Sinan Ateş davasında karar: 5 kişi ağırlaştırılmış müebbet hapse mahkûm edildi

Sinan Ateş davasında karar belli oldu. Eski Ülkü Ocakları Genel Başkanı Sinan Ateş’in öldürülmesine ilişkin davada 5 kişi müebbet hapis cezası aldı. Serdar Öktem hakkında adli kontrol şartıyla tahliye kararı verildi. Tetikçi Eray Özyağcı ve azmettiriciler Doğukan Çep ve Tolgahan Demirbaş ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına mahkûm edildi.

Sinan Ateş davasında karar belli oldu: 5 kişiye müebbet, Serdar Öktem tahliye edildi
Sinan Ateş davasında karar belli oldu: 5 kişi müebbet aldı, Serdar Öktem tahliye oldu

Sinan Ateş davasında karar belli oldu

Eski Ülkü Ocakları Genel Başkanı Sinan Ateş’in öldürülmesine ilişkin davada karar çıktı. Ankara 32. Ağır Ceza Mahkemesince Sincan Ceza İnfaz Kurumları Kampüsü’ndeki salonda yapılan duruşmada, sanıklar, tarafları, avukatları, Sinan Ateş’in eşi Ayşe Ateş, annesi Saniye Ateş, kardeşleri ve yakınları yer aldı.

Tetikçi Eray Özyağcı, olayda motosikleti kullanan Vedat Balkaya ve cinayet mahallinde keşif yapan Suat Kurt, “tasarlayarak kasten öldürme” suçundan ağırlaştırılmış müebbet, müşteki Selman Bozkurt’a yönelik “kasten öldürmeye teşebbüs” suçundan ise 13’er yıl hapse mahkûm edildi.

Sinan Ateş davasında kararlar

Mahkeme başkanı, sanık avukatları esas hakkında mütalaaya karşı savunmalarını bitirdikten sonra sanıklara son sözlerini sordu. Sanık Eray Özyağcı, “Tasarlayarak kasten kimseyi öldürmedim. Ateş yere düştükten sonra spontane bir şekilde ateş etmeye devam ettim. Bunları kendi özgür irademle yaptım, tasarlamadım” dedi.

Sinan Ateş’i öldürmek istemediğini ileri süren Özyağcı, “Benim bu olaydaki silah açım nedir? Ben hak ettiğim Türk devletinin yasasına göre her türlü cezayı kabul ediyorum. Sizden isteğim sadece mağdur tarafına değil sanık tarafını da düşünmeniz. Ölmesini istemezdim, keşke ölmeseydi başımıza bir sürü iş geldi” diye konuştu.

Özyağcı’ya “ruhsatsız tabanca bulundurmak ve taşımak” suçundan bir yıl altı ay hapis cezası verildi.

Sanık Murat Can Çolak ve Eski Ülkü Ocakları Yöneticisi Emre Yüksel’e ‘tasarlayarak kasten öldürme’ suçundan 18 yıl ceza verildi.

Suat Kurt’a ‘tasarlayarak kasten öldürme’ suçundan ağırlaştırılmış müebbet ve müşteki Selman Bozkurt’a yönelik ‘kasten öldürmeye teşebbüs’ suçundan ise 13 yıl hapis cezası verildi.

Mustafa Uzunlar’a ‘tasarlayarak kasten öldürme’ suçundan 15 yıl ceza verildi. Özel harekat polisleri Aşkın Mert Gelenbey’e ‘tasarlayarak kasten öldürme’ suçundan 15 yıl ceza verildi.

Avukat Serdar Öktem hakkında tahliye kararı verildi. Eski Cinayet Büro Amiri Mustafa Ensar Aykal’ın dosyasının ayrılmasına ve tutukluluğunun devamına karar verildi.

Alemdağ Spor Kulubünün sahibi cinayet sonrasında Umut Ersoy’u arayıp “Polisler geliyor Suat Kurt oradan” ayrılsın dediği iddia edilen sanık Alper Atay’ı da “suçluyu kayırma” suçundan iki yıl hapis cezası verildi.

