Eski Ülkü Ocakları Genel Başkanı Sinan Ateş cinayetine ilişkin davanın ikinci duruşması 30 Eylül’de yapılıyor. 5 Temmuz’da verilen ara karar 22 tutuklu sanıktan 10’u tahliye edildi. 12 sanığın tutukluluk hallerinin devamına karar verildi. Ateş davası kapsamında bugüne kadar yaşananları derledik.
Eski Ülkü Ocakları Genel Başkanı Sinan Ateş, 30 Aralık 2022’de Ankara Çukurambar’da silahlı saldırı sonucu öldürüldü. Sinan Ateş’in öldürülmesiyle ilgili davanın duruşması 30 Eylül’de yapılıyor. Dava kapsamında 12 tutuklu olmak üzere 22 sanık yargılanıyor. Sinan Ateş’in ailesi, yargı sürecini “siyasi uzantılarla aradaki bağı koparmaya çalışmakla” eleştiriyor.
23 Eylül’de ortaya çıkan bilirkişi raporunda faillerin önemli bir iddiası çürütülüyor. Buna göre Ateş’in, Eray Özyağcı’nın silahından çıkan kurşunlarla hayatını kaybettiği teyit ediliyor. Failler Eray Özyağcı ve Doğukan Çep, Sinan Ateş’in yanındaki arkadaşı tarafından vurulduğunu iddia etmişti.
Detaylar ortaya çıkmadı
Mahkeme, yurtdışı yasağı getirilen 17 kişi hakkındaki soruşturmada ayrı dosya düzenlenmesine karar verdi. Ancak hâlâ soruşturmanın detayları ortaya çıkmadı.
Ateş cinayeti hakkında savcılık 145 sayfalık bir iddianame hazırladı. Mahkeme, Eray Özyağcı, Vedat Balkaya ve Suat Kurt’un ortak hareket ederek eylemi gerçekleştirdiğini iddia etti. Doğukan Çep ve Tolgahan Demirbaş’ın ise azmettirici olduğunu öne sürdü.
Diğer şüpheliler Zekeriya Asarkaya, Hakan Saraç, Ufuk Köktürk, Mehmet Yüce, Mustafa Uzunlar, Aşkın Mert Gelenbey, Murat Can Çolak, Osman Bayraktar, Caner Güney, Umut Ersoy, Çağlar Zorlu, Aytaç Ataç, Emre Yüksel, Serdar Öktem, Erdem Karadeniz, Alper Atay, Mustafa Ensar Aykal’ın ise iştirak halinde işlenen suça yardım ettiği iddiasıyla suçlanıyor.
Cinayeti işleyen Eray Özyağcı’nın olayda kullandığı tabancanın bulunamadığı söylendi. Ancak olay yerinde tabancaya ait boş mermi kovanlarının bulunduğu belirtiliyor.
Olay tarihinde Ankara Emniyet Müdürlüğü’nde komiser olarak görev yapan şüpheli Mustafa Ensar Aykal’ın kamu görevinin verdiği yetkiyi kötüye kullanarak maktule ait kişisel bilgileri hukuka aykırı olarak temin ederek şüpheli Demirbaş’a verdiği, bu yüzden “kişisel verileri hukuka aykırı olarak ele geçirme ve yayma” suçunu işlediği iddia ediliyor.
İddianameye dair eleştiriler neler?
Ateş ailesiyle birlikte birçok siyasetçi ve hukukçu iddianamenin eksik bir biçimde hazırlandığını söyledi. “Cinayetin nedeninin yeterince açıklanmadığı” ifade edilen iddianameye ilişkin başlıca eleştiriler şöyle:
“Tolgahan Demirbaş ile Doğukan Çep’in cinayeti azmettirme gerekçeleri yer almadı.
Medyascope'un günlük e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her gün mail kutunuzda.
