Özgür gazeteciliğe destek olun
Search
Close this search box.

Sağlıklı ilgili yasa teklifi “Anayasa’ya aykırılık” itirazına rağmen kabul edildi | CHP, AYM’ye başvuracak

Sağlıklı ilgili düzenlemeler öngören yasa teklifi 21 Şubat’ta Meclis Genel Kurulu’nda kabul edildi. Muhalefet, sağlık çalışanlarının “Anayasa’ya aykırılık” sebebiyle itiraz ettiği yasa teklifini Anayasa Mahkemesi gündemine taşıyacak.

Sağlıkla İlgili Bazı Kanunlarda ve 663 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi, Meclis Genel Kurulu’nda iki hafta süren mesainin ardından kabul edildi. Teklif, diş hekimlerinden ebelerin görevlerine, eczanelerden acil tıp ana dal uzmanlarına, disiplin cezası alan doktorlara ek ödeme yapılmamasından, ilaç ruhsatlandırma işlemlerine kadar sağlıkla ilgili pek çok konuda düzenleme getiriyor. Türk Tabipler Birliği (TTB), Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) gibi sağlık örgütlerinin tepki gösterdiği ve geri çekilmesini istediği yasa teklifiyle ilgili muhalefet partileri de Meclis Genel Kurulu’nda Anayasa’ya aykırılık gerekçesiyle itiraz etti. CHP’nin önümüzdeki günlerde teklifle ilgili Anayasa Mahkemesi’ne başvurması bekleniyor.

AYM’nin iptal ettiği maddeler yasalaştı

CHP Bursa Milletvekili Kayıhan Pala, Genel Kurul’da yaptığı konuşmada, Teklif’in Türkiye’nin sağlık sorununa çözüm bulmaktan uzak olduğunu belirtirken bazı maddelerin Anayasa’ya aykırı olduğunu dile getirdi.

“Daha önce Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilmiş döner sermayeden ek ödeme yapılmasını bir yönetmeliğe bağlayan düzenleme tekrar getiriliyor. Bir ceza alan herhangi bir sağlık çalışanının ikinci bir ceza olarak ek ödemeden yararlandırılmasının durdurulması da hem mevzuata aykırı hem Anayasa’ya aykırı. Akademik kadroların Sağlık Bakanlığı tarafından belirlenmesi ki bu akademik özerkliği tamamen ortadan kaldırmaya dönük bir düzenlemedir, asla kabul edilemez, Anayasa’ya aykırıdır. Bir Hastane Koordinasyon Kurulu kurulmaktadır, böyle bir Kurul elbette kurulabilir ancak bu Kurul’a sözleşme yapılmış kişilere uyarı verme, ikaz verme yetkisinin verilmesi ve bunların üç ikazdan sonra sözleşmelerinin feshedilmesi ve aynı hastanede çalışmasının ortadan kaldırılması kabul edilemez; mevzuata aykırıdır, Anayasa’ya aykırıdır.

“Klinik araştırmaların akademik kurumlar dışında yapılmasına izin verilecek bir düzenleme”

Klinik araştırmaların akademik kurumlar dışında yapılmasına izin verilecek bir düzenlemenin getirilmesi de kabul edilemez. Bunlar daha sonra, maalesef, ilaç tekellerinin ülkemizde aynen Afrika’da aynen, Asya’nın bazı ülkelerinde yaptığı gibi olumsuz birtakım sonuçlara yol açabilecek araştırmalar yapılmasının kapısını açabilir. Askerî sağlık hizmetlerinin geçici yöntemlerle değil, Millî Savunma Bakanlığına bağlı sağlık kuruluşları tarafından verilmesine ilişkin bir düzenlemeyi kapsamaması nedeniyle de bu kanunda ciddi bir eksiklik olduğunu bir kez daha söyleyelim. Aile Hekimliği Kanunu’nda değişiklik yapılarak disiplin cezasına bağlı olarak destek ödemelerinin ortadan kaldırılması ve bir süreye bağlı olarak aile hekimlerinin sözleşmelerinin feshedilecek olması daha önce de Anayasa Mahkemesi tarafından gösterildiği gibi hem kanuna hem Anayasa Mahkemesi kararlarına aykırıdır.