Diğer sanıklar, Zekeriya Asarkaya, Hakan Saraç, Ufuk Köktürk, Mehmet Yüce, Osman Bayraktar, Caner Günay, Umut Ersoy, Çağlar Zorlu, Aytaç Ataç ve Erdem Karadeniz’in üzerine atılı suçlardan beraatına karar veren mahkeme, sanık Günay hakkında “suçluyu kayırma” suçundan Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına ihbarda bulunulmasına hükmetti. Bu sanıklar arasında tek tutuklu olan Çağlar Zorlu’nun da beraatle birlikte tahliyesine karar verildi.

Mahkeme Başkanının cezaları açıklamasının ardından sanıkların aileleri karara tepki gösterdi. Tolgahan Demirbaş’ın eşi sinir krizi geçirirken bir sanığın aile yakını ise “Adaletiniz bu mu? FETÖ’cüsünüz hepiniz” diye tepki gösterdi.

Ayrıca Doğukan Çep ve Tolgahan Demirbaş da “tasarlayarak öldürmeye azmettirme” suçlamasıyla ağırlaştırılmış müebbet hapse mahkûm edildi.

Balkaya: “Ben istemesem de bu olaya yardımda bulundum

Sanık Vedat Balkaya, son sözlerinde “İlk celseden bu yana samimiyetle aktarmaya çalıştım. Ankara’ya gelme nedenim, alma-verme meselesiydi. Eray’ın orada yapmış olduğu eylemin benimle alakası yok. Ben ona alacak verecek için yardıma gelmiştim; Eray çok farklı bir eylem yaptı. Ben istemesem de bu olaya yardımda bulundum. Tahliyemi talep ediyorum” dedi.

Sanık Suat Kurt ise “Devletime de, adalete de güvenim tam. Gerektiği gibi yargılanacağıma inanıyorum. Tahliyemi talep ediyorum” dedi.

Kimseden emir almadığını iddia eden Doğukan Çep, “Bir hakkım varsa, helal olsun” dedi.

Demirbaş: “Bir ülkücü olarak Türk mahkemelerine güveniyorum”

Tutuklu sanık eski Ülkü Ocakları Genel Merkez Yöneticisi Tolgahan Demirbaş şunları söyledi:

“Olayla hiçbir alakası olmayan bir camiayı, bu olayla ilişkilendirmek için bir kumpas kurulmuştur. Şahsım üzerinden ben de bu kumpas sonucu rehin alınmış bir ülkücüyüm. Yüce Türk milleti adına karar verirken algıyı, sosyal medya baskısını, tribün baskısını değil, evrensel hukuk ilkelerini ve somut delilleri göz önünde bulundurmanızı istiyorum. Ben olayı gerçekleştiren kimseyi tanımıyorum. Bir ülkücü olarak Türk mahkemelerine güveniyorum.”

Zekeriya Asarkaya, kendisini Sinan Ateş suikastının içindeymiş gibi göstermeye çalıştıklarını öne sürerek son sözlerinde şöyle konuştu:

“Motorlu bir arkadaş geldi, kimse çalmasın diye ben de kameraların önüne o motoru çektim. Ben bu işin içinde olsam o motoru kameraların önüne mi çekerim? Benim düşmanlarım oldu. İki gündür saldırıya uğruyorum. Dün merdivenlerden çıkarken biri, ‘Akşama senin evine geliyoruz’ dedi. Bugün öğle arasında, dün bana onu diyen kişiye, ‘Ne sebeple kim benim evime gelecekti?’ diye sordum. O da, ‘Eski ocak başkanımız Ali bilmem ne’ dedi. Sonra bana yumruk atmaya çalıştı. Olayı zabıtlara geçirdim. Bütün Türkiye, beni Sinan Ateş olayında, Sinan Ateş’in faili olarak tanımış durumda. Ben nasıl esnaflık yapacağım? En ufak bir kanıt varsa ben cezama razıyım. Ancak bunun akabinde, ben hayatımı bundan sonra idame ettirebilmem için bu davadan beraatımı talep ediyorum.”

Serdar Öktem: “Gerçekten adaleti sağlamanızı talep ediyorum”

Kimseye birisini vurması için emir vermediğini iddia eden sanık Aşkın Mert Gelenbey, son sözlerinde, “Dosya kapsamında toplanan tüm delillerde olayla uzaktan yakından hiçbir alakam yoktur, beraatımı talep ediyorum” dedi.

