Özgür gazeteciliğe destek olun
Search
Close this search box.

Erdoğan ve Bahçeli hedef göstermişti: TTB Merkez Konseyi görevden alındı


AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Erdoğan ile MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin yıllardır “kapatılsın” ve “isminden Türk kelimesi çıkarılsın” diyerek hedef gösterdiği Türk Tabipleri Birliği’nin yönetimi görevden alındı. Mahkeme kararına göre görevden alınan üyelerin yerine bir ay içinde geçecek kişileri seçmek için beş kişilik heyet görevlendirilecek. Karar temyiz aşamasında, kesinleşinceye kadar mevcut yönetim görevine devam edecek. TTB ile ilgili karar meslek örgütleri seçim yasası değişikliği tartışmasının parçası. Kamuoyunda en görünür sonuçlarından biri “çoklu baro sistemi” olan bu tartışmada Cumhurbaşkanı Erdoğan meslek örgütlerinin yapısını değiştirmeye çalışıyor. Meslek örgütleri ise iktidar yanlılarının seçimi kazanamadıkları için bu yöntemi kullandıklarına dikkat çekiyor. Erdoğan’ın savaş açtığı meslek örgütlerinin faaliyetleri ise Anayasa’ya göre hem yetki, hem görev, hem de sorumluluk.

Türk Tabipleri Birliği Merkez Konseyi üyelerinin görevden alınması talebiyle açılan davanın yedinci duruşması bugün ( 30 Kasım) Ankara 31. Asliye Hukuk Mahkemesi’nde görüldü. Mahkeme, Türk Tabipleri Birliği Merkez Konseyi’nin (TTB) görevden alınmasına karar verdi ve yeni merkez konseyi seçimlerini tamamlamak üzere beş kişilik bir heyet görevlendirdi. Karar temyiz aşamasında ve kesinleşinceye kadar mevcut yönetim görevine devam edecek.

COVID-19 salgınının ciddiyeti konusunda toplumu uyarmışlardı

Türk Tabipleri Birliği, 2019 yılı sonlarında başlayan pandemi döneminde Sağlık Bakanlığı’nı hayatını kaybeden yurttaşlar olduğunu saklamakla eleştirmişti. Sağlık Bakanı Fahrettin Koca yaşamını yitiren yurttaşlar olduğu bilgisini kamuoyuna yansıtmamıştı. TTB hekimleri ise 6023 sayılı yasanın verdiği yetki ve görev sebebiyle hangi ilde kaç yurttaşın yaşamını yitirdiğine ilişkin hastane kayıtlarını kamuoyuna açıklamış ve hastalığın ciddiye alınması gerektiği konusunda toplumu uyarmıştı.

COVID-19 testi istedikleri için soruşturma açılmıştı

Dünya Sağlık Örgütü test sayısının artırılması gerektiğini açıklarken Türkiye’de hastalığı tespit etmek için test yapan, hastalığı kayıtlara geçiren ve COVID-19’un yol açtığı hastalık sebebiyle ölen insanların ölüm kayıtlarına, bu hastalık sebebiyle öldüğünü kaydeden hekimlere soruşturma açılmıştı. Oysa 6023 Saylı TTB Kanunu ve Anayasa’nın 135. maddelerine göre hekimlerin bu faaliyetleri hem görev hem hak.

Bakanlık ihmali kayıtlara geçti

Salgından sonra ise kaç yurttaşın yaşamını yitirdiğine ilişkin TÜİK verileri ve Sağlık Bakanlığı verilerinin çeliştiği ortaya çıkmıştı. Bir çok siyasetçi, araştırmacı ve bilim insanı Bakanlık verilerindeki çelişkileri ortaya çıkaran raporları kamuoyuna sunmuş fakat Bakanlık herhangi bir açıklama yapmamıştı.

Bahçeli: “TTB kapatılmalıdır”

Pandemi sürecinde bilim insanlarının uyarılarının dikkate alınmaması sonucu sağlık çalışanları da hastaları iyileştirmeye çalışırken yaşamlarını yitirdi. Günlerce hem dinlenmeden hem de çalışan sağlığı ve güvenliği yönetmeliğine aykırı şekilde yeterli koruyucu ekipmanı olmadan çalışmak zorunda bırakılan hekimler yetkilileri uyarmak için “Yönetemiyorsunuz, ölüyor, tükeniyoruz” çağrısıyla eylem yapmıştı.. Hekimler, hastanelerde ölen meslektaşlarını anmak için siyah kurdele takmıştı.

