Cumhuriyet tarihinin en fazla can kaybıyla sonuçlanan depreminin merkezi Kahramanmaraş’tayız. Dün (14 Şubat) yapılan arama kurtarma çalışmaları sırasında bir arama kurtarma görevlisi depremin ilk gününden beri herkesin söylemek istediği şeyi haykırarak sordu: “Ne koordinasyonu?”
Depremin üzerinden geçen 10 gün, enkazdan canlı insan çıkmasını engelleyemedi. Enkaz kaldırma çalışmaları sırasında da bölgede hala konuşulan tek şey, koordinasyonsuzluk. Dün (14 Şubat ), bir insan Sandalzade Bulvarı’ndaki tuzla buz olmuş bir binadan canlı çıkmayı başardı. Bölgeye geldiğimiz günden beri en çok konuşulan şey koordinasyonsuzluk, ekip eksikliği, yetkili kurum ve kişilerin hiçbir şey yapmamış olması fakat buna karşı en çetin mücadeleyi, enkaz altında kalanların verdiğini de hatırlatıyor bize enkazdan kurtulanlar.
- Medyascope deprem bölgesinde | Gökçe Çiçek Kösedağı Hatay’dan bildiriyor: Burası artık hayalet bir şehir
Önünden geçtiğimiz binalar çatırdıyor
Kahramanmaraş Belediyesi binasının olduğu Azerbaycan Bulvarı’nı kesen bulvarlardan biri olan Sandalzade Bulvarı’nda yıkılmayan bina yok demek mümkün. Tek tük yıkılmayanlar da ağır hasarlı, önünden geçtiğimizde binaların çatırdama sesleri duyuluyor. Enkaz çalışması yapılan binanın karşısında çatırdayan riskli binalara karşı hiçbir önlem alınmamış. Tam karşısında gidiş dönüş olmak üzere ikiye bölünmüş bulvar yolunun öteki geçesindeki bir enkazdayız.
Üç kız kardeş içeride, ses var
Bir tarafı belediye binasına bakan, bir tarafı da Sandalzade Bulvarı’nda olan Seçkinler Sitesi, yıkılmadan önce dört blok ve 76 bağımsız bölümden oluşuyordu. Dört blokta zemin katlarda 18 adet dükkan var. Tapu kayıtlarına göre Seçkinler Sitesi’nde 58 adet daire yer alıyordu. Her blok yedi katlı olarak inşa edilmiş. Dört blok kolayca yığın haline gelmiş. Hangi blok nerede? Enkaz altındakilerin bina planını bilen yakınlarını çağırıyorlar, doğru yerleri kazabilmek için… “Üç kız kardeş, içeride ses var.”
“Enkazda kazılan çukurlardan içeriye insanlar sarkıtılıyor”
Ankara İtfaiyesi, Deniz Kuvvetleri Komutanlığı’na bağlı askerler, Kırgızistan ve Azerbaycan’dan gelen ekipler, sağlık ekipleri, K9 köpekleri yaklaşık elli kişi üç kız kardeş için yaklaşık iki gün kazdı enkazı. Şevval Zeynep (17 yaşında 11. sınıf öğrencisi), Hayriye Zilşan (15 yaşında 10. sınıf öğrencisi) ve Ecrin (12 yaşında, 7. sınıf öğrencisi) enkaz altında. Isı ölçen cihazlar, hassas ses cihazları, üç farklı noktadan kazılan çukurlardan içeriye insanlar sarkıtılıyor: “Üç kız kardeş içeride ses var.”
Çekmeye devam et ama elini çabuk tut
Bölgeyi sivillere kapattılar sadece basın, askerler ve arama kurtarma ekipleri var. Askerler, bir yandan bölgenin güvenliğini sağlamaya çalışıyor, bir yandan da arama kurtarma çalışmaları yapıyor. Bölgede polis ve askerin gazetecilerle diyaloğuna ilişkin olumsuz hiçbir şeye rastlamadık. Güvenliğimiz için bizi de uyardılar fakat bunu yaparken tercihleri bizleri enkazdan uzaklaştırmak yönünde olmadı… “Çekmeye devam et ama şöyle yapalım, elini çabuk tut.”
Medyascope'un haftalık e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her çarşamba mail kutunuzda.
