Premier Lig’de 35. hafta geride kaldı. Bu haftanın merakla beklenen maçında Liverpool kendi evinde Tottenham’ı mağlup ederek kötü gidişe son verdi. Bu maçın analizini Medyascope Spor Servisi’nden Öner Tavtay sizler için yazdı.
Premier Lig Panorama: 35. haftanın ardından | Liverpool sonunda kazandı | Tottenham’da çöken orta saha – Elliott ve Salah’ın performansı
Şampiyonluk yarışının tam gaz devam ettiği bir haftayı geride bıraktık. Liverpool’un saf dışı kalmasıyla birlikte Arsenal ve Manchester Ciaty arasındaki yarış kıyasıya son düzlüğe giriyor. Manchester City bir maç eksikle Arsenal’in sadece bir puan gerisinde yer alıyor. Arsenal ise maçlarını kazanmaya devam edip, Guardiola’nın ekibinin puan kaybetmesini bekliyor. Diğer tarafta ise Aston Villa, çok etkisiz kaldığı maçta Brighton’a kaybetmesine rağmen Tottenham’ın da mağlubiyetiyle neredeyse Şampiyonlar Ligi biletini garantilemiş durumda. Küme düşme yarışında ise Nottingham Forest-Luton Town-Burnley arasındaki çekişme devam ediyor. Avrupa Ligi ve Konferans Ligi biletleri için Tottenham-Newcastle-Chelsea-Man United arasında son saniyeye kadar sürecek bir durum var. Dolayısıyla kalan maçlar çoğu takım açısından önemli bir yer tutuyor. Bu hafta panoramada Liverpool ile Tottenham arasındaki maçı inceleyeceğiz. Gelin hep beraber neler olup bitmiş yakından bakalım.
Liverpool 4-2 Tottenham Hotspur
Manchester United maçının ikinci yarısıyla başlayan zihinsel çöküş aşaması, geçen hafta Salah-Klopp gerginliği ile zirveye çıkmıştı. Klopp, vedasını açıkladığında formunun zirvesinde olan Liverpool, Avrupa Ligi’nin favorisi ve ligde de son ana kadar şampiyonluk kovalayacak durumdaydı. Fakat bitiricilik problemleri ve Old Trafford’daki maçın ikinci yarısındaki kötü performansla birlikte takım zihinsel bir bunalıma girdi. FA Kupası, ardından da Avrupa Ligi’nden elendiler, ligde de yarıştan erken koptular. Onları bu düşüşten kurtarabilecek çok az takım vardı ve onlardan biri olan Tottenham imdada yetişti. Bu maçla birlikte son beş maçın dördünü kaybetmiş oldu Postecoglou’nun öğrencileri. Anfield’da ilk yarı neredeyse hiçbir varlık gösteremediler ve ikinci yarının başında arka arkaya gelen gollerle 4-0 geriye düştüler. Sonrasında Richarlison ve Son’un golleri gelse de Tottenham, beraberliği zorlayamadı. Böylece Liverpool derin bir nefes aldı, Salah kendini buldu ve takımın özgüveni geri geldi. Özellikle Harvey Elliott attığı harika golün yanına enfes bir performans ekleyerek gözümüzün pasını sildi. Tottenham tarafında ise sezon çoktan kafada bitmişti. Birçok oyuncunun seneye ne olacağını düşündüğünü görebiliyoruz. Takımdan ayrılacak oyuncular var, kalacaklar var ama kimin gidip, kimin geleceğine dair hiçbir bilgi yok. Postecoglou da maçtan sonra seneye çok sayıda değişiklik olacağının sinyallerini verdi. O zamana kadar Avrupa Ligi rüyalarını sürdürmek için kazanmaları gerekiyor.
