Bursa’nın içme suyu ihtiyacını karşılayan barajlardan biri olan Nilüfer Barajı tamamen kurudu. Doğancı Barajı’nda ise su oranı yüzde 27’ye düştü. Medyascope’a konuşan Bursa Su Kolektifi gönüllüsü Esen Ocak, yaşananları “ekokırım” olarak nitelendirdi.
Bursa’da Nilüfer Çayı üzerinde kurulan ve 2007 yılından bu yana faaliyette olan, yıllık 60 milyon metreküp su kapasiteli Nilüfer Barajı’nda, yağışların yetersiz kalması nedeniyle su seviyesi sıfıra indi.
Nilüfer Barajı’nın alt havzasında yer alan ve kentin diğer içme suyu kaynağı olan yıllık 125 milyon metreküp su kapasiteli Doğancı Barajı’nda ise su seviyesi yüzde 27’ye geriledi.
Geçen yıl aynı dönemde Doğancı Barajı’ndaki doluluk oranı yüzde 43, Nilüfer Barajı’nda ise yüzde 24 seviyesindeydi.
“Plansız ve sağlıksız kentleşme sonucu su krizini ağır bir şekilde yaşıyoruz”
Konuyla ilgili Bursa Su Kolektifi gönüllüsü Esen Ocak ile konuştuk.
Neoliberal kapitalist üretim şekilleri ile hızla kirletilen suların sağlıklı gıda üretim kayıplarına ve biyoçeşitliliğin azalmasına sebep olduğunu vurgulayan Ocak, “Ucuz işgücü için iç göçe mecbur bırakılan halk kitleleri ile oluşturulan plansız ve sağlıksız kentleşme sonucu ve hâlâ da yapılmak istenen sanayi bölgeleri ile sorunların en yoğun halini yaşadığımız Bursa’da da su krizini ağır bir şekilde yaşamaktayız” dedi.
“İznik Gölü 400 metre çekildi, büyük bir ekokırım suçu işlendi”
Doğancı Barajı’ndaki suyun, içme suyunda sorun yaşanmaması için yeraltı derin sondaj su kuyuları kullanılarak sağlandığını anlatan Ocak, şöyle devam etti: “Bu yanlış uygulama yıllardır birçok fabrikada da yapılıyor ve üstelik de kirletilerek akarsularımıza, göllerimize ve denizlerimize deşarj ediliyor. Bursa’da buna en önemli iki örnek İznik Gölü kenarına kurulmasına izin verilen ve DSİ verilerine göre yılda 1 milyon 458 bin metreküp yeraltı suyumuzu üstelik hiçbir ücret ödemeden kullanmakta olan Cargill. Diğeri de İznik Gölü’nden yılda 10 milyon metreküp su kullanan Gemlik Gübre’dir. Bunlara benzer daha birçok yanlış tarım politikaları ve endüstriyel üretimler sebebi ile İznik Gölü’nün suyu 400 metre çekildi, yok edildi. Büyük bir ekokırım suçu işlendi, işlenmeye devam ediliyor.”
Bursa’da yeraltı sularının temel kaynaklarından olan Uludağ, geçen ocak ayında Alan Başkanlığı uygulamasıyla imara açıldı. Ocak, “Ekosistem zenginliğimiz olan Uludağ’ı yok ederek dönüşü olmayan ekokırım suçlarına bir tanesi daha eklenmiş olacak” dedi.
Medyascope'un haftalık e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her çarşamba mail kutunuzda.
Çınarcık Barajı’ndan da 145 milyon metreküp su alınması planlanıyor
BUSKİ Genel Müdürü Güngör Gülenç, “Bursa’yı besleyecek üçüncü baraj olan Çınarcık Barajı’ndan da 145 milyon metreküp su almayı hedeflediğimiz bir proje var. Bu barajla birlikte Bursa’nın önümüzdeki 30 yıllık süreçte içme suyu sorunu yaşamamasını sağlayacağız” açıklamasını yaptı.
Bursa Su Kolektifi gönüllüleri, Çınarcık Barajı hakkında üç kez bilgi edinme dilekçesi vermelerine rağmen bir cevap alamadı.
“Halktan yana politikaların uygulanmasını istiyoruz“
Tarım, sanayi ve kullanım sularının tüketimindeki yanlış uygulamalar nedeniyle yüzde 30 ila yüzde 50 arasında kayıp olduğuna dikket çeken Ocak, şöyle konuştu:
“Bunların engellenmesi için yıllardır kamusal ölçekte hiçbir önlem alınmadı. Hâlâ tasarruf yapılması halktan talep edilmekte, yetkililerde kamusal bir çözüm üretme çabası görülmemektedir. Yaşadığımız iklim krizini daha da derinden yaşamaya devam etmemek için ranta dayalı ve ekolojik olmayan politikaların durdurulmasını ve halkın sağlıklı, şişelenmemiş ve ucuz suya erişim hakkının olduğunun bilinciyle halktan yana politikaların uygulanmasını ve üretilmesini bekliyoruz.”
