Kılıçdaroğlu: “Yalan, iftira, karalamalar üzerine aşağılık bir kampanyayı hiç düşünmedim”

Millet İttifakı’nın ortak cumhurbaşkanı adayı ve Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Habertürk canlı yayınında gündeme dair konuştu. CHP’nin “Haydi” reklam filmine montaj ile PKK yöneticilerinden Murat Karayılan’ın eklendiği görüntüler hakkında konuşan Kılıçdaroğlu, “Cumhurbaşkanlığı koltuğunda oturan kişinin bu kadar alçalacağını hiç düşünmedik. Eleştirebilir, saygı gösteririm. Yalan, iftira, karalamalar üzerine aşağılık bir kampanyayı hiç düşünmedim” dedi.

“Tamamen ülke çıkarları üzerine bir mutabakat sağlamaya dönük çalışma var”

28 Mayıs’taki seçimlere beş gün kala Habertürk yayınına katılan Millet İttifakı’nın cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu, gündemi değerlendirdi. Bugün Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ ile görüşen Kılıçdaroğlu, görüşmeye dair şöyle konuştu:

“Yarın 11.00’de açıklayacağız. Yorum yapmak istemem. Elbette ki doğal olarak partilerle bir araya geliyoruz. Onların ve bizim beklentilerimiz var. Türkiye’nin bu durumdan bir an önce çıkması lazım. Temel konu olarak sığınmacılar, terör, Anayasanın ilk dört maddesi, 66. maddesi, yolsuzluklar var. Bütün bunlar konuşuluyor. Hangi konularda uzlaşma sağladığımızı zaten kamuoyu bilecek. Anlaşma hemen oturduk imzaladık değil. Görüşmeler devam ediyor. Ümit Bey’le, sayın genel başkanla üç kez yan yana geldim. Tamamen ülke çıkarları üzerine bir mutabakat sağlamaya dönük çalışma var. Onlar da biz de gidişten rahatsızız. Dolayısıyla düzelmesini istiyoruz. Anlaşma olursa kamuoyuyla paylaşacağız.”

“İkinci tur seçim değil bir referandum haline gelmiştir”

28 Mayıs’ta yapılacak ikinci tur seçimleri için, Erdoğan ile aradaki farkın 2 buçuk milyon oy olduğunun hatırlatılması üzerine Kılıçdaroğlu, kapanmayacak bir fark olmadığını söyledi. Seçmeni sandığa davet eden Kılıçdaroğlu, “Dolar 30 liraya çıksın, fakir kitle olarak daha da büyüsün istiyorsanız Erdoğan’a vereceksiniz, daha sağlıklı ekonomi politikası istiyorsanız Kılıçdaroğlu’na vereceksiniz. Ekonomide istikrarsızlık devam etsin, fakir fukara kitle olarak daha da büyüsün diyorsanız Erdoğan’a oy vereceksiniz. İkinci tur seçim değil bir referandum haline gelmiştir. Olay bir referandum olayı. Türkiye’nin beka sorunudur. Bu çerçevede bakmak gerekiyor” dedi.

“Oylar kişiye gitmez, idealizme gider”

14 Mayıs’taki seçimde yüzde 5,17 oy alan ATA İttifakı’nın cumhurbaşkanı adayı Sinan Oğan’ın ikinci turda Erdoğan’ı destekleyeceğini açıklaması ile ilgili de konuşan Kılıçdaroğlu, şu yorumu yaptı:

“Oylar kişiye gitmez; idealizme gider. Sizin hedefiniz ne? Hedefe gider. Beklenti kişiye özgü değil; beklenti nelerin nasıl yapılacağını yönelik. Bunu ifade eden kişi yarın vazgeçip de başka yerde konumlanıyorsa bütün taban oraya gidecek diye bir şey yok. Bugün yapacağım diyorsunuz destek alıyorsunuz, üç gün sonra vazgeçtim diyorsunuz. Size destek verenler köleleriniz değil ki. Onlara ‘Anayasanın ilk dört maddesini değiştirecek kişilerin yanında yer almayacağım, 66. maddeyi değiştirmeyeceğim’ dediniz. Böyle bir toplum yok, olamaz da zaten. Sayın Oğan, Cumhur İttifakı’nı destekleme yolunda karar aldı. Siyasette bir kişi durduğu yeri bilmeli. Siz topluma neleri vaat ettiniz? Şimdi hangi gerekçeyle vazgeçtiniz? Sade bir vatandaş olarak, hele hele oy veren vatandaş olarak bilmek isterim.”