CHP’li Adıgüzel’den “tuz-tansiyon” hikayesi

DEM Parti Ağrı Milletvekili Heval Bozdağ, teklife “Sağlıkta performans baskısı, kışkırtılmış talep ve iş yükünün artması, sağlıkta şiddet, çalışma koşullarının niteliksizliği bir bütün olarak sağlık çalışanlarında memnuniyetsizliğe ve hekimin ülkeden göçüne neden olmaktayken belli bölgelere çalışmanın özendirilmeye çalışılması ise bu işin trajik yanıdır” diyerek tepki gösterdi. CHP Ordu Milletvekili Mustafa Adıgüzel ise sağlıkta bütün sorunların sebebinin kötü yönetim olduğunu söyledi ve şöyle konuştu:

“Bir sağlık hikâyesiyle bu durumu anlatayım. ‘Hastanın tansiyonunu ölçtük, biraz yüksekti; hocaya sorduk ‘Tuz verelim’ dedi. ‘Ama hocam…’ dedik. ‘Tuz ver oğlum! Ben daha mı iyi bileceksin?’ dedi. Tuz verdik, tekrar ölçtük, tansiyon daha çok arttı tabii ki. Hocaya sorduk ‘Yine tuz verin.’ dedi. ‘Bu benim yöntemim, dünyada ilk kez ben uyguluyorum, daha çok tuz verin; tansiyon sebep, tuz sonuç.’ dedi. Yine tuz verdik hastanın bilinci gitti, sonradan öğrendik ki doktorun diploması yokmuş.” Türkiye’deki tablo budur, bütün bu işlerin sebebi: Kötü yönetim.”

Muhalefetten AKP’li Usta’ya “Eski Türkiye’nin artıkları” tepkisi

Genel Kurul’da AKP Grup Başkanvekili Leyla Şahin Usta’nın “eski Türkiye artığı” cümlesine CHP Grup Başkanvekili Ali Mahir Başarır tepki gösterdi. Başarır “Sıtma savaş dispanserleri, verem savaş dispanserleri cumhuriyetin ilk on yılında kurulmuş. Hıfzıssıhha enstitüsü, askerî hastaneler, numune hastaneleri ve bu ülkedeki cumhuriyet döneminden bugüne kadar tıp fakültelerinde yetişen Türkan Saylan, Refik Saydam, Gazi Yaşargil, Profesör Sezai Yılmaz, Mehmet Haberal.. Bunları ‘eski sistemin artıkları’ dediği fakülteler yetiştirdi. ‘Artık’ dediği sistemin yetiştirdiği kahramanları, Mehmet Haberal’ı, Türkan Saylan’ı tutuklamak, gözaltına almak da bu iktidara nasip oldu” diye konuştu. AKP’li Usta ise “’Eski Türkiye artığı’ndan kastettiğim eski binalardan, eski hastane binalarından, depreme dayanıksız, koğuş sistemiyle odalarda hastaların üst üste yığıldığı, hijyen şartlarının olmadığı dönemden bahsettim” sözleriyle karşılık verdi.

TTB ve SES’ten ortak tepki: “Ek dayatmalarla terbiye etmeye çalıştıkları hekimler ve sağlık emekçileri olarak kabul etmiyoruz”

Meclis’te kabul edilen Yasa’ya Türk Tabipler Birliği ve Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) da tepki gösteriyor. Teklif’in Meclis Sağlık Komisyonu’nda görüşülmesi ve ardından da Genel Kurul Kurul gündemine gelmesi sırasında görüşlerini kamuoyuyla paylaşan TTB ve SES ortak açıklamalarında itirazlarını şöyle dile getirdi:

“Kanun teklifi ile ilgili komisyonda hukukçularımız, yapılan düzenlemelerin Anayasa Mahkemesi’nin iptal gerekçelerine uygun olarak yapılmadığını belirtmiştir. Bunun üzerine komisyon başkanının, Anayasa Mahkemesi’nin iptal gerekçesine bakmadığını ancak gerekçesi ne olursa olsun Anayasa Mahkemesi’nin kendilerine asla ‘Kanunu şöyle yapacaksınız”diye tarif edemeyeceğini belirterek Anayasa Mahkemesi’ni de tanımayacaklarını söylemesi ne yazık ki skandal niteliğindedir. Bu durumun iktidar milletvekillerinin hukuksuzluğu ve anayasasızlaştırmayı ne kadar içselleştirdiğinin de önemli bir göstergesidir. Hasta yararını değil, sermayeyi koruyan tüm maddeler bir torbanın içine doldurulmuştur. Bu torbanın içine ayrıca özlük hakları da dahil edilmiş, ek ödeme miktarının belirlenmesinde esas olan unsurlar; tahakkuk, verimlilik, hasta ve çalışan memnuniyeti, hizmeti elde etme maliyeti gibi faktörler şeklinde sıralanmıştır. Bu unsurlar, piyasacı ve performansa dayalı bir sisteme ait olup, koruyucu bir sağlık hizmeti sunumunun niteliği ile bağdaşmamaktadır. Maddenin bu şekilde düzenlenmesi, Sağlık Bakanlığı’nın Bütçe Kanunu dışı ödeme yapmasının kabulü anlamına gelmektedir. Ek cezalarla terbiye etmeye çalıştıkları hekimler, sağlık emekçileri bu dayatmaları kabul etmez, etmeyecektir.”

