Özgür gazeteciliğe destek olun
Search
Close this search box.

Mustafa Atalay, Can Atalay’ın vekil seçildikten sonraki ilk fotoğrafını paylaştı

Cumhurbaşkanlığı ve 28. Dönem Milletvekili Genel Seçimleri’nde Türkiye İşçi Partisi’nin (TİP) Hatay’dan aday gösterdiği Gezi Parkı davası tutuklusu Can Atalay, milletvekili seçildi. Atalay’ın mazbatasını teslim alan avukatları Yargıtay’a tahliye başvurusunda bulundu. Ancak Atalay hâlâ cezaevinde. Babası Mustafa Atalay, Can Atalay’ın milletvekili seçildikten sonra 16 Mayıs’ta çekilmiş ilk fotoğrafını paylaştı.

Milletvekili seçildikten sonraki ilk fotoğrafı paylaşıldı

Baba Mustafa Atalay, Can Atalay’ın milletvekili seçildikten sonra 16 Mayıs’ta çekilmiş ilk fotoğrafını Twitter’dan paylaştı ve şu notu düştü: “Son iki açık görüş fotoğrafları bir tanesi seçim sonrası 16 Mayıs. Tam bugün 406 gün. Halkın vekiline özgürlük, milli iradeye saygı.”

Kılıçdaroğlu: “Can Atalay’ı derhal serbest bırakın”

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Can Atalay için çağrıda bulundu.

Sosyal medya hesabından, hukukçulara çağrı yapan Kılıçdaroğlu, “Erdoğan ve onun ağzına bakıp adaletli karar almaktan korkan adaletsiz hukukçular, sizden bunun hesabını soracağım. Bu topluma daha fazla zarar vermeyin, adaletteki erozyonu durdurun. Can Atalay’ı derhal serbest bırakın” dedi.

Can Atalay neden hâlâ cezaevinde?

Gezi Parkı davası nedeniyle 25 Nisan 2022 tarihinden bu yana tutuklu olan Avukat Can Atalay, 14 Mayıs’ta yapılan seçimlerde Hatay’da TİP listesinden girdiği seçimlerde, 76 bin oy alarak milletvekili oldu. Avukatları hemen harekete geçti ve 25 Mayıs’ta mazbatasını aldıkları Atalay’ın tahliyesi için aynı gün Yargıtay’a başvurdu. Ancak Atalay henüz tahliye edilmedi. Hukukçulara göre Atalay’ın seçilmesine rağmen hâlâ cezaevinde tutulması Anayasa’nın 83’üncü maddesine aykırı.

Çünkü o madde “Seçimden önce veya sonra bir suç işlediği ileri sürülen bir milletvekili, Meclis’in kararı olmadıkça tutulamaz, sorguya çekilemez, tutuklanamaz ve yargılanamaz.” diyor.

28.Dönem Milletvekili Genel Seçimi’nde milletvekili seçilenler, bugün Yasama Yılı’nın açılışında yemin edecek. Milletvekili genel seçimi kesin sonuçlarının ilanının ardından Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Genel Kurulu, Meclis İçtüzüğü’ne göre, 2 Haziran saat 14.00’te toplandı.

Tek yemin edemeyen milletvekili TİP 28. Dönem Hatay Milletvekili seçilen Can Atalay.

TİP Genel Başkanı Erkan Baş, TİP Sözcüsü Sera Kadıgil, TİP İstanbul Milletvekili Ahmet Şık ve avukat Bülent Akbay milletvekili seçilmesine rağmen hâlâ tahliye edilmeyen TİP Hatay Milletvekili Can Atalay’ın TBMM’ye kaydını yaptırdı.

Evren İşler

30 Mayıs’ta milletvekili seçimi kesin sonuçları Resmi Gazete’de yayımlandı ve Can Atalay’ın TİP Hatay milletvekilliği bir kez daha resmi olarak ilan edildi. Atalay’ın avukatı Evren İşler de Atalay’ın milletvekilliğinin resmi onayının ardından harekete geçti. Atalay’ın cezaevinde olmasının Anayasa’ya, hukuka ve mevzuata aykırı olduğunu söyleyen İşler, “Can Atalay’ın halen tutuklu olmasının hukuki bir dayanağı yok” diyor:

“Can Atalay 28. Dönem Milletvekilidir. Milletvekili, seçilmiş halkın temsilcisidir ve bunun önünde engel olamaz, olmamalıdır. Anayasal bir haktır bu. Aynı zamanda milletvekilliği dokunulmazlığı da var. Anayasanın aynı maddesinde bir milletvekilinin yargılanması için de gerekli koşullar yer alıyor. Aynı madde uyarınca milletvekilinin yargılanması, tekrar seçilen milletvekili hakkında soruşturma ve kovuşturma açılması Meclis’in yeniden dokunulmazlığını kaldırmasına bağlı. Bu nedenle Yargıtay’ın tahliye kararı vermesini bekliyoruz.”

Özgür Urfa

Atalay’ın cezaevinde tutulması: “Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçu”

TİP Parti Meclisi Üyesi ve Avukat Özgür Urfa da siyasi konjonktürden dolayı Atalay’ın cezaevinde tutulmasını halk iradesinin gasp edilmesi olarak niteliyor.

Türk Ceza Kanunu’nun (TCK) kişi hak ve hürriyetlerini düzenleyen 109’uncu maddesine atıfta bulunarak, “Hukuka aykırı olarak bir kişi hürriyetinden yoksun bırakılırsa, suçu işleyen kişiye bir yıldan beş yıla kadar hapis cezası verilir. Bu suç kamu görevlileri tarafından işlenmesi durumunda da 10 yıla kadar hapis cezasını gerektirir” diyor.