Tolgahan Demirbaş’ın eski MHP Milletvekili Olcay Kılavuz’un evinde yakalandığı iddialarına yer verilmedi.
Bilirkişi raporuna yetirince değerlendirilmedi.
Tolgahan Demirbaş, Emre Yüksel ve Serdar Öktem gibi isimlerin MHP ile kurduğu siyasi bağlantıları yer almadı.”
Sinan Ateş’in eşi Ayşe Ateş’in olaya ilişkin ifadesinin iddianamede yer almaması kamuoyunda tepki çekti. Ateş, iddianameyi “İçi boş kağıt parçası” olarak eleştirdi. Ayşe Ateş, şöyle konuştu:
“Bugün bir kez daha gördüm ki devletimiz ne sağımızda ne solumuzda ne önümüzde ne de arkamızda.”
Mahkemede neler oldu?
Ankara 32. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davada yargılamalar, 1 Temmuz 2024’te başladı. Sincan Cezaevi’ndeki duruşmalar nedeniyle salon içi ve dışında geniş güvenlik önlemleri alındı. Beş gün boyunca sanıklar, sanık avukatları, müştekiler, müşteki avukatları ve tanıklar konuştu.
Duruşmaları CHP Genel Başkanı Özgür Özel, İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu, Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ izledi. Ayrıca eski CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun da aralarında yer aldığı siyasetçiler davayı takip etti.
MHP davaya katılma talebinde bulundu. Ancak mahkeme MHP’nin suçtan zarar görmediği gerekçesiyle talebi reddetti.
Tetikçi Eray Özyağcı, polise ve savcılığa verdiği ifadeyi mahkemede değiştirdi. Özyağcı, kendisini Doğukan Çep’in azmettirdiğinin itiraf etti. Ayrıca Özyağcı, “Abim (Çep), ‘Sinan Ateş’i ayaklarından vur ve uzaklaş’ dedi” diye ifade verdi. Özyağcı, ifadesini alan savcıların, cinayeti siyasi bir amaçla işlediğini göstermek için baskı kurduklarını öne sürdü:
“Üç tane savcı ifademi almaya başladı. Savcı, ‘Bize hikâye anlatma, bu işin siyasi olduğunu düşünüyoruz. Devlet Bahçeli’den talimat aldıysan söyle, iki-üç MHP’linin ismini ver de kurtul’ dedi.”
“Ben azmettirdim”
Doğukan Çep, mahkeme başkanının “Sen mi azmettirdin?” sorusuna “Ben azmettirdim” yanıtını verdi. Çep, ifadesinin devamında, “Ölmesini istemezdim. Kimin mermisiyle öldüğünün araştırılmasını istiyorum. Yanındaki Selman’ın mermisiyle karnından vurulduğunu düşünüyorum” dedi.
Çep, bir dosyadan aldığı cezanın lehine çözülebilmesi için Sinan Ateş’ten yardım istediğini anlattı. Ateş’in karşılığında 1 milyon TL istediğini ancak parayı almasına rağmen sözünü tutmadığını öne sürdü:
“Abi olmuyorsa paramızı geri alalım’ dedim. ‘Kardeşim çocuk oyuncağı mı parayı nasıl alayım’ dedi. Biraz sert yaptı bana. Dört-beş gün sonra aradım, ‘Şimdi müsait değilim’ diyerek telefonu kapattı. Sonra telefonlarıma çıkmamaya başladı. Ben de ‘Ankara’ya gideceğim bunu ayaklarından vuracağım’ dedim.”
Tetikçi Özyağcı ve azmettirici Çep, Ateş’in, yanında bulunan Selman Bozkurt’un silahından çıkan mermilerle ölmüş olabileceğini iddia etti.
Azmettirici olarak suçlanan Tolgahan Demirbaş, cinayetle hiçbir ilgisinin olmadığını belirtti. Demirbaş, kendisiyle ilgili tüm iddiaların komplo olduğunu söyledi.
