Deprem bölgelerinde yeni bir başlangıç: Bilim Kuşağı Atölyeleri ile çocukların değişen hayalleri

İş Bankası ve Petrol Ofisi Grubu’nun işbirliğiyle 6 Şubat’ta meydana gelen depremlerden en fazla etkilenen bölgelerden başlamak üzere Bilim Kuşağı Atölyeleri Projesi hayata geçirildi. Proje kapsamında Hatay’da 8-13 yaş arasında 250 binden fazla çocuğa ulaşıldı.

“Bilim Kuşağı Atölyeleri”, depremin ardından başlatılan bir proje. Bugüne kadar bu projenin bir parçası olarak, bölgedeki 8-13 yaş arası 250 binden fazla çocuğa ulaşıldı. Bu proje, Hatay ve çevre illerde de büyük ilgi gördü ve öğretmenlerin de desteğiyle adeta bir bilim seferberliği başlatıldı. Projenin yürütücüsü olan Young Guru Academy (YGA) gönüllüleri tarafından okullara gönderilen ve Twin şirketi tarafından üretilen bilim kitleri rol model öğretmenler aracılığıyla öğrencilere ulaşıyor ve işte o anda her şey değişiyor. Depremle birlikte çocukların üzerini örten kaygının yerini hayal, umut ve geleceği iyileştirme çabası alıyor.

“Hedefimiz geleceğe umut olmak”

İş Bankası’nın 100. yılı ve sonrası için hedefler ise oldukça geniş kapsamlı. Bilim Kuşağı Atölyeleri aracılığıyla, özellikle deprem bölgesindeki çocuklar başta olmak üzere üç yıl içinde 750 bin çocuğun temel bilimsel kavramlarla tanışması ve bilimle teknolojiye duydukları ilgi ve merak duygularının artırılması hedefleniyor. İş Bankası Genel Müdürü Hakan Aran da bu çalışmaların çocukların bilime olan yatkınlığını, soru sorma kapasitesini, merak ve başarma duygularını artırdığını, hatta meslek hayallerinin değiştiğini gözlemlediklerini belirtirken, “2023’te projeye başlarken amacımız özellikle deprem bölgesinde çocuklara gelecekle ilgili umut olmaktı” şeklinde konuşuyor. “Antakya yeniden inşa edilirken ve çocuklarımızın enkaz altında kalanların yerini tespit etmeye yönelik bu fikirlerini dinlemişken bizlere iki görev düşüyordu. İlk olarak yeniden inşa edilen binalarda belki bu yer tespitini sağlayacak butonların bir standart haline getirilmesi sağlanabilir. İkinci husus da büyüdüklerinde girişimciler haline gelerek bu fikirleri ticari olarak da sürdürebilecekleri imkânları sağlamak. Bu da bizim geleceğe daha umutla bakmamıza ve çocuklarımızın bizi bilimsel yönden aşmasına vesile olur” diye konuşuyor.

Merak eden, sorgulayan ve mutlu çocuklar yetiştirmek!

Bilim Kuşağı Atölyeleri’nin çocukların gerçek potansiyellerinin açığa çıkmasında önemli rol oynayacağına inandıklarını belirten Petrol Ofisi Grubu CEO’su Mehmet Abbasoğlu da projeye dair hedeflerinin; merak eden, sorgulayan, hayal eden, üreten, geleceğe güvenle bakan ve mutlu çocuklar yetiştirilmesine katkı sağlamak olduğunu söylüyor. Deprem bölgesi başta olmak üzere Türkiye’nin dört bir yanından yüzlerce çocuğun, çözüm odaklı ve toplumsal fayda sağlayan fikir, proje ve sunumlarını dinleyerek onlardan ilham almaya devam ettiklerinin altını çizen Abbasoğlu, “Tekno Kurtarıcılar ekibinin geliştirdiği prototip, gerekli imkanlar sağlandığında çocuklarımızın ne gibi çalışmalara imza atabileceğinin en büyük göstergelerinden biri.  Biz de bu sebeple uzun bir yolculuğun henüz başında, büyük bir umut ve heyecanla çocuklarımızla birlikte ilerliyoruz. Bilimin ışığında, fırsat eşitliği, paylaşmanın ve vicdanın gücüyle büyüyen nesillerin yere sağlam adımlarla basacağına ve Türkiyemizin yeni yüzyılını aydınlatacaklarına inancımız tam” diyor.

