Avrupa’da AstraZeneca aşısının kullanımını durduran ülkeler artıyor, Avrupa’nın aşı programı yavaşlıyor. Brezilya’da salgın döneminde üçüncü sağlık bakanı değişikliği.ABD’nin Mississippi eyaletinde bugünden itibaren isteyen herkes aşı olabilecek. Çin’de koronavirüs tedbirlerinin azalmasıyla hava kirliliği geri döndü. Yapılan yeni bir araştırma, salgın döneminde özellikle gençlerin mutsuzlaştığını ortaya koydu. Dünyadan göze çarpan koronavirüs haberlerini Medyascope sizin için derledi.
AstraZeneca aşısının kullanımını durduran ülkeler artıyor, Avrupa’nın aşı programı yavaşlıyor
Koronavirüse karşı geliştirilen ilk aşılardan biri olan Oxford-AstraZeneca aşısının kullanımı kanda pıhtılaşma, damar tıkanıklığı ve akciğer embolisi gibi komplikasyonlar oluşturabildiği gerekçesiyle 12 Avrupa ülkesi tarafından durduruldu.
15 Mart Pazartesi (dün) itibariyle Almanya, Fransa, İtalya ve İspanya gibi büyük Avrupa ülkelerinde de kullanımına bir süre ara verilen aşı nedeniyle, Avrupa Birliği (AB) içerisinde hali hazırda beklenenden yavaş ilerleyen aşılama programlarının daha da yavaşlayacağına yönelik endişeler ortaya çıktı.
AstraZeneca firması, söz konusu risklerin ve vakaların aşıyla bağlantılı olmadığını savunurken önceliklerinin, herkesin güvenliği olduğunu ve konuyu ulusal sağlık otoriteleriyle birlikte Avrupalı yetkililerle derhal değerlendireceklerini belirtti.
Hollanda’nın ardından İtalya, Fransa ve Almanya da aşının kullanımını geçici olarak durdurduğunu açıklarken bu ülkelerden önce İtalya, İrlanda, Norveç, Danimarka, Avusturya, İzlanda Romanya ve Bulgaristan da aşının kullanımını durduklarını açıklamıştı.
Uzmanlar Avrupa İlaç Ajansı (EMA) ve Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) tarafından yakından takip edilen bu durumla birlikte, AB içerisindeki aşılamala çalışmalarının mutant virüsler nedeniyle vaka sayılarının artış gösterdiği bir dönemde yavaşlayabileceğine dikkat çekiyor.
ABD’nin Mississippi eyaletinde isteyen herkes aşı olabilecek
Amerika Birleşik Devletleri’nde (ABD) Başkan Joe Biden’ın, 1 Mayıs tarihine kadar isteyen her ABD vatandaşına aşı uygulanmasına yönelik yaptığı çağrının ardından aşıların kullanımını tüm vatandaşlara açan ikinci eyalet Mississippi oldu.
Geçen hafta Alaska eyaletinin, 16 yaşından büyük herkesin isteğe bağlı aşı yaptırabileceklerini duyurmasının ardından aynı uygulama salı günü (16 Mart) itibariyle Mississippi eyaletinde de başladı.
Medyascope'un günlük e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her gün mail kutunuzda.
Eyalet Valisi Tate Reeves, Twitter’da yaptığı açıklamada “Arkadaşlar aşılarınızı yapın ve normale dönelim!” ifadeleriyle uygulamayı duyururken yaşlı vatandaşları da bir an önce aşı randevusu almaya çağırdı.
50 bin kişi ile yapılan anket sonucuna göre özellikle gençler salgın döneminde mutsuzlaştı
Sekiz ülkeden yaklaşık 50 bin genç insanla yapılan bir ankete göre, salgın dönemi boyunca mental sağlığı bozulan gençlerin sayısı gittikçe artıyor. ABD’de akıl sağlığı çalışmaları yürüten toplumsal yardım kuruluşu Sapien Labs’ın hazırladığı rapor kapsamında yapılan ankete göre, her dört gençten biri salgın döneminde psikolojik bozukluklar yaşadıklarını ya da yaşama riskiyle karşı karşıya kaldıklarını söyledi. Psikolojik sorunlar yaşadığını belirten her iki kişiden biri ise 18 ile 24 yaş arasındaki grupta bulunuyor.
