Özgür gazeteciliğe destek olun
Search
Close this search box.

İliç’teki altın madeni faciasında eleştiri okları Murat Kurum’a yöneldi

Erzincan’ın İliç ilçesinde altın madenindeki toprak kayması Meclis’in de gündemini oluşturuyor. Muhalefet partilerinin eleştirilerinin odağında ise “siyanür sızıntısı” iddialarının olduğu dönemde Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği bakanı olan ve Anagold firmasına Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) olumlu raporu veren AKP’nin İstanbul adayı Murat Kurum bulunuyor.

Kurum’a yönelik tepkiler, Meclis Genel Kurulu’nun, İliç’teki altın madeni faciasıyla ilgili Araştırma Komisyonu’nun kurulduğu birleşiminde de dile getirildi. Milletvekillerinin Kurum’a yönelik tepkileri Meclis tutanaklarına şöyle yansıdı:

CHP Ordu Milletvekili Mustafa Adıgüzel: “Savcıları İliç’e değil Murat Kurum’a gönderin”

“Türkiye siyanür ve sülfürik asit çetelerinin işgali altındadır. Biliriz ki, hiçbir işgal içerden işbirlikçi bulmadan başarılı olamaz. Çöpler sahası kimyasal sızıntısı nedeniyle 22 Haziran 2022’de kapatılıyor. Sadece üç ay sonra tekrar açılıyor. Kimin zamanında? Murat Kurum. Madende kapasite artışına gidilmiş, onayını kim vermiş? Murat Kurum. Kapasite artışı için ÇED gerekli değildir diyen kim? Murat Kurum. Maden alanı Çöpler Köyü’ne 250 metre, İliç ilçesine ve Sabırlı Köyü’ne 850 metre, Fırat Nehri’ne sadece 250 metre. Bu kapasite artışını neden verdiniz. Zaten iki bin 447 futbol sahası büyüklüğünde olan alan daha nereye genişleyebilir. Zaten köylerin ve Fırat’ın kıyısına gelmişsiniz. Nasıl bir fanteziniz, hayaliniz vardı bilelim de İstanbul hayalinizi de tahmin edelim. Şimdi dört savcı görevlendirmişsiniz. Bence savcıları İliç’e göndermeyin, Murat Kurum’a gönderin, Binali Yıldırım’a gönderin. Bakan, vali, hakim, savcı, bilirkişi heyetinde bile AKP’ye yakın insanlar var. En iyisi de savcıları AKP Genel Merkezi’ne gönderin çünkü esas sorumlular orada. Türkiye Cumhuriyeti bir hukuk devleti ise Binali Yıldırım ve Murat Kurum ölüme sebebiyet vermekten ve çevre felaketine yol açmaktan yargılanmalıdır.”

İYİ Parti Grup Başkanvekili Erhan Usta: “Felaketin baş sorumlusu Murat Kurum’dur”

“Kaza diyoruz da aslında bu bir kaza değil, bu bir cinayet, göz göre göre olmuş bir felakettir, bunu ‘kaza’ olarak adlandırmamak lazım. ‘İkinci Çernobil’ olarak adlandırabileceğimiz bir çevre felaketiyle karşı karşıya olabiliriz. Bu kadar büyük felaketin olma ihtimali çok kuvvetli olan bu yatırım için ÇED raporu düzenleniyor ve ÇED raporu onaylanıyor. Üstelik sadece Fırat’ın üzerinde değil, fay hattının da üzerinde bu havuzlar ve buna ÇED raporu verildi. Bakanlık onayladı, bu ÇED raporunu veren Bakan da Murat Kurum’dur, bugün ‘İstanbul’u mamur edeceğim’ diye ortaya çıkan Murat Kurum’dur. Tabii bu felaketin baş sorumlusu Murat Kurum, bu kararları veren Cumhurbaşkanı Erdoğan’dır.”

Gelecek Partisi Milletvekili Selçuk Özdağ: “Murat Kurum özür dilemeli”

“Burada tesise deprem, su kaynakları ve nehirlerin korunması bakımından bilimsel gerçeklere aykırı olarak Çevre ve Şehircilik Bakanlığınca nihai ÇED olumlu kararı verildiği raporlanmış. Burada ÇED raporlarını veren Murat Kurum. Özür dilemesi gerekiyor.”

