Gazeteci Müyesser Yıldız, beş ay tutuklu yargılanmasına neden olan davada, hakkında verilen üç yıl yedi ay 10 gün hapis cezasını Medyascope’e değerlendirdi. Yıldız, “Bu cezanın yatarı yok. Devletten beş ay alacaklıyım. 2011-12’de 15 buçuk ay alacağım vardı. 20 buçuk ay alacaklıyım devletten” dedi.
Oda Tv Ankara Haber Müdürü Müyesser Yıldız, Tele1 TV Ankara Temsilcisi İsmail Zeki Dükel ve bir astsubayın yargılandığı davanın karar duruşması Ankara 26. Ağır Ceza Mahkemesi’nde dün (8 Mart 2021) yapıldı.
Mahkeme, Müyesser Yıldız hakkında “yasaklanan bilgileri temin” ve “yasaklanan bilgileri açıklama” suçlamalarıyla toplam üç yıl yedi ay 10 gün, İsmail Dükel hakkında ise “yasaklanan bilgileri temin” suçlamasıyla bir yıl 15 gün hapis cezası verdi.
“Devlet ‘pardon’ demeye yanaşmadı”
Yıldız kararı şöyle değerlendirdi:
“Karar, aslında bir karar değil. Beş ay hapis yatırdıkları için, peşin tahsilat yaptılar. Ortada suç yokken, daha doğrusu ‘suç’un ne olduğu belli değilken apar topar tutukladılar, beş ay yatırdılar. Dolayısıyla beş ay yatırdıktan sonra bir ceza vermeleri gerekiyordu. Ne yazık ki sayın Adalet Bakanımız bütün iyi niyetiyle ‘Pardon’u lügatımızdan çıkaracağız’ dese de devlet ‘Pardon’ demeye yanaşmadığı için bu cezayı uygun gördü.
“Bu ceza ile şöyle bir komik durum ortaya çıktı, bu cezanın yatarı yok. Ben beş ay devletten alacaklıyım. 2011-12’de 15 buçuk ay alacağım vardı. 20 buçuk ay alacaklıyım devletten.”
“Halka doğruları anlatmaya devam edeceğiz”
Yıldız, bundan sonra hem hukuki adımları hem de gazeteciliği devam ettireceğini belirtti:
“Mahkeme hükmün açıklanmasının geriye bırakılmasını kabul edip etmeyeceğimi sordu. Kabul etmedim. Hükmün açıklanmasının geriye bırakılması demek ‘Beş sene bir şey yazamayacaksınız’ demektir, onlara göre ‘Hiçbir suç işlemeyeceksiniz’ demektir.
Medyascope'un haftalık e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her çarşamba mail kutunuzda.
“İstinaf ve Yargıtay süreci olacak, takip edeceğim. Ortada suç da yok suçlu da yok, verilmiş boş bir ceza var, keyfi bir ceza var. Sonuna kadar mücadele edeceğiz. Yargıya, hala hukuk devletine inanıyorum. Sonuna kadar hakkımı aramaya devam edeceğim.
“Korkmayacağız. Amaç gazetecileri susturmak. Gazetecileri mesleğini yapamaz, halka doğrular hakkında bilgilendiremez hale getirmek istiyorlar. Pes etmeyeceğim, halka doğruları anlatmaya devam edeceğiz. Korkunun ecele faydası yok. Hepimiz işimizi yüreklice yapacağız. Her kesim için bu geçerli, sadece gazeteciler değil. Hepimiz işimizi yapmaya devam etmek zorundayız.”
Soruşturma sürecinde el konulan dijital materyallerini geri aldığını belirten Yıldız şöyle konuştu:
“Hukuken imaj almaları gerekirken almadılar, keyfi olarak el koydular. Dijitaller benden önce serbest kaldı. Büyük kısmının tahrip olduğunu gördüm, onları kurtarmaya çalışıyorum.”
Beş ay tutuklu kaldı
Müyesser Yıldız, İsmail Zeki Dükel ve bir astsubay, Ankara 7. Sulh Ceza Hakimliği ve Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın kararı ile 8 Haziran 2020’de gözaltına alındı. Yılmaz ve Dükel “Devletin güvenliği veya iç veya dış siyasal yararları bakımından, niteliği itibarıyla, gizli kalması gereken bilgileri, siyasal ve askeri casusluk maksadıyla temin etmek” ile suçlandı. Müyesser Yıldız Ankara 3. Sulh Ceza Hakimliği’nce 11 Haziran 2020 tarihinde tutuklanırken, İsmail Zeki Dükel serbest bırakıldı. Haklarında önce “Devletin güvenliğine ve siyasal yararlarına ilişkin bilgileri açıklama” suçlamasıyla ardından ikinci bir iddianamede ise “Devletin güvenliğine ilişkin bilgileri temin etme” suçlamalarıyla iddianameler hazırlandı. Yıldız, 9 Kasım 2020’de tahliye edildi. Davada yargılanan astsubay ise “yasaklanan bilgileri temin” suçundan yedi yıl altı ay hapis cezası alırken, tutuklu kaldığı süre göz önünde bulundurularak tahliye edildi.
