Geçen eylül ayından beri iklim krizinin sebep olduğu birtakım doğal afetler, ABD’nin şarap endüstrisinin kalbi olarak bilinen Napa Vadisi’ni yok olma tehlikesiyle karşı karşıya getirdi.
2020’nin eylül ve kasım aylarında meydana gelen orman yangınları, ardından geçirilen aşırı kuru kış ve onu takip eden kurak bir ilkbahar dönemi, Amerika Birleşik Devletleri’ndeki (ABD) şarap endüstrisinin en önemli merkezlerinden birini yok olma tehlikesiyle karşı karşıya getirdi.
Vadiyi “şarap endüstrisinin kalbi” unvanına kavuşturan benzersiz üzüm bağları neredeyse tamamen küle dönmüş durumda. Azalan su kaynakları da bölgenin iyileştirilmesini zorlaştırıyor. Öyle ki şarap üreticileri, yangın ve kuraklıktan kurtulan üzümlere güneş kremi sıkmaya, su rezervuarları kuruduğu için topraklarını, evlerinden taşıdıkları arıtılmış sularla sulamaya çalışıyor.
Elli yıldan fazladır ABD’nin şarap endüstrisinin önemli aktörlerinden biri kabul edilen Chappellet Şaraphanesi’nden Cyril Chappellet, “Hepimiz işimizi kaybetmek üzereyiz” diyerek, iklim krizinin küresel düzeydeki ekolojik etkisinin yanı sıra, kendileri için ekonomik açıdan ne kadar yıkıcı olduğuna dikkat çekti.
Bir başka şarap üreticisi Stu Smith de vadinin geleceği ile ilgili şöyl konuştu: “Vadinin uzağında meydana gelen yangınlar da bizim için birer felaket çünkü uzaklardaki yangınlardan çıkan dumanlar, uzun mesafeleri aşarak vadiye ulaşıyor. Üzümlerimizi bu dumandan korumamız ise imkânsız. Vadi ölmek üzere.”
Derleyen: İlayda Öykü Biberoğlu