Özgür gazeteciliğe destek olun
Search
Close this search box.

Validebağ direnişinin birinci yılı: “Nöbet rant planı sona erene kadar devam edecek”

İstanbul-Üsküdar’daki Validebağ Korusu’nda, Üsküdar Belediyesi tarafından Düzenleme ve Rehabilitasyon Projesi’nin hayata geçirilmek istenmesine karşı başlatılan direniş, birinci yılını doldurdu. Validebağ Savunması korudaki nöbetlerinin devam edeceğini vurguladıkları bir basın açıklaması yaptı.

İstanbul-Üsküdar’daki Validebağ Korusu’nda, Üsküdar Belediyesi’nin Düzenleme ve Rehabilitasyon Projesi’ni hayata geçirmek istemesine karşı 21 Haziran 2021’de başlayan direniş, birinci yılını tamamladı. Validebağ Savunması, direnişin birinci yılında basın açıklaması gerçekleştirdi.

Açıklamada, “21 Haziran 2021’de başlayan nöbetlerimiz, son bir yıllık süreçte pek çok hukuki kazanım elde edilmiş olmasına rağmen idarenin koru ile ilgili rant planları sona ermediği için devam ediyor, edecek. Ta ki yönetenler de koruya bir kuşun, bir kelebeğin, bir ateş böceğinin gözüyle bakıncaya dek” ifadelerine yer verildi.

İzleyin: Validebağ Korusu’nda nöbet: Üsküdar Belediyesi SİT alanı olan koruda peyzaj projesi yapmak istiyor 

Bir senedir devam eden Validebağ Korusu’nun direnişine, Gezi davası hükümlüleri Mücella Yapıcı ve avukat Can Atalay da destek vermişti.

İzleyin: Üsküdar Belediyesi, 1. derece SİT alanı olan Validebağ Korusu’na moloz döktü 

Validebağ Savunması: “Nöbetlerimiz rant planları sona ermediği için devam ediyor, edecek”

Validebağ Savunması, bugün yaptığı basın açıklamasında alanın korunmasına dair hukuki süreçte ilerleme kaydettiklerini açıklarken İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun daha önce Validebağ Korusu için bir çalıştay önerdiğini, bu kapsamda 5 Ağustos 2021’de İstanbul Planlama Ajansı tarafından “Validebağ Korusu’nun Geleceği Çalıştayı” ve 7 Ağustos 2021’de İstanbul Kent Konseyi tarafından “Validebağ Forumu: Dünü, Bugünü, Yarını” çalıştaylarının gerçekleştirildiğini belirtti. Açıklamada şu ifadelere de yer verildi:

“Validebağ Korusu 1990’lı yıllardan günümüze, koru vasfını yok ederek kamusal alan olmaktan çıkaracak, rant ve ticarileşme amaçlı birçok saldırıya maruz kalmıştır. Bunlardan ikisi korunun tüm ekosistemini yok edecek uygulamaları kapsadığından diğerlerinden daha önemlidir.

İlki 1998’de şimdiki cumhurbaşkanının İstanbul Belediye Başkanı olduğu sırada korunun 50.000m²’sinin hastane alanına dönüştürülmesinin, planlarda imar değişikliği yapılarak onaylanmasıdır. Bu saldırı yurttaşların mücadelesi ve başvurusuyla Validebağ Korusu’nun 1999’da Koruma Kurulunca 1. derece doğal sit alanı ilan edilmesiyle püskürtülmüştür.

İkinci önemli girişim ise Üsküdar Belediyesi’nin koruyu, ‘millet bahçesi’ yapma vaadinin tepki çekmesi sonrasında ‘rehabilite’ etme girişimidir. 2020 Mart ayında Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Validebağ Korusu’nun 261.005 m²’lik bölümünü Üsküdar Belediyesi’ne tahsis etti. Üsküdar Belediyesi’nin Validebağ Korusu için açıkladığı projede koruda otopark, festival alanı, fitness alanları, 170 aydınlatma direği, yazlık sinema yapımı, 88.000 m²lik alana rulo çim döşenmesi gibi işler vardı. Bakanın 21 Haziran 2021’de Validebağ’da projeye başlayacaklarını açıklaması üzerine 21 Haziran’da koruda nöbet tutmaya başladık. Ertesi gün Üsküdar Belediyesi, arkasına emniyet güçlerini de alarak onlarca elemanıyla baskın yaparcasına ‘çöp toplama’ bahanesiyle koruya girdi.”

Koru kamusal alan olarak, ticarileştirilmeden korunmalıdır

Validebağ Savunması, korunun ticarileştirilmemesi için çağrı yaparken ortak kamusal alan vurgusu yaptı:

Validebağ Korusu mücadelesi boyunca koru üzerinde kullanım hakkı olan kamu kurumları ve yerel yönetimler koruda bir ekosistem varlığını bilmezlikten gelmişlerdir. Açılmış olan davalarda lehimize çıkan bilirkişi raporları hariç hiçbir resmi kayıtta, mesela Üsküdar Belediyesi kayıtlarında koruda 130’un üstünde kuş türü gözlemlenmiştir, 31 tür kelebek yaşamaktadır, 200 farklı otsu bitki türünün varlığı tespit edilmiştir gibi korunun flora ve faunasına dair bir bilgi yer almamıştır. Doların yeşilini seven yerel yönetim, korunun parka dönüştürülme projelerine karşı duran yurttaşları ‘bunlar hiçbir şey istemeyen, koru bizim olsun diyen bir kısım azınlık’ diye suçlamaktadır. 

