Türkiye’deki üniversitelerde 2013’ten önce nadiren yazılan Arapça tez sayısında son yıllardaki artış dikkat çekici. Sadece 2023 yılında 438 Arapça tez yazıldı. Büyük çoğunluğu İslami Bilimler üzerine yazılsa da Uluslararası İlişkiler alanında yazılan Arapça tezler de var. Bu durum yazılan tezleri değerlendirecek olan danışman, tez takip ve savunma jürisinin yeterliliğini tartışmaya açtı. Uzmanlara göre yeterli altyapı olmadığı için Arapça tezlerin bilimsel süzgeçten geçip geçmediği belirsiz. Kimi uzmanlara göre ise Arapça yazılan tezlerin Türkiye’deki akademik literatüre katkısı yok.

Yükseköğretim Kurulu (YÖK), geçtiğimiz yıl öğretim dili Türkçe olan lisansüstü programlarda tezlerin farklı dillerde yazılabileceği kararı verdi. Bu karar oldukça fazla eleştirilince YÖK geri adım attı. Bu girişim öncesi Türkiye’deki birçok üniversitede senato kararı alındıktan sonra, YÖK onayının ardından Arapça tez yazıldığı ve sayılarının her yıl arttığı ortaya çıktı.
Ulusal Tez Merkezi verilerine göre üniversitelerde 2 bin 190 Arapça yüksek lisans ve doktora tezi bulunuyor. Bunlar arasında Yurtdışı Enstitü-Umm al-Qura University bünyesinde 1988’de yazılan tez de var, Sakarya Üniversitesi’nde Uluslararası İlişkiler alanında kaleme alınan tez de. Merkezin kayıtlarında International Islamic University Malaysia veya Halep gibi 269 yabancı üniversiteden Arapça tez bulunuyor.
Ulusal Tez Merkezi’ndeki rakamlar son yıllarda Türkiye’deki üniversitelerde Arapça tez yazımının arttığını gösteriyor. 2023’te 438 Arapça tez yazılırken, 2022’de 488 Arapça tez kayıtlara geçti. Bu rakam 2021’de 259, 2018’de 136, 2015’te 30, 2013’te yedisi yabancı kurumlarda olmak üzere 12 oldu. 2002’de Türkiye’deki üniversitelerde hiç Arapça tez yazılmadı. Önceki yıllarda ise sayıların oldukça az olduğu görülüyor. Arapça tezlerin büyük bölümü İlahiyat ve İslami İlimler fakültelerinde yazılıyor.
Üniversitelerdeki yetkililerin verdiği bilgilere göre Arapça tez için anabilim dalındaki yönetim kurulu ve senato onayı ardından YÖK’ün de onaylaması gerekiyor. Tez danışmanının ve öğrencinin ilgili dil için yeterliliğini belgelemesi de isteniyor. Öğrencilerden belli düzeyde Türkçe dil bilgisi de isteniyor. Uygulamadan genellikle Ortadoğu’dan veya Arap coğrafyasından gelen yabancı öğrenciler faydalanıyor.
Farklı üniversitelerden örnekler mevcut
Örneğin Çankırı Karatekin Üniversitesi’ne kayıtlı 361 Arapça tez bulunuyor. Bunlardan biri Sosyal Bilimler Enstitüsü Temel İslam Bilimleri Ana Bilim Dalı’nda Dr. Öğretim Üyesi Hanan Akko danışmanlığında Saadoon Mohammed Shaker Jameel tarafından geçen yıl yazılan, “Ebi Leyis Samarkend’in fıkıh nevazilde içtihat çabaları” isimli tez. Bir diğeri ise Acil Tıp Ana Bilim Dalı-Temel İslam Bilimleri Bilim Dalı’nda Salam Ahmed Wasmi tarafından kaleme alınan “İmam Ebü’l-Leys es-Semerkandi’nin ‘Gafilleri Uyarmak’ Adlı Kitabında Eğitici İçerikler” adlı çalışma.
Sakarya Üniversitesi bünyesinde yazılmış 37 Arapça tez var. Bunlar arasında dikkat çekenlerden biri 2020’de Yrd. Doç. Dr. Khiry Mohamad Omar Khanger danışmanlığında Sosyal Bilimler Enstitüsü Uluslararası İlişkiler Ana Bilim Dalı’nda Sadeq A.I. Alshıkheid tarafından yazılan “Türkiye-Katar ilişkileri (2002-2019): Bölgesel güvenlik sorunları” isimli doktora tezi. Bir diğeri İslam Hukuku Bilim Dalı’nda kaleme alınan “Yemen medeni Ahvali-Şahsiye Kanunu’nda nikah akdi ve fıkhi açıdan değerlendirilmesi” adlı yüksek lisans tezi.
Yalova Üniversitesi’nde ise kayıtlı 80 Arapça tez bulunuyor. 2015’te iki Arapça tez yazılırken geçen sene bu sayı 14’e yükseldi. Bunlardan biri Lisansüstü Eğitim Enstitüsü’nde Felsefe ve Din Bilimleri Ana Bilim Dalı’nda Dr. Kenan Tekin danışmanlığında Ateıa Abouelella tarafından 2023’te yazılan “Kıpti Kilisesi’nin yirminci yüzyılda artan rolü ve Mısır toplumu üzerindeki etkisi” isimli tez.
