Dünya genelinde bugün itibariyle 825 milyon dozdan fazla aşı yapıldı. Danimarka, kan pıhtılaşmasına yol açtığı sebebiyle AstraZeneca aşısının kullanımını durduran ilk ülke oldu. ABD ve Avrupa ülkeleri de Johnson & Johnson’ın tek dozluk aşılarının kullanımını benzer şüpheler nedeniyle durdurdu. Hindistan’da vaka sayılarındaki artış sürüyor. Moderna’nın paylaştığı yeni verilere göre aşı uygulandıktan altı ay sonra bile yüzde 90 koruma sağlıyor. Dünyadan göze çarpan koronavirüs haberlerini Medyascope sizin için derledi.
Dünya genelinde 825 milyon dozdan fazla aşı yapıldı
Oxford Üniversitesi’nin “Our World in Data” (Verilerle Dünyamız) projesi kapsamında hükümet kaynaklarından derlenen verilere göre, bugün (14 Nisan) itibariyle dünya genelinde 825 milyon dozdan fazla aşı yapıldı. Bu da şimdiye kadar her 100 kişiye ortalama 11 doz aşı vurulduğu anlamına geliyor.
Çoğu ülke erken aşılama dönemlerinde sağlık çalışanları ve 60’lı, 70’li ve daha büyük yaştaki vatandaşlar gibi savunmasız gruplara öncelik verdi. Aşı olan her 100 kişiye toplam 116 doz uygulayarak nüfusunu en hızlı aşılayan ülke İsrail olurken bu ülkeyi Doğu Afrika’da yer alan Seyşeller, Ortadoğu’daki Birleşik Arap Emirlikleri (BAE), Güney Asya ülkesi Butan ve Güney Amerika ülkesi Şili takip etti.
Dünyada şu ana kadar aşılanan insan sayısı neredeyse 800 milyona ulaştı ancak ülkeler arasındaki aşılama programları arasında derin bir uçurum var. Öyle ki birçok ülke henüz tek bir doz aşılama bile bildirmedi. Vurulan aşıların yüzde 83’ü yüksek gelirli ve orta-yüksek gelirli ülkelerde yapılırken, yalnızca yüzde 0,1’i düşük gelirli ülkelerde yapıldı.
Danimarka, AstraZeneca aşısının kullanımını durduran ilk ülke oldu
Son zamanlarda birçok ülke tarafından kan pıhtısına yol açtığına yönelik şüpheler nedeniyle kullanımı askıya alınan Oxford-AstraZeneca aşısıyla ilgili ilk somut adım Danimarka’dan geldi. Danimarka Ulusal Sağlık Birimi Başkanı Soren Brostrom bugün (14 Nisan), aşının kullanımının tamamen askıya alındığını duyururken gelecekte ihtiyaç olması halinde aşıyı kullanmayı tekrar düşünebileceklerini belirtti.
Geçen ay içlerinde Almanya, Fransa ve Norveç’in bulunduğu 13 ülke aşının kullanımını kan pıhtılaşmasına sebep olduğu yönündeki iddialar sebebiyle geçici olarak askıya alırken Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) ve Avrupa Birliği’nin (AB) ilaç düzenleme kurulu Avrupa İlaç Ajansı (EMA), aşının faydalarının zararlarından fazla olduğunu öne sürerek ülkelere aşının kullanımına devam etmelerine yönelik çağrıda bulunmuştu.
Bunun üzerine Almanya ve Kanada gibi ülkeler, 55 yaş altındaki vatandaşların AstraZeneca aşısını yaptırmalarını yasaklarken son olarak İngiltere’nin, aşıyı kullanan yedi İngiliz vatandaşının kan pıhtılaşması sebebiyle hayatını kaybettiğini doğrulamasının ardından aşı tekrar tartışma konusu olmuştu.
Johnson & Johnson aşısının benzer kaderi
Medyascope'un haftalık e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her çarşamba mail kutunuzda.