Bulguları pazartesi günü yayınlanan çevrimiçi anket Avustralya, İngiltere, Kanada, Hindistan, Yeni Zelanda, Singapur, Güney Afrika ve ABD’de yaşayan gençlerle yürütüldü. Araştırmaya göre, 18 ile 24 yaşları arasındaki katılımcıların yüzde 40’ı, salgın döneminde üzüntü, sıkıntı veya umutsuzluk hissinin yanı sıra istenmeyen, tuhaf ve takıntılı düşüncelerle karşı karşıya kaldıklarını söyledi.
Sapien Labs’ın kurucusu Dr. Tara Thiagarajan, koronavirüs salgınının dünya çapında akıl sağlığı problemlerini arttırdığını belirtirken “Özellikle sosyal izolasyon genç insanlar üzerinde daha büyük bir etki yarattı ve birçoğunu sınırın ötesine itti” dedi.
Uzun süreçte salgının ekonomik ve psikolojik etkilerinin yıkıcı olabileceğini söyleyen Dr. Thiagarajan, hükümetleri, genellikle tercih edilen bireysel yaklaşımlar yerine ruh sağlığını korumayı hedefleyen ulusal çapta politikalara odaklanmaya çağırdı.
Brezilya’da salgın döneminde üçüncü sağlık bakanı değişikliği
Brezilya’da, 260 binden fazla kişinin ölümüne sebep olan salgın boyunca üçüncü kez sağlık bakanının değişeceği belirtilirken görevde en uzun süre kalan mevcut Sağlık Bakanı Eduardo Pazuello görevini bırakmaya hazırlanıyor.
Brezilya’da salgının başlangıcında virüsü “hafif bir grip” diye nitelendirerek ciddiye almayan tavrı nedeniyle yoğun bir şekilde eleştirilen sağcı Devlet Başkanı Jair Bolsonaro, son haftalarda virüs kaynaklı ölümlerin tekrar artış göstermesiyle ülkenin sağlık bakanını bir yılda üçüncü kez değiştirme kararı aldı.
2020 yılının haziran ayında göreve başlayan ve herhangi bir halk sağlığı kurumunda çalışma tecrübesi olmayan asker kökenli Eduardo Pazuello, daha önce yaptığı bir açıklamada ülkedeki koronavirüs politikalarında kararın kendisinde değil Bolsonaro’da olduğunu söylemişti. Ancak 210 milyon nüfuslu Brezilya’da virüsten yaşamını yitirenlerin sayısının son bir haftada günde ortalama bin 855 kişiye ulaşması ve ülkenin dünyada salgından en çok etkilenen ülkelerden biri olmasında fatura Pazuello’ya kesildi.
Kısa süre önce, ülkenin Amazon bölgesindeki hastanelerde bulunan solunum cihazlarında yaşanan sorunlar nedeniyle hakkında soruşturma başlatılan Pazuello’nun yerine Sağlık Bakanı olarak atanacak ismin kalp doktoru Marcelo Queiroga olduğu duyuruldu.
Çin’de koronavirüs tedbirlerinin azalmasıyla hava kirliliği geri döndü
Çin’in başkenti Pekin’de, pazartesi günü görülen kum fırtınası, hayatın aksamasına sebep oldu. Gökyüzünü tamamen kaplayan ve son on yıl içerisinde gözlemlenen en büyük kum fırtınası olarak nitelendirilen fırtına, Pekin yakınlarındaki bazı şehirlerde okulların kapanmasına neden olurken halkı endişelendirdi. Meteoroloji uzmanları Çinli vatandaşlara evde kalma uyarısı yaptı.
İklim uzmanları, şehirdeki koronavirüs tedbirlerinin hafifletilmesiyle hava kirliliğinin tekrar yüksek seviyelere çıktığını belirtirken Greenpeace’in Çin Politikaları Direktörü Li Shuo, konu hakkında Twitter’da yaptığı açıklamada Pekin’i “ekolojik bir krize” benzeterek fırtınanın, Pekin’in kuzeyindeki ve batısındaki ekolojik bozulmanın bir sonucu olduğunu belirtti. Shuo, Pekin çevresinde sanayiden kaynaklanan hava kirliliğinin bu yıl şimdiye kadar son dört yılın yıllık ortalamasını aştığını da sözlerine ekledi.
Beijing is what an ecological crisis looks like. After two weeks of smog and static air, strong wind carries a sand storm in, sending AQI off the chart. It’s hard to claim we are moving forward when you can’t see what’s in front. pic.twitter.com/m0wS5oYg6O
— Li Shuo_Greenpeace (@LiShuo_GP) March 15, 2021
Derleyen: Hande Sena Kandemir