Diğer bir örnek ise Karabük Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Uluslararası Politik Ekonomi Ana Bilim Dalı’nda 2017’de yazılan “‘Dirâsetün tahliliyyetün mukarenetün bi’l-vâkıı’l-hâzır’ / Hicri ilk üç asırda Libya’da Berberi-Arap ilişkileri: Günümüz ile karşılaştırmalı bir çalışma” başlıklı yüksek lisans tezi.
Medyascope'un günlük e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her gün mail kutunuzda.
Üniversiteler uygulamayı nasıl açıklıyor?
Yalova Üniversitesi’ndeki yetkililer konuyla ilgili sorularımıza verdiği yanıtlarda, program yeni açıldığında öğrenci sayısının az olduğunu, öğrenci sayısının yıllar içinde artmasıyla beraber program dilinde yazılan tezlerin sayısının arttığını söyledi.
Farklı dilde eğitim veren programların açılacak diğer programlar gibi, enstitü kurulunun ve üniversite senatosunun uygun görüşüyle YÖK Başkanlığı’na gönderildiği vurgulanarak şöyle denildi:
“Lisansüstü programlar farklı eğitim dilinde açılabilir. Diğer üniversitelerde de Türkçe dışında lisansüstü eğitimde farklı dilde eğitim veren programlar bulunmaktadır. Üniversitemizde Türkçe, İngilizce ve Arapça dillerinde YÖK Başkanlığı tarafından onaylanmış programlar bulunmaktadır. Yalova Üniversitesi Lisansüstü Eğitim-Öğretim Yönetmeliği’nin 5. maddesi uyarınca ‘Lisansüstü tezler, ilgili programın eğitim dilinde yazılır’. Bu maddeye istinaden Türkçe programlardaki tezler Türkçe, İngilizce programlardaki tezler İngilizce, Arapça programlardaki tezler Arapça yazılmaktadır.”
“Hakemlik yapacak profesör yok”
Sakarya Üniversitesi Ortadoğu Enstitüsü’nde görevli Doç. Dr. Yıldırım Turan, 2018’den itibaren özellikle Arapça tezleri yönetecek ve hakemlik yapacak Ortadoğu konusunda uzman doçent ve profesör bulmakta zorlandıkları için Arapça tez yazdırmadıklarını söyledi, enstitüde Arapça tez yazdıracak öğretim üyesi olmadığını vurguladı.
Yıldırım, Yurtdışı Türkler Başkanlığı (YTB) Türkiye Bursları kapsamında birçok yabancı öğrencinin Türkiye’de eğitim aldığını da dile getirdi. Ancak yetkililer, tezlerin büyük bölümünün kayıtlı olduğu Sosyal Bilimler Enstitüsü ile ilgili bilgi vermedi.
Bingöl Üniversitesi İslami İlimler Fakültesi‘nden konuştuğumuz ve devlet memuru olduğu gerekçesiyle adının yazılmasını istemeyen bir yetkili, YÖK tarafından onaylanan Türkçe ve Arapça program olduğunu söyledi. Bu konuda senato kararı sonrası YÖK’e başvurduklarını anlatarak, “Ders veriliyor, tez yazılıyor” diye konuştu. Yetkililer, YÖK’ün son kararı sonrası Arapça tez yazımına devam edilip edilmeyeceği ile ilgili kurumdan bilgi talep edeceklerini söyledi, yeni gelecek öğrenciler için buna göre karar alınacağını belirtti.
Çankırı Karatekin Üniversitesi’nden ulaşmaya çalıştığımız yetkililer sorularımıza yanıt vermedi. Aynı şekilde YÖK’ten de Arapça tez yazımı ile ilgili bilgi alınamadı.
Bazı üniversiteler Arapça’yı kabul etmiyor
Öte yandan çalıştığı üniversitenin ve kendi adının yazılmasını istemeyen bir başka yetkili, Arapça tezler için daha çok öğrencilerden talep geldiğini söyledi, çalıştığı üniversitede eğitim dilinin Türkçe olması nedeniyle bu konudaki istekleri kabul etmediklerini belirtti, “Öğrenci Türkçe eğitim almaya gelmiş, Arapça tez yazmak istiyor, bu doğru değil” dedi.
Akademisyenler neden karşı çıkıyor?
Bu karara karşı çıkan akademisyenler özellikle Suriye, Afganistan, Mısır ve Irak gibi ülkelerden gelen öğrencilerin Türkiye’de Türkçe öğrenmeden, akademiye katkı sağlamadan kendi dillerinde tez yazarak gelecekte unvan almalarının kolay olacağını söylüyor.
Uzmanlar, “Arapça tez yazımı için danışman ataması, tez takip ve savunma jürilerinin oluşturulması konusunda Türkiye yeterli altyapıya sahip değil. Ayrıca kaynak olarak kullanılacak yurtdışı Arapça yayımların yeterli bilimsel süzgeçten geçip geçmediğini belirleme imkânı mümkün değil” yorumunda bulunuyor.
“Öğrenciler Türkiye’de bilime katkı sağlamalı”
Atatürk Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet Zeki İşcan, ülkenin resmî dilinin Türkçe olduğunu hatırlatarak Arapça tez yazımı girişiminin doğru olmadığını söylüyor. İşcan, “Arap öğrencilerin Türkçe öğrenmemesi demek, Türkiye’nin akademik hayatındaki zenginliği bilmemek demek. Ülkemizdeki öğrencilerin literatüre katkı sağlanması önemli, Arapça tezle bu mümkün olmuyor” diye konuşuyor.