Saadet Partisi Grup Başkanvekili Bülent Kaya: “Kes yapıştır kopyala cevaplarla geçiştirdi”

“Burada ihmali olan herkesin taksirli bir kasıt suçu işlediği ortadadır. Erzincan’daki bu felaket henüz meydana gelmeden önce Konya Milletvekilimiz Abdulkadir Karaduman tarafından dikkat çekilen bir konuydu, iki yıl önce bu konuda soru önergesi verilmişti. Dönemin Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Sayın Murat Kurum ortaya çıkan çevresel risklerden söz etmiş ancak Bakan, verdiği cevapta ‘Maden sahasında faaliyet sırasında izlenecek tüm parametreler, izleme sıklıkları ve alınacak tüm önlemler ÇED sürecinde belirlenmiş olup Bakanlığımızca da takip edilmekte ve değerlendirilmektedir’ demişti. Bakan sorunla ilgilenmekten ziyade danışmanlarının, bürokratlarının getirdiği bu kes kopyala yapıştır cevaplarla sorunu geçiştirmektedir. Biz bunu bir kader değil bunu bir bilinçli taksir, bir bilinçli kasıt olarak görüyoruz. İnşallah bu iktidara ders olur diyoruz.”

CHP’li Kara: “Şirket kadar rapora olumlu kararını veren yetkililer de suçlu”

CHP Hatay Milletvekili Nermin Yıldırım Kara da yaptığı yazılı açıklamada şu sözlere yer verdi:

“TMMOB neredeyse her açıklamasında İliç sahasında yaşanacak kaymanın önemli bir felakete sebep olacağını belirtmişti. Bunun karşılığında, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ve yerel mahkemeler tüm yolları tıkadı. 2021 yılında o dönem bakanlık yapan Murat Kurum’un onayladığı ÇED Raporu ise birçok şeyi gizlemeyi başarmıştı. Önce 16 Nisan 2008’de, sonra 10 Nisan 2012, 17 Mayıs 2012, 24 Aralık 2014 tarihlerinde sürekli kapasitesini genişletmiş ve bu genişletmelere müdahale olmadan ‘ÇED Olumlu’ kararı almıştı. 2021 yılında hazırlanan  raporda ise tam olarak şu cümleler kullanılıyor: ‘Çalışma alanı düşük miktarda yağış aldığından ve yüzeyde bitki örtüsü az masif kireçtaşı ve mermer kütleleri bulunduğundan heyelan potansiyeli taşımamaktadır.’ Bugün yaşadıklarımız ise durumun tam tersini gösteriyor. Bu yüzden şirket kadar bu rapora olumlu kararını veren yetkililer de suçludur.”

Kurum’un soru önergesine yanıtı: “Kapsamlı incelemeler sonucunda ÇED kararı verildi”

CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer de madencilik faaliyetleri ve “Çöpler Altın Madeni” ile ilgili Kurum’un bakanlığı döneminde verdiği soru önergesine yanıtını gündeme getirdi. Buna göre CHP’li Gürer, Kurum’a bakanlığı döneminde “Fırat Nehri’nin hemen kıyısına yığılan ve zehirli ağır metaller ile sülfürik asit sızıntısı kaynağı olan pasa dağlarıyla, deprem fay hattı üzerine inşa edilen 47 milyon metreküplük zehir barajıyla, bırakın Erzincan ilimizin güvenliğini Türkiye’nin gıda güvenliğine ve hatta Ortadoğu’nun gıda güvenliğine bir tehdit haline gelmiş olan Çöpler Altın Madenine nasıl izin verdiniz? Bugün İliç’in, Kemaliye’nin ve Erzincan’ın güvenliğini tehdit eden, Munzur Dağları’nı hedef almış bu madenle ilgili yeni bir detaylı inceleme yaptıracak mısınız? ” sorusunu yöneltti.

Kurum ise “Çöpler Kompleks Madeni Kapasite Artışı Projesi için 24 Aralık 2014  tarihinde ‘ÇED Olumlu’ kararı verilmiştir. ÇED sürecinde; Maden İşleri Genel Müdürlüğü, Maden Tetkik Arama Genel Müdürlüğü, Orman Genel Müdürlüğü, Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü, Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü, Meteoroloji Genel Müdürlüğü, Erzincan Valiliği ve Bakanlığımız yetkililerinden oluşan kapsamlı bir İnceleme ve Değerlendirme Komisyonu marifetiyle gerekli değerlendirmeler sonucu ÇED kararı verilmiştir.” yanıtını verdi.

Araştırma Komisyonu 22 milletvekilinden oluşacak, 3 ay çalışacak

Meclis Genel Kurulu’nda AKP ve muhalefet partilerinin ortak önerisiyle kurulan Meclis Araştırma Komisyonu 22 milletvekilinden oluşacak. Komisyon kuruluşuna ilişkin karar Resmi Gazete’de yayımlandı. Komisyonun çalışma süreleri başkan, başkanvekili, sözcü ve katip seçimi tarihinden başlamak üzere 3 ay olarak belirlendi. Komisyon üyeleri, gerektiğinde Ankara dışında da çalışabilecek.

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.