TTB ve SES yaptıkları açıkalamada teklifin 23’üncü maddesiyle ilgili de şunları kaydetti:

“Sağlık Bakanlığı’nın, askeri hastanelerin devredilmesiyle yaptığı hatayı kabul ettiğini göstermektedir. Bu hizmetlerin yürütülmesi için sivil hekimlerin görevlendirilmesi de yine hatalıdır ve sekteye uğrayan sağlık hizmetleri için çözüm değil sorunun derinleştirilmesidir. Sağlık Bakanlığı’nı bir kez daha konunun taraflarına kulak vermeye çağırıyor, soruna kalıcı çözüm geliştirerek askeri tıp eğitimi veren kurumların hızla açılması gerektiğini vurguluyoruz.”

Yasa ne getiriyor?

Sağlık çalışanları ve doktorların tepki gösterdiği Yasa’yla getirilen düzenlemeler ise şöyle:

“-Mesleğini serbest olarak icra eden diş tabipleri, ağız ve diş sağlığı muayenehanelerinde diş tabibi istihdam edebilecek ve bu sayı birden fazla olamayacak.

-Ebelerin görevlerine ilişkin kanunla düzenleme yapılacak. Ebeler, normal doğum eylemini gerçekleştirecek, normal doğum sırasında gereken küçük tıbbi müdahaleleri yapacak. Küçük tıbbi müdahalelerin kapsam ve sınırları Sağlık Bakanlığınca belirlenecek.

-Acil tıp ana dal uzmanlarına yoğun bakım yan dal, çocuk sağlığı ve hastalıkları uzmanlarına da sosyal pediatri yan dal uzmanlık yapabilme imkanı getiriliyor.

-İlaç üretimi ve ilacı piyasaya arz eden tüzel kişilerin taşıması gereken nitelik ve koşullar Sağlık Bakanlığınca belirlenecek, bu doğrultuda Bakanlık düzenleme yapma yetkisine sahip olacak.

-Beşeri tıbbi ürün güvenliğinin daha etkin olarak sağlanması ve ruhsatlandırma sürecinin hızlandırılarak hastaların ihtiyaç duydukları ilaca daha hızlı erişimi amacıyla ruhsatlandırmaya esas Sağlık Bakanlığınca yapılan analizler, ürünün ruhsatlandırılmasını takiben yapılacak.

-Eczanelere yönelik yapılacak teftişlere eczacılar da eklendi.

-Yan dal uzmanlığının teşvik edilmesi amacıyla uzman tabipler için öngörülen ek ödeme, yan dal uzmanları için 200 puan arttırılarak ödenecek. Ek ödemenin yapılabilmesi için disiplin cezası almamış veya sözleşmede belirtilen yükümlülüklerin haklı bir nedene dayanmaksızın ihlali nedeniyle ikaz edilmemiş olmak gerekecek

-Ödüllendirilerek motivasyonunun artırılması amacıyla yapılan ek ödeme, uyarma cezası alanlara bir ek ödeme dönemi, kınama cezası alanlara iki ek ödeme dönemi, aylıktan kesme ya da kademe ilerlemesinin durdurulması cezası alanlara üç ek ödeme dönemi süresince yapılmayacak.

-Üniversite öğretim elemanı kadrolarından birlikte kullanılan eğitim ve araştırma hastanelerine tahsis edilecek akademik kadroların dağılımı ve nitelikleri Sağlık Bakanlığınca belirlenecek. Bu kadrolara öğretim üyelerinin atamaları üniversite tarafından Sağlık Bakanlığının uygun görüşü alınarak yapılacak.

-Öğretim elemanları ile eğitim ve araştırma faaliyetlerinin yürütülmesi ile sağlık hizmeti sunumu için sözleşme imzalanabilecek.

-Öğretim elemanlarına Bakanlıkça ek ödeme yapılabilmesi için hizmet sözleşmesi akdedilmesi şart olacak. Bu sözleşmelerde, sunulacak hizmetin niteliği, performans hedefleri ve süresi yer alacak.

-Sözleşmeli personel sayısı 27 binden 36 bine çıkarılacak”

Yasa Anayasa Mahkemesi yolunda

CHP ise teklifin Meclis Genel Kurulu’nda kabul edilmesinin ardından Anayasa Mahkemesi’ne başvuru için hazırlığa başladı. CHP’nin AYM’ye başvurusu ise Komisyon’da ve Genel Kurul’da dile getirilen Anayasa’ya aykırılık yönündeki itirazlarını kapsayacak.

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.