İstatistiklere baktığımızda topla oynama dışında her dalda Liverpool önde. Şutların yarısından fazlasının isabetli olması, üretilen 3.22 xG ve atılan dört gol Liverpool için altın değeri taşıyordu. Özellikle gol atmakta zorlandıkları bir dönemde böyle bir galibiyet tam da ihtiyaç duydukları şeydi. Atak grafiğinde de Liverpool’un ağırlığını görünce topla daha çok oynayan tarafın Tottenham olduğuna inanmak gerçekten güç. Tottenham’daki fiziksel düşüş, problemlerin en önemlisi gibi duruyor. Sezon başında fırtına estiren Bissouma-Sarr ikilisi sezon içinde düşüşe geçti. Hojbjerg, Bentancur ve Skipp bu bölgede beklenen etkileri yaratamadı. Zaman zaman Lo Celso da görev alsa bir türlü o eski Tottenham orta sahası gücüne dönemediler. Maddison yaşadığı sakatlığın etkisini üstünden atamadı, Son ileride çok yalnız kaldı. Kulusevski de müthiş başladığı sezonda takımla birlikte giderek düştü. Senelerdir gol yükünü Son-Kane ikilisinin üstüne yüklemelerinin acısını da çektiklerini söyleyebiliriz. En golcü oyuncu takımdan ayrılınca yerine muadili biri alınmadı ve golcü kanatlar da olmayınca bir süre sonra takım düşüşe geçti. Postecoglou’nun listesinin zirvesinde golcü bir forvet yoksa seneye de işleri epey zor olacak.
Kilit pas haritasında Harvey Elliott ve Salah’ın baskınlığını görüyoruz. Udogie ve Davies’in sakatlıklarıyla birlikte Tottenham’ın en zayıf tarafı sol bek bölgesi oldu. Liverpool da o bölgeyi Salah ve Elliott ikilisiyle deşip durarak maçı getirdi. Şut haritasında da gözüme en çok çarpan Trent’in orta sahadan attığı şut dışında hiçbir ceza sahası şutun dışarı gitmemiş olmasıydı. Liverpool’un isabetsiz şutlarının çoğu ceza sahası içinden atıldı.
İlk görselde Liverpool geri dörtlüsünün savunma performanslarını görüyoruz. Özellikle Robertson ve Trent inanılmaz eforlu oynadılar. Orta sahanın ilerisinde bile yaptıkları savunma hamlelerini görebiliyoruz. İkinci görsel ise Son’un top sürme haritasını bizlere gösteriyor. Son, takımını canlandırmak için elinden geleni yaptı ve beş başarılı top sürme aksiyonu gerçekleştirmesi de büyük bir başarı olarak kabul etmeliyiz.
Gelelim pas haritalarına.Liverpool’da Elliott adeta dördüncü bir forvet gibi kendini ileri atmış durumda. Gakpo ise Diaz’ın kanadına doğru yanaşarak Elliott’a da geniş alan fırsatı tanıyor. Endo-Trent-Elliott pas bağlantıları da Liverpool’un oyununun temelini oluşturuyor. Tottenham tarafında ise sahte dokuzdan ortaya çıkan orta boşluk bir türlü doldurulamadı. Son sürekli kendini sola attıkça Brennan Johnson’la dar bir alana sıkıştı. Bentancur’un hücum anlamında o bölgeye atılım yapamaması da hücumun kısırlaşmasına sebep oldu. Ters kanatta oynayan ve bu bölgede pek iyi oynamayı beceremeyen Emerson da takımın en zayıf halkası olarak gözümüze çarptı.
Liverpool devreye önde girdiği 135 Premier Lig maçını hiç kaybetmedi. (123 galibiyet, 12 beraberlik)
Medyascope'un günlük e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her gün mail kutunuzda.
Böylelikle panoramanın burada sonuna geliyoruz. Son düzlükte Arsenal ve Manchester City’yi yakından takip etmeye çalışacağız. Ufak bir tavsiye olarak da Bundesliga’dan beri çok sevdiğim Olivier Glasner’in Crystal Palace maçlarını tavsiye ediyorum. City mağlubiyetinden sonraki beş maçta dört galibiyet ve bir beraberlik aldılar. Haftaya tekrar görüşmek üzere!
Karşılaşmanın özeti:
Yazan: Öner Tavtay
Editör: Doğa Üründül