Özgür gazeteciliğe destek olun
Search
Close this search box.

Fransız aydınlardan açık mektup: “Kudüs- Söz sizde Sayın Macron!”

Siyasetten ve sivil toplumdan çok sayıda şahsiyetin Ortadoğu’da şiddetin tırmanışı üzerine Emmanuel Macron’a hitaben yazdıkları açık mektup. “BM Güvenlik Konseyi dâimî üyesi olan ve hem Avrupa diplomasisinin büyük aktörü hem de Güney’e köprü olmak isteyen Fransa’nın susmayı sürdürmesi ya da, daha beteri, saldırganlarla saldırılanlar arasında ayrım yapmaması herkesin gözünde anlaşılmaz olur.”

İmzaya açılan metin şöyle:

SAYIN CUMHURBAŞKANI,

Yaklaşık bir aydan beri Kudüs vahim olaylara sahne oluyor; bu olaylar tırmanırsa bölge barışını, hatta dünya barışını tehdit edebilir.

Her şey, İsrail polisinin Filistinliler’e Ramazan başından beri Şam Kapısı meydanına girişi yasaklamasıyla başladı; birkaç yüz aşırı sağcı ve aşırı ortodoks Yahudi militanın “Araplar’a Ölüm!” diye bağırarak giriştikleri “kaba kuvvet gösterileri” izledi bunu. Bu Filistinli avı, Kudüs polisinin bir kısmının neredeyse gizlemeye gerek bile duymadığı suç ortaklığı sayesinde gerçekleştirildi. Kahanist milletvekili Itamar Ben Gvir, Yüksek Mahkeme’nin kararını ertelediği Şeyh Cerrah mahallesindeki on üç Arap evini talan kalkışmasını hızlandırmak için bu durumdan faydalandı. Ramazan günü seferber olan Filistinliler’in direnişine karşı, polis camiler bölümüne, hatta Mescid-i Aksâ’ya kadar girdi ve müminlerin üzerine gaz sıkarak saldırdı.

Bu provokasyonlar tek başına hareket eden bireylerin işi değil: Bunların fâilleri resmî olarak Binyamin Netanyahu’nun müttefiki olan partilerin yandaşları — uzun zamandır onun kurduğu koalisyon hükümetlerinde yer alan aşırı ortodoks partilerin, ya da yakın zamanda Başbakan tarafından devşirilen ve Meir Kahane’nin ve onun 1994’te Knesset tarafından “ırkçılık” gerekçesiyle yasaklanmış oluşumunun mirasçılarını içeren Dinci Siyonist Parti’nin yandaşları. Kudüs polisine gelince, İsrail basınına göre Likud liderinin bir bağlısı tarafından yönetilmektedir.

İsrail Başbakanı iki yılda yapılan dört erken seçimdir onay verilmeyen iktidarını kurtarmak için işi nereye kadar vardırmaya hazırdır? Kudüs’teki infilâk, İsrail ordusu ve gizli servislerinin birçok tankeri bombardımana tuttuğu ve iki kez Natanz Nükleer Santrali’ne sabotaj düzenlediği, Tel-Aviv ile Tahran arasında artan gerilimle çakışmaktadır. Her şey, Binyamin Netanyahu’nun, yeni Amerikan yönetimiyle İranlı yöneticiler arasında 14 Temmuz 2015’teki nükleer anlaşmasına dönüş üzerine –Avrupa Birliği, Rusya ve Çin’in de teşvikleriyle– sürdürülmekte olan müzakereleri başarısızlığa uğratmak istiyormuşçasına cereyan etmektedir.

BM Güvenlik Konseyi dâimî üyesi olan ve hem Avrupa diplomasisinin büyük aktörü hem de Güney’le köprü olmak isteyen Fransa’nın susmayı sürdürmesi ya da, daha beteri, saldırganlarla saldırılanlar arasında ayrım yapmaması herkesin gözünde anlaşılmaz olur. Amerikan Başkanı Joe Biden, İsrailli yetkililere olayları tırmandırmama çağrısında bulundu. Çok sayıda Avrupalı lider de aynı çağrıyı tekrarladılar. İsrail’le bir normalleşme süreci başlatmış olan Arap liderler bile İslamiyet’in bu üçüncü kutsal mekânında işlenen şiddeti kınıyorlar.

