Medyascope’un geçim sıkıntısını ve işsizliğin yansımalarını ele aldığı “Geçim Derdi” haber serisinin bu bölümünün konuğu Özlem Hacıoğlu’ydu.
Bir vakıfta çalışan Özlem Hacıoğlu, işine yakın olması nedeniyle İstanbul Kadıköy’de oturuyordu. Hacıoğlu, kirada oturduğu evin kentsel dönüşüm kapsamın boşaltılması nedeniyle ev aramaya başladı. 2 bin 500 liraya oturduğu evden çıkan Hacıoğlu, Kadıköy’de bütçesine uygun ev bulamadı ve Kartal Cevizli ’de kirası 6 bin TL olan bir eve taşınmak zorunda kaldı.
“7 bin liraya oturulacak ev yok”
Ev aramaya başladığında kira fiyatlarıyla şoka girdiğini söyleyen Hacıoğlu, “Gözümü açtığımda etrafımdaki en ucuz kiralık evler 8 ile 10 bin aralığındaydı. İnanılmaz bedeller. ‘Zorlanarak 7 bin verebilirim’ diye düşündüm ama evler oturulacak gibi değil. İnsanın barınabileceği yerler değil. 7 bin liraya oturulacak ev yok. Daire sahiplerine evin içini kiradan düşerek onarmayı önerdim. Bana ‘Sizden önce gelen sekiz kişi var. Onlar bu haliyle evi kiralamaya niyetli. Onlara veririm’ cevabını aldım. Çok uygun bedelli bir yer bile olsa o sağlıksız ortamda insanların kalmaması gerekiyor” dedi.
“Kirayı ödemek için özveride bulunuyorum”
Çevresindeki insanların ekonomik sıkıntılar çektiğini belirten Hacıoğlu, “İnsanlar kendi öğünlerinden kısıyor. Sadece çocuklarına meyve alıyorlar. Kalan meblağı kiraya aktarıyorlar. Yaşam kalitesi çok kötüye gitmeye başladı. Kira yüzünden insanlar çocuklarına bakamıyor, besleyemiyor. Ben 6 bin veriyorum. Bu kirayı ödemek için özveride bulunuyorum” diye konuştu.
“Bir tost, çay içiyorsunuz 40-50 lira”
Geçen yıl ödediği kira bedeli (2 bin 500 TL) kadar fatura ödediğini söyleyen Hacıoğlu, yaşadığı ekonomik sıkıntıyı şöyle anlattı: “Her alanda zam, her şeyde zam. Dışarıda bir yemek gerçekten lüks oldu artık. ‘Lüks’ diye tariflenen yerlerde gidip yemekten bahsetmiyorum. Bir kafede, bir büfede, bir tost yemek için bile artık gerçekten ciddi bedeller ödemeniz gerekiyor. Bir tost 30 lira olabiliyor. Bir tost, çay içiyorsunuz 40-50 lira gibi bir rakam ödüyorsunuz. Zaten bir markete gittiğinizde 200 lirayla çok minimal şeyler alabiliyorsunuz. İki çeşit peynir, bir paket süt, bir yumurta bir de sebze aldıysanız 200 lira. En az 2 bin liraya mal oluyor haftalık market alışverişi. O da standart malzemeler.”