“Tekno Kurtarıcılar” arama-kurtarma çalışmaları için prototip geliştirdi

Projenin başladığı yerlerden biri Hatay-Samandağ’daki Ataköy Ortaokulu. İş Bankası ve Petrol Ofisi Grubu tarafından sağlanan bilim kitlerinin okula ulaştırılmasıyla proje kapsamındaki ilk çalışmalar başlıyor. YGA gönüllüleri daha sonra bu bilim setlerinin Ataköy Ortaokulu’ndaki öğretmenlere nasıl kullanılacağı konusunda eğitim veriyor. Şimdi bu öğretmenler kurdukları atölyelerde, bu bilim setleriyle bir yandan depremden etkilenmiş öğrencilerin hayal güçlerini harekete geçirirken bir yandan da bilime olan yatkınlıklarını ortaya çıkarıyor. Ortaya çıkan projeler arasında en dikkat çekeni ise Tekno Kurtarıcılar ekibi. Bu ekip yaşadıkları deprem felaketinin bir daha yaşanması durumunda aynı kayıpları yaşamamak için bir proje üretiyor. Projeyle amaç yaşanan felaket sonrası enkaz altında kalan insanların yerini belirlemeye yönelik bir prototip geliştirmek. Isı ve ses sensörleri kullanılarak geliştirilen prototip ile enkaz altında kalan insanların hızlı bir şekilde tespit edilmesi, sağlık ekiplerinin etkili müdahalede bulunması sağlanıyor. Bu küçük çocukların tasarladıkları prototip, belki de dünyanın başka bir şehrinde afet sonrası arama-kurtarma süreçlerinde kullanılabilecek ve can kayıplarını azaltacak. Aynı ekip sokak hayvanlarını da unutmamış. Sensör özelliğiyle açılıp kapanan bir mama kabı üzerine de çalışıyorlar.

Hayallerin ortak noktası artık bilim

Projenin en önemli çıktısı çocukların korkularının yerini hayallere bıraktığını görmek… Çocuklar deprem gecesi kedi ve köpeklerin seslerinin hala kulaklarında çınladığını söylüyor. O günden beri duydukları her hayvan sesinde endişelenmeye de devam etmişler. Şimdi ise kafalarında, hayvanların depremi önden sezebilme yeteneğini bilimle “nasıl buluşturabiliriz” sorusu var. Bunun için kedi ve köpek gibi hayvanların davranışını algılayabilen bir akıllı çip geliştirmenin hayalini kuruyorlar. Korku dolu sesleri bir ikaz ve bir alarma dönüştürerek, aynı felaketleri yaşamanın önüne geçmeyi düşlüyorlar. Atölyelere katılan çocukların yüzde99’unun hayallerinin değiştiği görülüyor. Atölyelerle birlikte “İleride ne olmayı düşünüyorsun?” sorusuna verdikleri yanıtların da değiştiği gözlemlenmiş. Birçoğu artık bilim insanı olmak istediğini söylerken; futbolcu olma hayalini bilimle birleştiren çocuklar da var. Bu çocuklar için artık tüm hayallerin ortak noktası bilim. YGA’nın FutureBright’a yaptırdığı ankete göre de rol model öğretmenler hem kendilerini geliştirme imkânı yakaladıklarını, mesleki bir tatmin yaşadıklarını hem de okul içerisinde meslektaşları tarafından destek gördüklerini paylaşıyor. Öğretmenlerin %97’si rol model öğretmen olmaktan memnun. Üstelik rol model öğretmenlik bir WoM etkisi de yaratmış anlaşılan. Diğer öğretmenlerin %63’ü rol model öğretmen olmaya olumlu yaklaşıyor. Aynı araştırma, Bilim Kuşağı Atölyeleri’nin öğrencilerin merak duygusunu tetiklemesi, eğitim saati için heyecan duyulmasını artırması, çocukların teknolojiyi anlama yeteneklerine etkisi, diğer öğrencilerle işbirliği ve paylaşımı artırması açısından %90 üzerinde olumlu değerlendirildiğini gösteriyor.

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.