enerjisini yenilenebilir kaynaklardan üreteceğinin garantisini vermişti. Ancak eleştirmenler, Ardern hükümetinin çevre konularında yürüttüğü kampanyalar neticesinde iktidara geldiği 2017 yılından beri ülkenin “temiz ve yeşil” itibarını artırmak için yeterince çalışma yapmadığını belirtiyor.
Bağımsız bir kuruluş olan Climate Action Tracker, Yeni Zelanda’nın iklim politikalarını, 2015 Paris İklim Anlaşması kapsamındaki hedeflerine ulaşmak için “yetersiz” olarak değerlendirdiklerini söyledi.
Greenpeace, Ardern’in 2050 karbon-nötr taahhüdünün, Yeni Zelanda’nın başlıca sera gazı kaynaklarından biri olan metan gazını kapsamadığını belirtti. Greenpeace kampanyacısı Kate Simcock, Ardern’in iklim konusundaki eylemlerinin söylemleriyle uyuşmadığını belirterek, “Ev yanarken, yangına müdahale etmeden önce alarma basmanın da bir anlamı yok. Yeni Zelanda’daki yangınla mücadele, tarımsal emisyonlarla mücadele anlamına gelir” dedi.
Derleyen: Meryem Zelal Direkci
Medyascope'un haftalık e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her çarşamba mail kutunuzda.
