Özgür gazeteciliğe destek olun
Search
Close this search box.

BeşiBirYerde (98): Dondurucuya saklandı, zipline ile uçtu – İngiltere Başbakanı Boris Johnson’ın akıllarda kalan beş skandalı

İngiltere Başbakanı Boris Johnson’ın iktidarı, Maliye Bakanı Rishi Sunak ve Sağlık Bakanı Sajid Javid’in beklenmedik istifalarının ardından bir kez daha sallantıda. Medyascope‘tan Alp Selim, başbakanlık süresi boyunca Johnson’ın akıllarda kalan beş skandalını sizin için derledi.

Muhafazakâr Partili Boris Johnson, selefi Theresa May’in istifa etmesi üzerine 24 Temmuz 2019’da başbakan oldu. Johnson, göreve geldikten beş ay sonraki Aralık 2019 seçimlerini ezici bir farkla kazandı. Fakat popülaritesi, imza attığı sayısız skandal sonucunda giderek azaldı.

İşte Johnson’un başbakanlık kariyerine damga vuran beş skandalı:

5. Barnard Kalesi

Dünya genelinde etkisini gösteren koronavirüs salgınından ciddi olarak etkilenen İngiltere’de, Başbakan Johnson ve kabinesi, ülke genelinde tam kapanma kararı aldı ve İngilizlere evde kalmaları gerektiğini söyledi. Ancak bu yasağa uymayan bir kişi vardı: Johnson’ın başdanışmanı ve siyasi stratejist Dominic Cummings.

Cummings, mecburi olmayan seyahatlerin yasaklandığı bir dönemde ailesiyle birlikte yüzlerce kilometre uzaktaki Barnard Kalesi’ne tatile gitti.

Dominic Cummings 

Cummings’in seyahati medya ve kamuoyunun yanı sıra, hem Muhafazakâr Parti içinde hem de muhalefet kanadında eleştirildi. Johnson ise Cummings’in kovulması gerektiği yönündeki isteklere kulak asmadı ve sağ koluna sahip çıktı.

Cummings söz konusu ziyaretinin herhangi bir kuralı ihlal etmediğini, kısa süre sonra ise ailesine yönelik tehditler sebebiyle Londra’yı terk ettiğini söylese de kamuoyu baskısına dayanamayarak istifa etti.

4. Afganistan’dan evcil hayvanların tahliyesi

Taliban, Afganistan’ın başkenti Kabil’i ele geçirmek üzereyken eski Kraliyet Donanması mensubu Pen Farthing tarafından kurulan Nowzad Vakfı’na ait 150 evcil hayvanın ülkeden tahliye edildiği ortaya çıktı.

Pen Farthing

Afganistan’da bir hayvan kliniği işleten ve yerel halkı eğitip istihdam eden Nowzad Vakfı’ndaki Afgan çalışanlar ise hava tahliye operasyonuna dahil edilmedi. 

Evcil hayvanların Afgan vatandaşlardan daha fazla önceliğe sahip olduğu iddialarını Johnson, “saçmalık” olarak niteledi ve hayvanların tahliyesine onay verdiği iddialarını reddetti. Ancak Lordlar Kamarası Üyesi Zac Goldsmith’in ofisinden sızdırılan e-postalar, Johnson’ın olaya bizzat dahil olduğunu ortaya çıkardı.

3. Lobici milletvekiline destek

Avam Kamarası Standartlar Komitesi’nin, Muhafazakâr Partili Owen Paterson’ı lobicilik kurallarını ihlal etmekten suçlu bulunması üzerine Başbakan Johnson, milletvekilinin arkasında durdu. Johnson, maaş bordrosunda yer aldığı iki şirketin çıkarlarını savunan Paterson’ın meclisten men edilmesi yerine meclisteki standartlar sisteminin gözden geçirilmesini istedi.

Owen Paterson ve Boris Johnson

Kamuoyundan gelen tepkilere dayanamayan Johnson, 24 saat sonra geri adım attı ve başbakanın desteğini kaybeden Paterson milletvekilliğinden istifa etmek zorunda kaldı.

2. Partygate skandalı

Başbakan Boris Johnson’ın, koronavirüs salgını döneminde karantina kuralları devam ederken Başbakanlık Konutu’nda düzenlenen bazı partilere katıldığı ortaya çıktı. Bunun üzerine başlatılan polis soruşturması sonucunda Johnson para cezasına çarptırıldı.

Çeşitli basın kuruluşlarının Başbakanlık Konutu’nda salgın kurallarını ihlal eden partiler düzenlendiğine yönelik haberlerinin ardından Başbakan Johnson da dahil çok sayıda hükümet yetkilisi, partilerin düzenlendiğini inkâr etmişti.