“Yalan, iftira, karalamalar üzerine aşağılık bir kampanyayı hiç düşünmedim”

Erdoğan, 14 Mayıs seçimlerinden önce düzenlenen mitinglerde CHP’nin “Haydi” isimli reklam filmine montaj ile PKK yöneticilerinden Murat Karayılan’ın eklendiğini kabul etmiş; “Kılıçdaroğlu’nun Kandil’dekilerle video çekimleri var. Bunları yayınladılar. ‘Haydi, haydi’ türü. Ama montaj, ama şu, ama bu” demişti. Kılıçdaroğlu, Erdoğan’ın sözlerine şöyle tepki gösterdi:

“Biz hiçbir zaman seçim kampanyasını bu kadar kara ve lekeli olduğunu hiç düşünmedik. Aklımın ucundan bile geçmedi. Şu aklınıza gelir miydi Allah aşkına! Efendim sen teröristlerle berabersin. Dün akşam TRT’de ne söyledi? Kandil’de ortak bir şeyler yapmışız. Görüntüler mi çıkmış, öyle bir şey söyledi. Sözde kampanya yapmışız. Ondan sonra gazeteci arkadaş ‘Anlayamadım’ diyor. Sonra montajlı falan. Hayatının bütün evresinde teröre karşı çıkan birisi için bu kadar ahlaksız, düzeysiz bir iş nasıl yapılabilir? Sahte video üreten kişiye ne denir? Sahtekar denir değil mi? Devletin cumhurbaşkanlığı koltuğuna oturan bir kişi nasıl sahtekârlık yapılabilir? Allah’a sığınıyorum. Bu kadar iftira, düzeysizlik cumhuriyet tarihinde hiçbir zaman olmadı. Keşke karşıma gelse, ‘Yemin et’ derim, ‘Allah’a inanıyorsun, yemin et’ derim. Biz bunu hiç düşünmedik. Cumhurbaşkanlığı koltuğunda oturan kişinin bu kadar alçalacağını hiç düşünmedik. Eleştirebilir, saygı gösteririm. Yalan, iftira, karalamalar üzerine aşağılık bir kampanyayı hiç düşünmedim.

“Avrupa’nın sığınmacı deposu değiliz”

Sığınmacı konusuna bir kez daha dikkat çeken Kılıçdaroğlu, “Ben Avrupa’nın sığınmacı deposu değilim. Kusura bakmayın diyeceğiz. Biz bunları göndereceğiz. İnsani koşullarda kendi ülkelerine gitmeleri lazım. Oturup anlaşma yapacağız. Suriye hükümetiyle bunların can ve mal güvenliklerini sağlayacağız” diye konuştu.

“Muharrem İnce’ye saygı duymak benim görevimdir”

Kılıçdaroğlu, 12 Mayıs’ta yaptığı açıklamayla cumhurbaşkanlığı adaylığından çekildiğini duyuran Memleket Partisi Genel Başkanı Muharrem İnce ile ilgili de konuştu. İnce ile görüşüp kendisine geçmiş olsun dediğini söyleyen Kılıçdaroğlu, “Yıllar yılı bu partiye emek vermiş. Binlerce kişiye yol arkadaşlığı yapmış, grup başkan vekilliği yapmış, il başkanlığı yapmış. Partideki üyeliği benden çok eski olan arkadaşımızdır. Kendisine her zaman her yerde saygı duymak benim görevimdir. Geçmiş olsun dileklerimi ilettim, karşılıklı biraz sohbet ettik. Tedavi sonrası inşallah kısa sürede sağlığına kavuşur diye dileklerimi ifade ettim” dedi.

“Müşahit sayısının yetersiz olduğunu gördük”

Kılıçdaroğlu, 14 Mayıs seçimlerinin sonuçlarında manipülasyon yapıldığı iddialarına dair ise şunları söyledi:

“200 bine yakın sandık var. Bazı sandıklarda görevlimiz yoktu. Orada İYİ Parti’nin sandık görevlisi vardı, bizim de müşahitlerimiz vardı. Bazı yerlerde İYİ Parti’nin yoktu bizim görevlimiz vardı. Müşahit sayısının yetersiz olduğunu gördük. Bütün veriler geldi. Sadece bizim değil AK Parti’nin itirazları oldu. O nedenle bilgilerin akmasında baştan tutanaklar geldi. Yüklenmede biraz zaman aldı. Öbür taraftan Anadolu Ajansı yüzde 57 ile açtı. Bize büyük kentlerden bilgi akıyordu. AA öteden beri, önce iktidar partisinden gelen oyları verir. Sandıklara polisin gidip bilgi almak istediğini biliyorum. İki kez İçişleri Bakanlığı kendi kurduğu yapıya bilgi aktarılmasını istedi. YSK iki kez reddetti. Buna rağmen polisler sandıklardan bilgi almaya kalktı. Bir müdahaleyi de gördük, bize de aktarıldı.”

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.