Özgür gazeteciliğe destek olun
Search
Close this search box.

Gazeteci Barış Pehlivan 5. kez hapse girecek: “Canını sıktığım savcı ve hakimler intikam alıyor”

Cumhuriyet gazetesi yazarı Barış Pehlivan, bugün (2 Ağustos) yayımlanan yazısında üç yıl dokuz ay ceza aldığı ve altı ay hapiste kaldıktan sonra tahliye edildiği dava nedeniyle yeniden cezaevine gireceğini açıkladı. Medyascope’a konuşan Pehlivan, “Hukuk sistemindeki adaletsizlikleri yazıyorum. Hal böyleyken maalesef çok fazla kişinin de canını sıkıyorum. Canı sıktıklarımın başında bazı savcılar ve hakimler var. Açıkçası biraz bunun da intikamı alınıyor gibi geliyor” dedi.

31 Temmuz’da çıkarılan yasadan faydalanmak için talepte bulunduğunu belirten Pehlivan, Bakırköy İnfaz Hâkimliği’nden çıkacak karara göre cezaevine girip girmeyeceğinin netleşeceğini söyledi. Konuyla ilgili Twitter hesabından paylaşım yapan Pehlivan, “Hiç kimseyi öldürmedim. Hiç kimseye tecavüz etmedim. Hiç kimseye uyuşturucu satmadım. Gelecekse, hoş gelmiş 5. kez mahpusluk!” diye yazdı.

“Hakaret davası gerekçe gösterilerek denetimli serbestliğim bozuldu”

Medyascope‘a konuşan gazeteci Barış Pehlivan, gazeteci Barış Terkoğlu ile “Cendere” kitabını yayına hazırladıktan sonra birilerinin basılmasından rahatsız olduğunu ve engellemek istediklerini söyledi:

“Devletle ilişkili insanlardan bahsediyorum, çünkü bir bahane gerekiyordu. Tabii ki ‘Bu kitabı yazdığınız için içeri atıyoruz’ diyemeyeceklerine göre benim Libya’da şehit olan MİT personelinin cenazesine dair bir haberi yayınladığım gerekçesiyle cezaevine atılmama karar verildi, o zaman yaklaşık altı ay tutuklu kaldım. Bundan yaklaşık üç yıl önce yeni bir infaz indirimi konusu oldu ve o infaz indiriminden de faydalanacaktım. Tahliye olacaktım cezaevinden. Ancak bir gece yarısı operasyonuyla ek bir madde konarak biz gazetecilerin tahliye olmaması sağlandı. Maalesef Türkiye Büyük Millet Meclisi bu ayıba imza attı. Altı ay sonra  tahliye oldum. Üç yıl dokuz ay ceza almıştım. Bir denetimli serbestlikle hayatıma devam ediyordum. Bana verilen denetimli serbestlik kanununda bir madde vardı. Hakkımda tek bir dava açıldığı takdirde tekrar cezaevine girebilirdim. Cumhuriyet gazetesinde bir Yargıtay üyesinin usulsüzlüklerini ismini de vermeyerek köşeme taşıdığım gerekçesiyle bir dava açtım, hakaret davası. Bu da gerekçe gösterilerek benim denetim serbestliğim yakıldı.”

“15 Ağustos’ta sekiz aylığına hapse gireceğim”

Denetim serbestliğinin yakılmasının ardından birkaç ay önce teslim olup koronavirüs izni sebebiyle aynı gün hapisten çıktığını hatırlatan Pehlivan, “Yaklaşık iki-üç hafta önce koronavirüs izinli mahkumlar için bir yasa çıkardılar ve ben yasayı okuduğumda bu yasadan faydalanabileceğimi düşünüyordum. Daha sonra hem e-Devlet’in hem de Adalet Bakanlığı’nın UYAP sisteminden gelen SMS’le benim 15 Ağustos’a kadar Silivri Açık Cezaevi’ne teslim olmam gerektiği söylendi. İnfaz hakimliğine başvurarak bu yasadan faydalanmam gerektiğini söyledik. O başvuru belki önümüzdeki günlerde belli olacak ama olmazsa 15 Ağustos’ta sekiz aylığına hapse gireceğim” dedi.

“Canını sıktığım savcı ve hakimler intikam alıyor”

Pehlivan, şöyle devam etti:

“Ben ağırlıklı olarak hukuk sistemindeki sorunlar hakkında yazıyorum. Hukuk sistemindeki adaletsizlikleri yazıyorum. Hal böyleyken maalesef çok fazla kişinin de canını sıkıyorum. Canı sıktıklarımın başında bazı savcılar ve hakimler var. Açıkçası biraz bunun da intikamı alınıyor gibi geliyor.”

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.