Şu ana kadar yaklaşık 150 bin vatandaşına AstraZeneca aşısı uygulayan Danimarka, son olarak yine kan pıhtılaşmasına yol açtığına yönelik iddialar sebebiyle ABD’li Johnson & Johnson (J&J) aşısının kullanımını da geçici olarak durdurdu. Salı günü (13 Nisan) ABD ve AB ülkeleri de aşının kullanımını askıya aldıklarını açıkladı.
ABD’de Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezleri (CDC), salı günü yaptığı açıklamada, J&J aşısı uygulanan altı kişide iki hafta içinde meydana gelen kan pıhtılaşması şikayetleri sebebiyle aşının kullanımına ara verilmesini talep etti.
AB’nin de mart ayında acil kullanım onayı verdiği tek dozluk J&J aşıları hakkında ortaya çıkan bu iddialar şirketi somut adımlar almaya yöneltti. J&J yönetimi, aşı hakkındaki çalışmalar tamamlanana kadar aşının Avrupa’ya ihracatının durdurulduğunu açıkladı. AB, şirketle ilk aşamada 200 milyon doz için anlaşmıştı.
Avrupa’da Danimarka, Fransa, Almanya ve Hollanda gibi zengin ülkelerin J&J’nin bu kararından daha az etkileneceği çünkü Pfizer-BioNTech ve Moderna firmalarıyla ek anlaşmalar yaptıkları belirtilirken Bulgaristan, Hırvatistan ve Slovakya gibi ülkelerin bu gelişme karşısında hangi aşıya yönelecekleri merak konusu.
Hindistan’da vaka sayılarındaki artış sürüyor
Bugüne kadar 31 milyon koronavirüs vakası açıklayan ABD’nin ardından 13,9 milyon vakayla dünyada en çok vaka sayısına sahip ikinci ülke olan Hindistan’da vaka sayılarındaki artış sürüyor. Hindistan’daki sağlık yetkilileri son 24 saatte kaydedilen 184 bin 372 yeni vakayla yeni vaka sayısı rekorunun kırıldığını açıklarken hayatını kaybeden bin 27 kişiyle birlikte toplam ölüm sayısı da 172 bin 85’e yükseldi.
2021 yılının başında, günlük ortalama 10 bin yeni vaka sayısın altına düşen ülke, nisan ayı itibariyle ise virüsten en çok etkilenen ülke oldu. 1,39 milyar nüfuslu Hindistan’da halkın tedbirlere uymamasıyla birlikte son dönemde kutlanan büyük dini festivallerin virüsün yayılmasında etkili olduğu belirtilirken vaka sayılarının yoğun olduğu Mumbai şehrinde sokağa çıkma yasağı uygulanması kararlaştırıldı.
Vaka sayılarının yoğun olduğu başkent Yeni Delhi ve çevresinde de belirli saatler için sokağa çıkma yasakları uygulanırken Hindistan Başbakanı Narendra Modi’nin artan vaka sayılarına rağmen ülke çapında bir yasak uygulamaya sıcak bakmadığı belirtiliyor.
Moderna aşısı altı ay içerisinde yüzde 90 koruma sağlıyor
ABD’li ilaç şirketi Moderna, aşılarına dair elde ettiği yeni verileri açıkladı. Şirkete göre, mRNA teknolojisiyle geliştirilen aşı ikinci dozun uygulanmasından altı ay sonra virüse karşı yüzde 90’dan fazla etki gösteriyor. Yapılan açıklamada aşının şiddetli vakalarda ise yüzde 95 oranında koruma sağladığı belirtildi.
Moderna’nın açıklamasında, aşının Güney Afrika varyantı olarak bilinen “B.1.351” varyantına karşı etkisinin ortaya konulması için çalışmalara başlandığı da dile getirildi.
Şirket açıklamasında ayrıca, şu an için 117 milyonu ABD’de olmak üzere dünya çapında 132 milyon aşı tedariki yapıldığı, temmuz ayının sonunda da bu sayının 300 milyon doza yükseltileceği aktarıldı.