ITV News’ün 7 Aralık’ta Başbakanlık Basın Sözcüsü Allegra Stratton’ın diğer başbakanlık çalışanlarıyla şaka amaçlı bir basın toplantısı düzenlediği bir videoyu paylaşmasının ardından Stratton, toplantının yalnızca “şarap ve peynirden ibaret” olduğunu söyledi. Ertesi gün ise Johnson, Başbakanlık Konutu’nda bir parti düzenlenip düzenlenmediği sorusuna “Hayır düzenlenmedi ama her ne olduysa eminim kurallara uyulmuştur” yanıtını verdi.

16 Aralık’ta Guardian ve Independent gazeteleri, Boris Johnson’ın 15 Mayıs 2020 tarihinde Başbakanlık Konutu’nda bir partiye katıldığı iddialarını paylaştı. Konuyla ilgili açıklamasında başbakanlık, Johnson’ın gün içinde resmi görüşmelerde bulunduktan sonra konutuna geçtiğini ve konutun bahçesinde akşam çalışması gereken personel ile bir araya geldiğini belirtti. 

Üç gün sonra Guardian’ın o güne ait fotoğrafları yayınlaması ve fotoğraflarda şarap içen 19 kişinin hiçbirinin önünde bilgisayar veya not defteri olmaması kamuoyunda infiale yol açtı. 

Kuralları ihlal etmediği iddiasında uzun süre ısrar eden Johnson, Ocak 2022’de partiye katıldığını kabul etti ve özür diledi. Bunun ardından anketlerde birinciliği İşçi Partisi’ne kaptıran ve kamuoyu desteği önemli oranda düşen Johnson, Haziran 2022’deki güvenoylamasında başbakanlığını kıl payı korudu.

  1. Pincher Krizi

Muhafazakâr Parti Milletvekili ve partisinin parlamento disiplininden sorumlu başkan yardımcısı Chris Pincher, hakkında çıkan taciz iddiaları sonrası geçen hafta istifa etti. Pincher’ın istifasının ardından gözler Başbakan Johnson’a çevrildi.

Johnson, görevden ayrılan Pincher hakkındaki iddiaları bilmediğini savunmuş fakat daha önce Dışişleri Bakanlığı’nda üst düzey görevler üstlenen Simon McDonald, başbakanın söz konusu iddialardan haberdar olduğunu iddia etmişti. Bu yanıttan günler sonra Johnson, dün akşam BBC’deki bir röportajında suçlamalardan önceden haberdar olduğunu ve Pincher’ı söz konusu göreve atayarak büyük bir hata yaptığını söyledi. 

Boris Johnson ve Chris Pincher

BONUS: Röportajlardan kaçmak için dondurucuya saklandı

Diğer skandallar kadar büyük olmasa da Johnson’ın “enteresan” skandallarından biri de kimilerinin “fridgegate” (dondurucu-gate) olarak tanımladığı olaydı. İngiltere’nin Yorkshire bölgesindeki Pudsey ilçesinde sahaya inen Johnson, “Good Morning Britain” isimli programın yapımcısı Jonathan Swain tarafından köşeye kıstırıldı. 

Swain’in “Günaydın Sayın Başbakan, Good Morning Britain’e konuşmak ister miydiniz Sayın Başbakan?” sorusuna Johnson’ın Basın Danışmanı Rob Oxley’in küfür ile yanıt vermesi üzerine stüdyoda Good Morning Britain stüdyosundaki Piers Morgan ve Susanna Reid şaşkınlığına uğradı.

Swain’in, canlı yayında olduklarını belirterek ısrarını sürdürmesi üzerine Johnson, “Bir saniye izin verin, sizinle olacağım” dedi ve içerisi süt şişeleriyle dolu olan geniş bir dondurucunun içine girdi. 

Neden zipline?

2012 Olimpiyatları sırasında Londra Belediye Başkanlığı görevini üstlenen Boris Johnson, olimpiyat oyunlarının reklamı için Londra’da bulunan Victoria Parkı’nı ziyaret etmiş ve parkta yeni kurulan zipline’ı denemişti. İki eline de Birleşik Krallık bayrağı alan Johnson kendini yüksek bir kuleden aşağı doğru bırakmış fakat zipline’ın bozulması üzerine neredeyse 10 dakika boyunca havada asılı kalmıştı. Bu sırada bağıran ve merdiven talep eden Johnson, “Çok eğlenceli ama daha hızlı gitmesi gerek” yorumunu yapmıştı.

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.