Rusya’nın Ukrayna’ya yönelik saldırıları yedinci gününe girerken, Ukrayna’da yaşayan Türkiye vatandaşlarının tahliye çalışmaları sürüyor. Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu 8 bin 500 vatandaşın tahliye edildiğini duyurmuştu. Ancak 1996’dan beri Ukrayna’da yaşayan iş insanı Beyazıt Yıldırım, konsolosluğun çalışmalarının yetersiz olduğunu söylüyor ve ekliyor: “Cuma gününe kadar Kiev’deki Türkiye vatandaşları tahliye edilmezse çok kötü şeyler yaşanabilir.”
“Elçilik, pasaport sürelerini uzatmak dışında bir işe yaramıyor”
Beyazıt Yıldırım 1996 yılından beri Ukrayna’da yaşıyor. Kendisinin ve ailesinin tahliye edilmesi için konsolosluğa gittiğini söyleyen Yıldırım, konsolosluktaki atmosferi şöyle anlatıyor: “Elçiliğimiz Ukrayna’da kaç Türkiyeli’nin yaşadığını bilmiyor. Açık olmak gerekirse elçilik, pasaport sürelerini uzatmak dışında bir işe yaramıyor.”
Yıldırım, elçiliğin kaldırdığı otobüsler ve kendi aracıyla tahliye olmaya çalışan vatandaşlardan oluşan bir konvoy oluşturacağını düşündüğü için konsolosluğa gittiğini söylüyor ve ekliyor:
“Pazartesi günü konsolosluğa gittiğimde vatandaşların otobüse binmek için birbirine girdiklerini gördüm. Öğrenciler, iş insanları, sade vatandaşlar elçilikte yaşıyor resmen. Tam bir rezillik vardı. O gün altı otobüs kalktı elçilikten. Kendi araçlarıyla gelenler de otobüslerin ardına konvoy oluşturdu ve gittiler. Salı günü otobüs kaldırılıp kaldırılmayacağıyla ilgili belirsizlik vardı. İstihbarat gereği otobüsün hangi saatte kalkacağını söylememelerini anlarım ama en azından kalkıp kalkmayacağını söyleselerdi. Ben, dört kızım, bir torunum ve eşimle beraberim burada. Daha fazla zaman kaybetmek istemedim ve dört araçlık bir grupla salı sabahı 10.30’da yola çıktık.”
“Bütün gece gümrükte sıra bekledim”
Beyazıt Yıldırım, güzergahlarının güvenli olduğundan emin olmak için bir arkadaşlarının gruptan iki saat önce yola çıktığını söylüyor.
Salı sabahı 10.30’da yola çıktıklarını belirten Yıldırım, “Yolda çok sayıda kontrol noktası vardı. Buralardaki araç kuyrukları dışında yolda pek bir sorun yaşamadık. Önce Moldova’ya geçtik. Moldova’dan çıkışım akşam 19.00 gibiydi. Romanya gümrük kapısına varmam ise akşam 10.30’u buldu. Burada korkunç bir kuyruk vardı. Gümrükte işlemler yavaş ilerledi. Akşam 10.30’da geldiğim gümrük kapısından sabah 07.00’de geçtim. Adım adım ilerliyordu araçlar. Bu kadar uzun sürmemeliydi. Sonuç olarak yolculuğumuzun ikinci gününde Romanya’ya vardık. Bugün burada dinleneceğiz. Daha sonra Bulgaristan üzerinden Türkiye’ye varmaya çalışacağız” dedi.
“Yaşadıklarımı asla unutmayacağım”
Beyazıt Yıldırım, Kiev’in yüzde 80’inin boşaldığını, kalanların ise artık sığınaklarda yaşadığını söylüyor.
Medyascope'un haftalık e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her çarşamba mail kutunuzda.
Elçiliğin çağrı merkezine 6 bin başvuru yapıldığını, ayrıca konsolosluk görevlisinin Whatsapp grubundan atılan mesajlara cevap vermediğini söyleyen Yıldırım, “İnsanlara tahliye ümidi veriyorsun, sonra da ortada bırakıyorsun. Bari ‘Başınızın çaresine bakın’ deyin. Kendilerini büyük göstermek için onu da demiyorlar. Gerçekten çok kızgınım. Cuma günü Türkiye’ye varırız muhtemelen. Yaşadıklarımı asla unutmayacağım. Kızlarım Kiev’deyken çok korktu. 1996’dan beri Ukrayna’da büyük emekler verdim, bu durum çok canımı acıtıyor. Bir gün geri dönebilecek miyiz bilmiyorum ama ilk önceliğim sevdiklerimi güvence altına almak” dedi.