Ölen meslektaşını anmak için siyah kurdele takmak “zehirli ve zillet bir komplo” ilan edildi

Kamuoyu tepkisinin de oluşmasını takiben 2020 yılı Eylül ayında yapılan bu eylemlere ilişkin MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli sosyal medya hesabından şu açıklamayı yapmıştı:

“Türk Tabipler Birliği isimli ihanet oluşumu sözde artan vakalara, hayatını kaybeden insanlarımıza ve sağlık çalışanlarımıza dikkat çekmek maksadıyla tüm sağlık kurumlarında siyah kurdele takacakmış! Bu teşebbüs zehirli ve zillet bir komplodur. Türk Tabipler Birliği Korona kadar tehlikelidir, tehdit saçmaktadır. Üstelik, hükümete yönelik ‘Yönetemiyorsunuz, ölüyor, tükeniyoruz’ eylemi haince bir tertiptir.”

“Barolar ve tabip odaları başta olmak üzere”

Aynı yılın Mayıs ayında Cumhurbaşkanı Erdoğan Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaşı’ın nefret söylemi içeren sözlerini eleştiren Ankara Barosu’nu işaret etmişti. “Salgın ile mücadelenin başarılı şekilde yönetilmesinin gündemdeki konulara eğilmeleri için olanak yarattığına” dikkat çeken Erdoğan “barolar ve tabip odaları başta olmak üzere” meslek kuruluşlarının seçim usullerinin yeniden belirlenmesiyle ilgili çalışmalarını en kısa sürede TBMM’ye sunacaklarını duyurmuştu.

“Demokratik seçimle kazanamadığı yönetime kayyum atamak AKP’nin yönetme biçimi”

11 Temmuz 2020’de ise çoklu baro düzenlemesini içeren Avukatlık Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi, TBMM Genel Kurulu’nda kabul edilerek yasalaştı. Yasa’ya CHP, HDP ve İYİ Parti muhalefet şerhi koymuştu. Düzenlemeye dair açıklama yapan TMMOB Başkanı Koramaz, “Demokratik seçimlerle kazanamadığı kurumları işleyemez hale getirmek, gerekirse kayyumlar eliyle o makamları işgal etmek, AKP’nin yönetme biçimi haline gelmiştir” demişti. Çoklu baro sistemi ise iktidar yanlısı avukatların temsilinin güçlendirilmesi, hakimlerin kararları avukatın bağlı olduğu baroya göre vermesi yani yargı kararlarının siyasileşmesini hedeflediği için eleştirilmişti.

Erdoğan: “Çoklu baro sistemini TTB’ye de yapmak durumundayız”

Tüm bunlar olurken Cumhurbaşkanı Erdoğan 2020 yılı ekim ayında TBMM’de yaptığı konuşmada “Çoklu baro sisteminde yapıldığı gibi aynı çalışmayı TTB ve diğer meslek odalarında da yapmak durumundayız” demişti:

“Çoklu baro sisteminde yapıldığı gibi aynı çalışmayı TTB ve diğer meslek odalarında da yapmak durumundayız. Bu adımı atmamız lazım, vakit kaybına tahammülümüz yok. Milletin değerlerine savaş açmak, görev alanıyla ilgisi olmayan konularda bildiriler yayımlamak bir meslek kuruluşunun görevi olamaz.”

Erdoğan TTB’ye kayyum atayamıyor

Ankara 31. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin TTB Yönetim Kurulu’nu görevden alma kararı Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın kayyum kararlarıyla özdeştirildi. 6023 sayılı Türk Tabipleri Birliği Kanunu’na göre TTB’ye kayyum atanamıyor. Madde düzenlemesinde, herhangi bir seçili kurulun görevine son verilmesi halinde sürecin nasıl işleyeceği belirlenmiş. Buna göre görevden alınan kurulun yerine, mevcut üye/delegeler eliyle yeni bir kurulun seçim yapacağı da düzenlenmiş. Bugünkü kararda mahkeme yeni yönetimin seçilmesiyle ilgili süreci yönetecek TTB üyeleri/ delegeleri için beş isim belirledi.

Kararın ardından Türk Tabipleri Birliği Genel Merkezi’nde toplanan TTB yöneticileri, sağlık meslek örgütü ve siyasi parti temsilcileri basın açıklamasının ardından sürece nasıl tepki vereceklerine ilişkin toplantı yaptı ve kararı yorumladı:

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.

İlgili içerikler