Lokum ustası Selim Cenkel’in dilinden geleneksel Türk lokumuna farklı bir dokunuş: Marsel Delights

Osmanlı’dan itibaren bir saray tatlısı olarak karşımıza çıkan lokum, yüzyıllardır bu toprakların vazgeçilmez lezzetlerinin başında geliyor. Lokum birçok yerde üretilmesine rağmen sadece Türkiye’de aslına uygun olarak üretilmeye devam ediyor. Ancak inovatif yöntemlere çok uygun bir tatlı olan lokuma farklı dokunuşlarda bulunan Marsel’in kurucusu Selim Cenkel, “vegan”, “glutensiz” lokumları üretirken bunun yanı sıra yaz ve kış olarak, vişneli, çilekli, fıstıklı, damla sakızlı, cevizli üretimler yapıyor. Cenkel ile kendi evinin mutfağında başladığı lokum yolculuğundan Bomonti’de yeni açtığı dükkanına kadarki hikayesini konuştuk.

Lokum yapımına kendi evinizde deneyerek başlamışsınız. Sizi lokum yapmaya iten düşünce neydi? 

Açıkçası uzun yıllar gıda alanında çalıştıktan sonra bir üretim sürecine girmek istedim. Bunun için de kendi kültürünüze yakın bir ürün seçme hayali ile başladım. Ama lokumun bu kadar yapması zor bir ürün olduğunu düşünmemiştim.

Markanızı kurarken bu süreçte nelerden ilham aldınız? Bu yola başlarken hedefiniz neydi ve sizi bu düşünceye sürükleyen ana etken ne oldu? 

Markamın en büyük ilhamı İstanbul ama bildiğimiz imgelerin dışında beni en çok çeken tarafı doğu-batı sentezinin oluşturduğu tezatlar. İstanbul bana göre kültürel olarak özel bir sentezi temsil ediyor. Eski ama yeni, güzel ama çirkin, geleneksel ama modern. İşte bu tezatların oluşturduğu sentez, Marsel markasını oluşturuyor.

Selim Cenkel


Üretim sürecinde nelerle karşılaştınız? 

Çok fazla zorlukla karşılaştım. Hiç tahmin etmediğim sorunlar ortaya çıktı. Deneme – yanılma yöntemiyle bugünlere kadar geldik. Üç yıldır Marsel markası var. Benim, “Lokum ustası oldum” demem için iki yıl geçmesi gerekti.

Marka olarak geleneksel lokuma nasıl bakıyorsunuz? 

Lokum tüm dünyada bilinirliği olan, kendine özgü ve benzeri olmayan özel bir şekerleme ürünü. Ama geliştirilecek yönleri olduğunu da düşünüyorum.

Geleneksel lokuma modern bir dokunuş kattığınız Marsel markasının ismi nereden geliyor?

Markamın adı dedemin adı. Nedeni, bana göre İstanbul’un tezatlarını barındıran tam bir sentez kültürü insanı olması. Yemeyi ve yedirmeyi çok severdi. Tatlı merakımın başlangıcı, onunla çocukluğumda gittiğimiz pastaneler diyebilirim.

Çeşitli aromalı lokumlar üretiyorsunuz ve aslında lokumun oryantalist görüntüsüne modern bir dokunuş katarak kitlenize ulaşıyorsunuz. Sosyal medya gönderileriniz de buna bir örnek. Marsel bir marka olarak şu an hayal ettiğiniz yerde mi? 

Benim hayatımda hayal ve gerçek arasında hep bir fark vardır. Hayal gerçek oldukça hayaller başka yerlere gider. Her markanın da kendi yolculuğu var. Yolculuğa çıkmadan da bunu bilmek imkânsız. Yani kısacası, Marsel çok güzel bir yolculukta. Bugüne kadar hayal ettiklerimizi gerçekleştirdik ama hayallerimiz hep başka bir yerlerde.

Lokumu genç nesille buluşturduğunuzu düşünüyor musunuz? Hedef kitleniz kimler?

Hedef kitlemiz, kendine keyif kaçamağı yaratmak isteyen herkestir. Lokumun birleştirici gücü vardır ve biz bundan yararlanıyoruz. Bu yüzden lokumu genç nesille buluşturduğumuzu düşünüyorum. Daha önce lokum yemeyi tercih etmemiş bir jenerasyon bizi tercih edebiliyor.

Lokumun yanı sıra badem ve fıstık ezmesi de üretiyorsunuz. İleride Marsel’i başka geleneksel tatlara yaptığı modern dokunuşlarla görebilecek miyiz?

Tabii ki. Doğu Şekerlemeleri çatısı altında birçok farklı ürün ilgi alanıma giriyor. Son olarak Marsel yorumu ile tahin helvası yaptık. Yakında satışına başlayacağız.

Yurtdışında “Türkiye’nin lezzetleri” denilince akla ilk gelenlerden biri lokum. Siz yurtdışında lokumu temsil ederken bunu insanlara nasıl tanıtıyorsunuz? 

Bu konu bizim de hala öğrendiğimiz ve denemeler yaptığımız bir alan. Ama en büyük tanım şeklimiz, “Artisanal Lokum”. Bu başlığın altında yeni nesil ihtiyaçlara cevap verebilen, vegan, glutensiz ve doğal malzemelerle yapılan farklı ürünler bulunuyor. Biz de eski ama yeni tarzımızla böyle bir iletişim yapıyoruz.

Sizin en favori lokumunuz hangisi? 

Benim için yeni tatların ve kombinasyonların oluşması aşırı eğlenceli bir konu. Onun için, yeni bir deneme yaptığımda hoşuma giderse o an en favori lokum benim için odur. Yenilik ve inovasyon bizim yaptığımız işin temelinde olduğu için favorim sürekli değişebiliyor.

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.