Serdar Öktem, önceki savunmalarını tekrar ettiğini söyleyerek, “Cumhurbaşkanı’nın hakim savcı sınavında ve alımında dahi adalete vurgu yapmasından bahisle, demokrasi kılıcının tepemizde sallanması; birilerinin ama siyasi rant, ama yargıda belli bir pozisyon elde etmek adına bir yerlere gelmek için bu dosyayı kullanması değil de, gerçekten adaleti sağlamanızı talep ediyorum” diye konuştu.

Önceki beyanlarının geçerli olduğunu söyleyen sanık Emre Yüksel, “Şahsıma yönelik isnatlarla alakalı avukat Süleyman Bey dahi, üstüme isnat edilen suçlarla alakamın olmadığını söyledi. Sabırla bekledim. Adaletin tecelli edeceğini umuyorum; varsayımların geçerli olmayacağını umuyorum” dedi.

Kılıçdaroğlu: “Sinan Ateş’in niçin öldürüldüğünün yanıtını henüz almış değiliz”

Kararın ardından Sinan Ateş davasını takip eden CHP’nin 7. Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, “Sinan Ateş niçin öldürüldü? Bunun yanıtını henüz almış değiliz. Bu sorunun yanıtını aldığımızda gerçek faillerin ve katillerin perdenin arkasındakileri de yakalamış oluruz” dedi.

Ayşe Ateş: “Burada yapılan yargılamada ayakçılar yargılandı”

Sinan Ateş’in eşi Ayşe Ateş de verilen kararı şöyle değerlendirdi:

“Burada yapılan yargılamada ayakçılar yargılandı ve ‘Bizimle alakası yok bize kumpas yapıyorsunuz’ diye bizi suçlayanlar aslında kendilerine kumpas kuranların içeride kendilerine müebbeti alanlar ve onları azmettirenler olduğunu anlamalıdır. Pensilvanya’ysa işte Pensilvanya burada.”

https://twitter.com/medyascope/status/1841486332658348191

Saniye Ateş: “Ben Bahçeli’ye oğlumu teslim ettim, onlar tabutta gönderdiler”

Sinan Ateş davasının duruşması arasında yapılan saldırı sonrası rahatsızlanarak hastaneye kaldırılan anne Saniye Ateş verilen karardan memnun olmadığını söyleyerek “Keşke benim oğlum da nefes alsaydı da ceza alsaydı” dedi. Kızı Selma Ateş’e saldıran kişinin Gölbaşı Ülkü Ocakları’ndan olduğu söylenilen biri olduğunu belirten Saniye Ateş, “O kişi benim kızımı yerde sürükledi. Devlet Bahçeli gurur duysun bununla. Ben ona oğlumu teslim ettim, onlar tabutta gönderdiler” diye konuştu

https://twitter.com/medyascope/status/1841513342847902184

Avukat Şahin: “Aile uzun zamandır tehdit ediliyor fakat hiçbir koruma önlemi yok”

Önce Ateş ailesine yapılan saldırıya ilişkin konuşan Ateş ailesinin avukatı Şeyda Şahin, “Mert Can Kılıç öğrendiğimiz kadarıyla Gölbaşı Ülkü Ocakları’yla ilintisi olan bir şahıs. Selma Ateş Kazancı’yı boynundan tutup yere düşürerek saldırdı. Aile uzun zamandır tehdit ediliyor fakat hiçbir koruma önlemi yok” dedi.

https://twitter.com/medyascope/status/1841513729638256721

“Ateş ailesini kökten mi kurutmak istiyorsunuz?”

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin 1 Ekim’de partisinin grup toplantısında yaptığı açıklamaları hatırlatan Şahin, “Devlet Bahçeli’nin birtakım ağır söylemleri oldu. Bu söylemlerin ardından gerçekleşen saldırıyı sizlerin takdirine bırakıyorum. Saniye Ateş’in de dediği gibi Ateş ailesini kökten mi kurutmak istiyorsunuz?” diye sordu.

https://twitter.com/medyascope/status/1841515832439964076

“Gerçek azmettirici ve faillerin yargılanmasını istiyoruz”

Avukat Şahin, mahkemede verilen karardan memnun olmadıklarını belirterek “Biz sürecin başından beri eksik bir iddianame, eksik bir yargılama ve bu eksikliği sürdüren bir mütalaadan bahsediyoruz. Bizler gerçek failler, azmettiriciler her kimse onların yargılanmasını istiyoruz” diye konuştu.

https://twitter.com/medyascope/status/1841514847923478889

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.