“Seçkinler Apartmanı C Blok, sesimizi duyuyorsan üç kere vur”
Ankara İtfaiyesi ve askerlerin, Seçkinler Apartmanı’ndaki çabasına rağmen, geç saatlere kadar girilemedi içeriye. Defalarca sessizlik çağrısı yapıldı, ve enkazın altı dinlendi. İtfaiye ekipleri daracık delikten ev eşyası çıkardılar, moloz, belgeler, moloz, dolap kapağı, belgeler, sandalye… İki metre ustalıkla kazıldı. Çökme tehlikesi sebebiyle büyük araçlar ve kalabalık uzaklaştırıldı. Enkaz içine megafon sokarak yapılan ve gün içinde sıklıkla duyduğumuz o çağrı: “Seni kurtarmaya geldik, eğer duyuyorsan üç kere vur”… En son sesi öğleden sonra saat iki buçuk sularında duymuş ve sevinmiştik. Üzerinden iki saat geçti… “Seni kurtarmaya geldik eğer duyuyorsan üç kere vur.” Kazı sürerken çalışan ekipler arasında tartışma olmuştu. Önce yurtdışından gelen ekipler uzaklaştırılmaya çalışıldı. Sonra kalan ekipler arasında sen yapacaksın, ben yapacağım tartışması…”Hayriye seni kurtarmaya geldik, eğer duyuyorsan üç kere vur”…
Üç kız kardeşe ulaşmak için üç ayrı çukur kazılmıştı. Ekip yer altında iki metre kadar da gitti. Termale de sese de yanıt var enkazdan, çok az kaldı…O sırada AFAD yetkilisi geldi ve içeri girmek istediklerini söyledi. Saatlerdir kazı yapan diğer ekipler itiraz etti. Bir tartışma daha. Bu sefer üç görevli aynı anda bağırdı ” Seni kurtarmaya geldik duyuyorsan vur”… “Seçkinler Apartmanı C Blok sesimizi duyuyorsan üç kere vur”… Ses gelmedi.
Ügürdücü ailesi
Enkaz altındaki kız kardeşlerin, yine depremde hayatını kaybeden Hüda-Par Kahramanmaraş İl Başkanı Nusrettin Üdürgücü ve Rabia Ügürdücü’nün çocukları olduğunu öğrendik. Oğulları Abdülkerim Sait, Muhammet Yasin de yaşamını yitirdi. Aileden sadece İstanbul’da yaşayan kızları kaldı.
Pınar Apartmanı’nda arama kurtarma
Depremin dokuzuncu gününde (14 Şubat), Kahramaraş’ta enkazdan canlı çıkarılanların olduğu binalarda arama kurtarma çalışmaları sürdü. Salman Zülkadiroğlu Bulvarı’nda bulunan Pınar Apartmanı’ndan iki kardeş kurtarıldı.
Enkaz başında bekleyen yakınlarından edindiğimiz bilgiye göre, 17 yaşındaki Muhammed Enes Yeninar, depremin 198. saatinde kazan dairesinden çıkarıldı ve iki kişinin saha sağ olduğunu aktardı. Kısa süre sonra da 20 yaşındaki Abdülbaki Yeninar çıkarıldı. Yaşadığı düşünülen 22 yaşındaki Aziz Yeninar içinse akşama kadar arama kurtarma çalışmaları sürdü. Enkazdan kurtarılan gençlerin annesi Ayşe Yeninar’ın da depremin dördüncü günü enkazdan çıkarılıp, Kayseri’de hastaneye götürüldüğünü öğrendik.
Arama kurtarma çalışmaları sürerken enkazda iki cenaze bulundu. Hem hayatta olduğu düşünülen Aziz Yeninar’a ulaşmak, hem de cenazeleri çıkarmak için uğraşmak çalışmaları yavaşlattı.
Beş milletten arama kurtarma ekibi
Gün boyu kalabalık ve milletlerarası bir ekiple çalışmalar yürütüldü. Belarus, Birleşik Arap Emirlikleri, Azerbaycan, Singapur arama kurtarma ekipleri ve Dubai polisi ile ekiplerin parçası olan arama kurtarma köpekleri Pınar Apartmanı’ndaydı. Kayseri’den gelen UMKE’ciler, Hava Kuvvetleri Komutanlığı’ndan askerler, jandarmalar, Jandarma Arama Kurtarma da alandaydı.
Arama kurtarma için apartmanın üst katları yıkıldı
Enkaz başında bekleyenler, Pınar Apartmanı’nın alt katlarının nemden çürüdüğünü düşünüyorlardı. Sekiz katlı binanın, ilk üç katı göçerken, enkaz üstünde kalan beş katın sağlam durmasının da, bu düşüncelerini desteklediğini söylediler. Enkazdan yakınlarının çıkarılmasını bekleyenler, arama kurtarma çalışmalarına başlayabilmek için, ekiplerin önce üst katları kontrollü şekilde yıktığını aktardı.
“Memleketimizin insana ihtiyacı var”
Pınar Apartmanı enkazında bekleyen Ali Yeninar, hem enkazdan sağ kurtarılanlar, hem de hayatını kaybedenlerin akrabası. Enkazdan halasının çıkarılmasını beklediğini Medyascope’a anlatan Ali Yeninar, ihtiyaçların doğru aktarılması gerektiğini ve yanlış bilgilerin yayıldığını söyledi. Bazı bölgelerde çadır ve yakacak ihtiyacı olduğunu belirten Yeninar, şöyle konuştu:
“Kahramanmaraş’ta her taraf hasar almış durumda ama memleketimizi terk etmeyi asla düşünmüyoruz. Babam belediye çalışanı, babamla birlikte gönüllü olarak belediyeye gideceğim. Artık enkaz mı kaldırırız, insanlara mı yardım ederiz bilmiyorum. Herkes kaçıyor, herkeste bir telaş var, memlekette kimse kalmıyor. Memleketimizin insana ihtiyacı var. ‘Hep birlikte ayağa kaldırırız’ diyoruz ama kimse yok.”