Yurttaşlar ise 1998’den beri rant peşinde koşanlara şöyle yanıt vermektedir:

Bu suçlamalar gerçek dışıdır.

Koru her şeyden önce kamusal alan olarak, ticarileştirilmeden korunmalıdır. 

Validebağ Korusu toplumsalın müştereğidir. Toplumun ortak mekanı olan koru aynı zamanda koruda yaşayan otsu bitkilerin, likenlerin, mantarların, börtü böceğin, sincabın, kaplumbağanın, arının, ateş böceğinin, yarasanın da evidir. Sizin anlamadığınız, rant projelerinize set çeken, bizim mücadelemizi meşrulaştıran bu kamusal hakkı savunmamızdır.

Nöbetlerin başlamasından bir hafta sonra, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu Validebağ Korusu için bir çalıştay önerdi. 5 Ağustos 2021 tarihinde İstanbul Planlama Ajansı (İPA) tarafından ‘Validebağ Korusu’nun Geleceği Çalıştayı’ ve 7 Ağustos 2021 tarihinde İstanbul Kent Konseyi tarafından ‘Validebağ Forumu: Dünü, Bugünü, Yarını’ gerçekleştirildi. Çalıştaya katılmış olmasına rağmen, Üsküdar Belediyesi,10 Ağustos’ta bir şafak operasyonu ile onlarca noktadan yüzlerce işçi, zabıta ve emniyet güçleri eşliğinde koru ekosisteminin önemli bir parçası olan otsu bitkileri, yangın tehlikesi bahanesiyle biçmek amacıyla koruya girdi ve yurttaşların direnişine rağmen koru mikro ekosistemini oluşturan canlıların evleri önemli ölçüde tahrip edildi. 21 Eylül 2021 tarihinde ise ikinci bir şafak operasyonu ile Üsküdar Belediyesi koruya inşaat atıklarını da içeren moloz döktü ve yurttaşlar el birliğiyle  moloz ve kumları toplarken aynı gün ‘Validebağ Korusu Politika Belgesi’ İPA tarafından yayımlandı. Yayımlanan bu belgenin özetini tek cümle ile ifade etmek istersek ‘Validebağ Korusu için Ekolojik Temelli Yönetim Planı hazırlanmalıdır’ diyebiliriz. Yani çalıştay sonrasında, yurttaşların yıllardır ‘Koru koru olarak kalsın, Koru park değildir, otunu, ağacını, börtü böceğini koruyalım’ diyerek dağarcığında biriktirdiği tüm bilgiler, akademisyenler ve çalıştayın tüm paydaşları tarafından bu tek cümle ile formüle edilmiştir.”

“Yönetenler koruya bir kuşun, bir kelebeğin, bir ateş böceğinin gözüyle bakmalı”

Ekolojik döngünün devamlılığı ve insan kullanımı sonucu ekosistemde oluşabilecek zararlara dikkat çekilen açıklamada şöyle devam edildi:

Yerel ve merkezi idarenin bu görevi yerine getirmeyeceğinin bilinciyle yurttaşlar; alanda emek veren sivil toplum örgütlerinin, akademisyen ve uzmanların katılımıyla Validebağ Korusu İçin Ekosistem Tabanlı Yönetim Planının gönüllülük temelinde yapılmasına karar verdi. 

Ekosistem Tabanlı Yönetim Planının birincil amacı Validebağ Korusu’ndaki ekolojik döngülerin devamlılığını sağlamak ve insan kullanımı sonucu ekosisteme verilebilecek zararı azaltmaktır.

Bu plan ile Validebağ Korusu ekosistemin temel özellikleri ve dinamikleri ortaya konulacak, flora, fauna çeşitliliği belirlenecek, jeolojik yapı, toprak yapısı, iklimsel özellikleri ortaya konulacak.

Aralık 2021 ‘de başlayan ve tam bir vejetasyon dönemini kapsayacak Ekosistem Tabanlı Yönetim Planı çalışmaları, gönüllü yurttaşlar ve onlara destek olan akademisyenlerin katılımıyla flora, fauna, liken, ağaç gibi farklı çalışma gruplarıyla devam etmektedir.

Bize’ sormadan ‘bizi’ yönetenlere ‘Biz koruda ne istiyoruz, ne istemiyoruz’, ‘biz nasıl koruyacağız’ sorularının cevabını bu yönetim planıyla daha da net vermiş olacağız.

Şubat 2022’de korunun Milli Eğitim ve Sağlık bakanlıklarına tahsisli alanları dışında kalan yaklaşık 261.000 m²’si tekrar Üsküdar Belediyesi’ne tahsis edilmiştir. Diğer yanda koru parseli içinde bulunan ve 1. derece doğal sit alanı içinde kalan Haydarpaşa Lisesi’nin bulunduğu alanın koruma derecesi düşürülerek yapılaşmanın önü açılmıştır ve bu konuda açılan dava sürmektedir.

21 Haziran 2021’de başlayan nöbetlerimiz, son bir yıllık süreçte pek çok hukuki kazanım elde edilmiş olmasına rağmen idarenin koruyla ilgili rant planları sona ermediği için devam ediyor, edecek. Ta ki yönetenler de koruya bir kuşun, bir kelebeğin, bir ateş böceğinin gözüyle bakıncaya dek”.

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.