TCK – Madde 109: “Bir kimseyi hukuka aykırı olarak bir yere gitmek veya bir yerde kalmak hürriyetinden yoksun bırakan kişiye, bir yıldan beş yıla kadar hapis cezası verilir. Bu suçun; kamu görevinin sağladığı nüfuz kötüye kullanılmak suretiyle işlenmesi halinde, yukarıdaki fıkralara göre verilecek ceza bir kat artırılır.”

Can Atalay’ın milletvekili seçilmesine rağmen hala cezaevinde tutulmasının hukuki olmadığını söyleyen Urfa, uygulamanın siyasi olduğunu söylüyor:

“Anayasanın 83. maddesi uyarınca mazbata alındığı gün avukatlar başvuru yaptı. Aradan altı gün geçti ancak hâlâ inceleme yapılmış ve karar verilmiş değil. Mahkemelerin yorum hakkı ve yetkisi yok. Mahkemenin yapması gereken tek şey Anayasanın 83. Maddesi gereğince tahliye etmesi. Sürecin bir saat değil, bir dakika içerisinde uygulanması gerekiyor.”

Cezaevinden Meclis’e, Meclis’ten cezaevine

Can Atalay, Türkiye siyasi tarihinde cezaevindeyken milletvekilli seçilen ilk milletvekili değil. Aynı şekilde milletvekiliyken cezaevine gönderilen siyasetçiler de oldu. Sebahat Tuncel, Enis Berberoğlu ve Leyla Güven de bu siyasetçilerin bazıları.

Sebahat Tuncel dokuz aydır tutuklu iken 22 Temmuz 2007 tarihinde yapılan genel seçimde İstanbul üçüncü bölge milletvekili adayı oldu ve 90 bin oy alarak milletvekili seçildi. Milletvekili seçilmesinin üzerine Tuncel, 25 Temmuz 2007 tarihinde cezaevinden tahliye edildi.

Enis Berberoğlu MİT TIR’ları davası sonucunda 13 Haziran 2017 tarihinde 25 yıl hapis cezasına çarptırıldı. 4 Haziran 2020 tarihinde Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Genel Kurulu’nda, tezkeresinin okunmasıyla milletvekilliği düşürüldü. Haziran 2020’de tahliye olan Berberoğlu hakkında, Anayasa Mahkemesi 17 Eylül 2020 tarihinde aldığı kararla, “seçilme ve siyasi faaliyette bulunma hakkı” ile “kişi hürriyeti ve güvenliği hakkının” ihlal edildiğine hükmetti. Enis Berberoğlu, 11 Şubat 2021 tarihinde mahkeme kararıyla yeniden milletvekili oldu.

Demokratik Toplum Kongresi Eşbaşkanı iken tutuklanıp Diyarbakır Cezaevi’ne gönderilen Leyla Güven, 24 Haziran 2018 genel seçimlerinde HDP’nin Hakkari adayıydı ve milletvekili seçildi ancak tahliye edilmedi.

29 Haziran’da da Leyla Güven’in tahliye edilmesi için başvuru yapılmış ve tahliye kararı çıkmıştı. Ancak, Güven ile ilgili verilen tahliye kararına savcılık bir üst mahkemeye itirazda bulundu. Savcılık itirazını değerlendiren mahkeme tahliye kararını kaldırdı. 7 Kasım 2018 tarihinde açlık grevine başlayan Güven sağlık sorunları nedeniyle 26 Ocak 2019’da tahliye edildi.

Ne olmuştu?

Mimarlar Odası’nın avukatlığını yürüten Atalay, İstanbul-Taksim Gezi Parkı’na AVM yapılması girişimine karşı kurulan Taksim Dayanışması’nın avukatlığını yapıyordu. Atalay, Gezi Parkı davasında 18 yıl hapis cezası verilerek 25 Nisan 2022’de tutuklandı.

TİP Milletvekili Barış Atay, Hatay’dan feragat ederek yerini Gezi davası tutuklusu Can Atalay’a bıraktı ve Atalay Hatay’da birinci sıradan milletvekili adayı gösterildi. 14 Mayıs’ta yapılan seçimlerde de milletvekili seçilen Atalay’ın cezaevinden çıkması için Yargıtay kararı bekleniyor.

Atalay, Çorlu’daki tren kazasıyla ilgili davada yakınlarını kaybedenlerin avukatlığını da üstlendi. Atalay, tutuklandıktan sonra yapılan 25 Mayıs 2022’deki ilk duruşmaya katılamadı. Avukat Evren İşler, Marmara Cezaevi’nde bulunan Atalay’ın duruşmaya SEGBİS’le de olsa katılmasını talep etti. Talep, mahkeme heyeti tarafından reddedildi.

Atalay, Manisa-Soma’da 13 Mayıs 2014’te meydana gelen 301 işçinin hayatını kaybettiği maden faciasında da işçiler ve ailelerinin avukatlığını üstlendi.

Atalay, Sakarya-Hendek’te, Büyük Coşkunlar Havai Fişek Fabrikası’nda 3 Temmuz 2020’de meydana gelen ve yedi işçinin hayatını kaybettiği patlamanın da avukatlığını yaptı. Atalay, kazayla ilgili cezaevinden gönderdiği mesajda “Hendek’te göz göre göre ölüme gönderilen yedi işçi kardeşimizin adı; ailelerin adalet mücadelesi, memleketin geleceğine yazılıdır. Adalet istiyoruz. Sosyal adalet istiyoruz. Adalet için sosyal adalet” dedi.

Atalay aynı zamanda Adana’nın Aladağ ilçesinde çıkan yurt yangında hayatını kaybeden 11 kız öğrencinin yakınlarının da avukatlığını yaptı.

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.