Söz sizde Sayın Cumhurbaşkanı:

  • İsrail Başbakanı’ndan aşırılık yanlısı müttefiklerinin ve Kudüs polisinin provokasyonlarına son vermesini istemek için;
  • İsrail Yüksek Mahkemesi’ne uluslararası hukuka uyma ve bilhassa kentin doğu kısmındaki Filistin mülklerinin talan edilmesini yasaklama çağrısında bulunmak için;
  • BM Güvenlik Konseyi’ne, kararlarının uygulanması ve hem İsrail-Filistin’de hem Körfez’de yeni bir alevlenmeden kaçınılması maksadıyla gerekli tüm tedbir ve yaptırımları göz önüne alma çağrısında bulunmak için;
  • Dışişleri Bakanı’nı derhal olay mahalline ve komşu devletlerin başkentlerine göndererek Fransa’nın tutumundan doğrudan haberdar etmek için.

Saygılarımızla,                                     

İMZACILAR: 

Patrick Appel-Muller, L’Humanité gazetesi eski yazıişleri müdürü

Jean-Christophe Attias, EPHE’de (Université PSL) bölüm başkanı

Eliane Assassi, senatör 

Manon Aubry, Avrupa milletvekili

Clémentine Autain, milletvekili

Isabelle Avran, gazeteci

Bertrand Badie, emeritus prof. (Sciences Po Paris)

Françoise Basch, emeritus prof. (Paris Diderot)

Esther Benbassa, senatör

Hervé Bismuth, akademisyen

Simone Bitton, sinemacı

Taha Bouhafs, gazeteci

Rony Brauman, hekim, deneme yazarı

Jean-Paul Chagnollaud, emeritus prof.

Monique Chemillier-Gendreau, Paris-Diderot Üniversitesi Kamu Hukuku ve Siyasal Bilimler bölümünde emeritus prof.

Laurence Cohen, senatör

Éric Coquerel, milletvekili

David Cormand, Avrupa milletvekili

Sonia Dayan, sosyolog

Laurence De Cock, tarihçi

Nadia Essayan, milletvekili

Elsa Faucillon, milletvekili

Bernard Frederick, La Presse nouvelle magazine yazıişleri müdürü

Fabien Gay, senatör

Olivia Gazalé, filozof

François Gèze, editör

Jérôme Gleizes, Paris Belediye danışmanı

Alain Gresh, Orient XXI yöneticisi

Nacira Guénif-Souilamas, sosyolog, prof. (Paris-8)

Hubert Julien-Laferrière, milletvekili

Daniel Junqua, gazeteci

Daniel Kupferstein, sinemacı

Yves Aubin de La Messuziere, emekli büyükelçi

Mathilde Larrère, tarihçi

Pierre Laurent, Senato Başkan Yardımcısı, Paris senatörü

Jean-Paul Lecoq, milletvekili

Jean-Claude Lefort, milletvekili

Catherine Lévy, sosyolog

Gilles Manceron, tarihçi

Daniel Mermet, gazeteci

Pablo Pillaud-VivienRegards yazı işleri müdürü

Raymonde Poncet, senatör

Thomas Portes, Génération.s sözcüsü

Bernard Ravenel, AFPS onursal başkanı

Gilbert Roger, senatör, Fransa-Filistin Dostluk Grubu’nun başkanı 

François Ruffin, milletvekili

Mounir Satouri, Avrupa milletvekili

Abraham Segal, sinemacı

Denis Sieffert, Politis yazarı

Taoufiq Tahani, AFPS onursal başkanı

Aurélie Trouvé, ATTAC sözcüsü

Thomas Vescovi, araştırmacı

Dominique Vidal, gazeteci ve tarihçi

Sylviane de Wangen, France Terre d’Asile eski başkanı

Francis Wurtz, eski Avrupa milletvekili, Avrupa Sol Birliği ve Kuzey Yeşil Solu grubunun başkanı

Buradan imzalayabilirsiniz.

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.