Demokrasi ve Atılım Partisi (DEVA) Genel Başkanı Ali Babacan, geçen cuma günü “siyasi ve askeri casusluk” suçlamasıyla gözaltına alınan ve sonra da tutuklanan DEVA Kurucular Kurulu Üyesi Metin Gürcan hakkında isnat edilen suçlamanın yasal unsurlarının oluşmadığının “çok açık” olduğunu vurguladı. Babacan, “Arkadaşımız hakkında somut bir delil de ortaya konamamıştır. Adli süreç içinde de arkadaşımızın sonuna kadar yanında olacağız, bu dosyanın takibini sonuna kadar bizim hukukçu arkadaşlarımız sürdürecek. Hakikat er ya da geç ortaya çıkacak” dedi.
Kamera & Kurgu: Furkan Erdem
Partisinin haftalık toplantısının ardından konuşan Babacan, önce ekonomik gelişmeler hakkında değerlendirmelerde bulundu, konuşmasının son bölümünde ise Metin Gürcan’ın tutuklanmasını değerlendirdi. “Masumiyet karinesi esastır. Suç ve ceza şahsidir. Kişinin lekelenmeme hakkı esastır. Bunlar evrensel hukuk ilkeleridir” diyen Babacan şunları söyledi:
“Partimize yönelik sözde bir itibar suikastına kalkışılmıştır”
“Arkadaşımızın gözaltına alındığı ilk saatlerden itibaren gerek kollukta, gerekse savcılık aşamasında dosyada gizlilik kararı bulunmasına rağmen Metin Gürcan hakkındaki ifadeler ve görüntülerin basın yayın organlarına servis edilerek gizlilik kararı ihlal edilmiştir ve bir propaganda başlamıştır. Her ne hikmetse Sayın Bahçeli’nin, Sayın Erdoğan’ın aynı gün bizleri hedef alması ve Metin Gürcan’la ilgili propaganda kampanyası da aynı gün başlamıştır. Avukatlarla bile paylaşılmayan teknik takip görsellerinin basına sızdırılmasıyla partimize yönelik sözde bir itibar suikastına kalkışılmıştır. Bunların niyeti şu son dönemlerin popüler suç tipi casusluk kavramı ile muhalefete gözdağı vermek çünkü bir kişi yetiyor, bir kişiye gözdağı verirsek DEVA Partisi de yola gelir, bütün muhalefet yola gelir zannediyorlar. Her türlü baskı ve tehdide rağmen demokratik hukuk devletini inşa edinceye kadar, hiçbir şeyden korkmayacağımızı, yılmadan, bıkmadan, usanmadan hedefimize doğru yürüyeceğimizi bir kez daha herkese hatırlatmak istiyorum: Korkutamazsınız, sindiremezsiniz! Bizi bu yoldan vazgeçiremezsiniz, ne yaparsanız yapın.”
“Kendi kurallarımız açık, bununla ilgili bir süreç mutlaka işler”
Konunun siyasi etik yanı olduğunu da vurgulayan Babacan, “Metin Gürcan’ın açık kaynaklardan elde ettiği bilgileri raporlara dönüştürüp bunu geçim kaynağı haline dönüştürmesiyle ilgili izlediği yol ve yöntem de siyasi etik ilkelerimiz açısından değerlendirilmiştir. Sonuç olarak geldiğimiz noktada önceliğimiz Metin beyin haksız yere hürriyetinin kısıtlanmasına karşı hukuk mücadelemize devam etmek, partimize yönelik siyasi saldırıları da kararlılıkla püskürtmektir. Diğeri kendi iç siyasi etik meselemizdir. Kendi kurallarımız açık, Bununla ilgili bir süreç mutlaka işler” diye konuştu.
Medyascope’un ”bir disiplin mekanizmasının işletilip, işletilmeyeceği” sorusuna ise Babacan, şu yanıtı verdi:
“Partimizin bir siyasi etik yönetmeliği var. Altı partinin yaptığı çalışmada da yine bu siyasi etik meselesi son gündem maddesi olacak. Biz kendi çalışmamızı çoktan tamamladık, altı partinin oturduğu masaya çalışmamızı koyduk. Diğer partilerin çalışmalarını da dikkate alarak eğer altı parti uzlaşabilirse ortak bir siyasi etik ve siyasi ahlak metninin yazılı olarak kararlaştırılmasıdır. Yazılı olmasını çok önemsiyoruz. Çünkü bu siyasi etikle ilgili meseleler yazılı hale gelmeyince uygulanmasında sorunlar oluyor. İç mesele demem o yüzden, parti içinde bir etik yönetmeliğimiz var ve altılı masaya koyduğumuz siyasi etik yasa teklifi var. Dolayısıyla bütün bu çerçevede kuşkusuz biz bu sürecin kendi içimizde, kendi etik ilkelerimiz çerçevesinde takibimizi sürdüreceğiz.”
“Dalgalı kur diyerek kimse milletle dalga geçmesin”
Medyascope'un haftalık e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her çarşamba mail kutunuzda.
AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın faizle ilgili her açıklamasında doların yükseldiğini anlatan Babacan, “Bunun adı dalgalı kur falan değildir. Üç aydır sürekli artan dolar için dalgalı kur diyerek, kimse milletle dalga geçmesin” dedi. Marketlerdeki ayçiçeği yağı tenekelerinin zincirlenmiş fotoğrafını gösteren Babacan, çocuk bezi ve mamalarının da çalınmasın diye zincirlendiğini anlattı. Babacan, Erdoğan’ın dün (30 Kasım) gece TRT’de yayınlanan röportajını ise “Yine masal anlatmış” sözleriyle eleştirdi ve şöyle devam etti:
“Halkın arasından, sokaklardan gelen bir insan artık o sokakları bilmiyor, yoksulluk nasıl alıp başını gitmiş bilmiyor. Merkez Bankası, Erdoğan grupta konuşurken dövize müdahale etmiş. Merkez Bankası cumhurbaşkanına müdahale etse, ‘Biraz susun’ dese, iş daha hızlı çözülecek.”
“Bahçeli hakaret etmeden konuşamıyor”
Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin grup toplantısında kendisini hedef aldığını belirten Babacan, MHP liderine “Bugünkü krizi çıkaran iktidarın ortağısınız. Ona buna saldırarak ortak olduğunuz krizin üzerini örtemezsiniz. Bahçeli hakaret etmeden konuşamıyor. Ama dün hakaret ettikleri ile kol kola. Biz, hakaret edenlerle kol kola olanlardan olmayız… Bahçeli, tutarsızlık konusunda bayağı tutarlı, bizim için çizgi, tutarlılık, güven önemlidir. Bu ülke Bahçeli’ye güvenmiyor.” diyerek yanıt verdi.
