CHP heyeti Hakkari’ye gidiyor: “Halkın iradesinin yanında, kayyum anlayışının karşısındayız”

CHP heyeti, Hakkari Belediyesi’ne kayyum atanmasının ardından şehre gidecek. Konuya ilişkin konuşan CHP Sözcüsü Deniz Yücel, “Kayyum atamak, masumiyet karinesini yok saymak, henüz hakkında kesinleşmiş bir yargı kararı olmayan seçilmiş belediye başkanını doğrudan doğruya suçlu ilan etmektir” dedi.

DEM Partili Hakkari Belediye Eş Başkanı Mehmet Sıddık Akış’ın gözaltına alınması ve belediyeye kayyum atanmasına tepkiler sürüyor. CHP heyeti 4 Haziran Salı günü Hakkari’ye gidecek.

CHP Sözcüsü Deniz Yücel, partisinin MYK toplantısında, Hakkari’ye kayyum atanmasını değerlendirdiklerini söyledi.

CHP Genel Başkan Yardımcısı Zeliha Aksaz Şahbaz, Antalya Milletvekili Cavit Arı ve Bursa Milletvekili Kayıhan Pala ile birlikte Hakkari’ye gideceklerini söyleyen Deniz Yücel, “Bu antidemokratik uygulama ile ilgili incelemelerde ve temaslarda bulunacağız ve kamuoyunu bilgilendireceğiz” diye konuştu.

“Halkın iradesine neden siyasi müdahale yapılıyor?”

Vatandaşların 31 Mart Yerel Seçimleri’nde iktidara ders verdiğini vurgulayan Yücel, “İktidarın bu mesajları hâlâ idrak edemediğini, bu sabah Hakkâri Belediyesi’ne kayyum atanmasından anlıyoruz. Çeşitli sorular sorulabilir. Madem bu belediye başkanı hakkında, iki ay sonra görevden alacak kadar ciddi iddialar vardı adaylığına neden izin verildi? Madem bu belediye başkanının adaylığı YSK tarafından onaylandı, sandığa girdi ve seçildi, o halde halkın iradesine neden siyasi bir müdahale yapılıyor?” diye sordu.

Yücel, kayyum atamasının, masumiyet karinesini yok saymak anlamına geldiğini ifade etti, “Henüz hakkında kesinleşmiş bir yargı kararı olmayan seçilmiş belediye başkanını doğrudan doğruya suçlu ilan etmektir. Biz şüphesiz, Hakkari halkının iradesinin yanında, kayyum anlayışının karşısındayız” dedi.

Gezi davasından tutuklananları andı

Gezi Parkı davasından tutuklu bulunan Can Atalay, Tayfun Kahraman, Çiğdem Mater, Mine Özerden ve Osman Kavala’nın bir an önce serbest bırakılması gerektiğini vurgulayan Deniz Yücel, şöyle devam etti: 

“Siyasi tutuklular, siyasi hükümlüler, siyasi davalar bu ülkenin ayıbıdır. Yargının, adaletin siyasallaştığı yerde iktidar sahipleri dahil kimse güvende değildir. Eğer birileri bu ülkenin normalleşmesini gerçekten istiyorsa, bu zulme bir an önce son verilmesi gerekiyor. Buradan bir kez daha yineliyoruz. Gezi tutukluları bir an önce serbest bırakılsın.”

“Kimseden yumuşama beklemiyoruz”

Deniz Yücel, AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, Kızılcahamam’daki istişare ve değerlendirme toplantısındaki “Bizim siyasette yumuşamaktan kastettiğimiz hukuka, demokrasiye, insan haklarına saygı duyulmasıdır” sözlerini hatırlatarak, “Hukuka, demokrasiye, insan haklarına saygı duymak” yeni mi aklınıza geldi Sayın Erdoğan? Daha önce saygı duymuyor muydunuz?  Yumuşayarak mı saygı duyacaksınız? Biz kimseden yumuşama, mumuşama beklemiyoruz. Biz ülkenin normalleşmesini istiyoruz” dedi.

Erdoğan ve AKP’nin ne zaman başı sıkışsa anayasa değişikliği tartışması başlattığını ifade eden Deniz Yücel, “Türkiye’nin daha demokratik ve sivil Anayasa ihtiyacı, bugün ülkemizde pek çok kesimin karşı karşıya olduğu ekonomik sorunların önüne geçemez” diyerek, CHP’nin şu anki gündeminin halkın sorunları olduğunu vurguladı.

Dervişoğlu’na cevap: “Kapımız herkese açık”

CHP Sözcüsü Deniz Yücel, Müsavat Dervişoğlu’nun İYİ Parti’den istifa eden isimlerin CHP’ye geçmesine “Nasıl izah edecekler?” diye tepki göstermesine cevap verdi.

CHP’nin köklü bir parti olduğunu hatırlatan Yücel, “Yerel seçimlerdeki bu başarıdan sonra CHP’ye toplumun birçok kesimlerinden ve yine siyasilerden de bir yönelim olması çok doğaldır. Siyasetin doğası bunu gerektirir. Bundan rahatsızlık duymalarını çok çok iyi anlıyoruz ancak istifa tek taraflı bir iradedir. Bir kişi istifa edip de başka bir siyasi partiye geçme yönünde bir irade ortaya koyarsa ve o siyasi partinin ideolojisiyle, tüzüğüyle, programıyla uyumlu bir siyaset gütme konusunda bir irade ortaya koyarsa bizim Cumhuriyet Halk Partisi olarak herkese kapımız açıktır” dedi.

Eski Ülkü Ocakları Genel Başkanı Sinan Ateş’in öldürülmesiyle ilgili MHP’lilerin korku ve endişe içerisinde olduklarını söyleyen Yücel, şöyle devam etti:

“Son zamanlarda Sinan Ateş davasının, Milliyetçi Hareket Partisi’nin içerisindeki bazı odakların kimyasını bozduğunu görüyoruz. Sinan Ateş’in arkadaşı Ömer Zengin’in bir televizyon programında yaptığı açıklamalar sonrasında MHP içerisindeki ismini anmaya dahi değer görmediğimiz bazı kişilerin büyük bir korku ve endişe içerisinde olduklarını görüyoruz. Bu kişilerin Cumhuriyet Halk Partisi ile ve Genel Başkanımız Sayın Özgür Özel ile münakaşaya girme çabalarının farkındayız. Bu tarz kavga, atışma, münakaşa ve lümpen siyaset tarzıyla, toplumun dikkatini dağıtmaya, Sinan Ateş davasının ayrıntılarını perdelemeye çalıştıklarının farkındayız. Çünkü ayrıntılarda kendilerinin olduğunu çok ama çok iyi biliyorlar. Ancak buna izin vermeyeceğiz!”

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.