Sinan Ateş’e yönelik “toplu halde, iştirak halinde tasarlayarak kasten öldürme” suçuna yardım etmekten yargılanan tutuklu sanık, dönemin cinayet büro amiri Mustafa Ensar Aykal da suçlamayı kabul etmedi.
Davanın kritik isimlerinden MHP’li avukat Serdar Öktem savunmasında suçlamaları reddetti. Öktem, “dosyanın eski savcılarının manipülasyonlarıyla” tutuklandığını belirtti.
Öktem savunmasında ayrıca, “Mensubu olduğum bir camiaya (suçu) yıkmak için 18 aydır bize zulmediliyor” dedi.
Tetikçi Eray Özyağcı’yı, 28 Aralık’ta özel harekat polisleri Murat Can Çolak ve Aşkın Mert Gelenbey Ankara’ya getirdi. Suçlamaları reddeden Çolak, Gelenbey’in teklifiyle eğlenmeye Ankara’ya gittiklerini söyledi. Daha sonra yanlarına, tanımadığını iddia ettiği Özyağcı’nın geldiğini belirtti.
“İzzet Ulvi Yönter ile Semih Yalçın benim öldürülmem için talimat vermiş”
Davada müşteki sıfatıyla ifade veren Ayşe Ateş, ikisi MHP yöneticisi dört kişinin ismini verdi. Ateş, eşinin “Kapı kapı gezip kiralık katiller arıyorlarmış” dediğini söyledi:
“İzzet Ulvi Yönter ile Semih Yalçın benim öldürülmem için Ahmet Yiğit Yıldırım ile Olcay Kılavuz’a talimat vermiş. Onlar da kapı kapı kiralık katil arıyorlarmış.”
- Sinan Ateş davasının dördüncü günü | Ayşe Ateş isim verdi, Özgür Özel sordu: “İddianameden İzzet Ulvi Yönter ve Edip Semih Yalçın’ın isimlerini kimler ayıkladı?”
Ateş, söylediği ekstra bilgilerin ifadesine eklenmesini ve 17 kişilik dosyanın da mevcut dosyayla birleştirilmesini talep etti. Ateş, isimlerini verdiği kişilerin sorgulanarak dosyaya dahil edilmesini ve eksik ifadelerin hızlı bir şekilde dosyaya ekletilmesini istedi.
5 Temmuz 2024’te ilk duruşmanın son bölümünde mahkeme ara kararını açıkladı. 22 tutuklu sanıktan 10’u tahliye oldu. Serbest kalanlar arasında azmettirici olarak yargılanan Doğukan Çep’e cinayet öncesi para verdiği iddia edilen eski MHP İstanbul İl Yöneticisi Ufuk Köktürk de yer aldı.
Kimler tahliye oldu?
Ara kararda tahliye edilen isimler ve haklarındaki şuçlamalar şöyle:
-Azmettirici Doğukan Çep’in yakalandığı otelin sahibi Erdem Karadeniz
-Tetikçi Özyağcı’yı Ankara’ya getiren özel harekat polislerinin kullandığı aracın sahibi Osman Bayraktar
-Cinayet öncesi Özyağcı, Balkaya ve Suat Kurt’un Ankara’da kaldıkları evin sahibi Zekeriya Asarkaya
-Cinayetten sonra Tolgahan Demirbaş’ın gittiği ve Markopaşa restoranın sahibi Aytaç Ataç
-Taksiciler Caner Günay ile Umut Ersoy
-Alemdağ Spor Kulübü Başkanı Alper Atay. Çep’in cinayet akşamı kaldığı otelin ayarlandığı iddiasıyla yargılanan Alper Atay
-Özyağcı’nın Ankara’da kaldığı evi ayarladığı iddiasıyla yargılanan Hakan Saraç
Mahkeme, Ateş ailesinin avukatlarının cinayete ilişkin taleplerinin yanı sıra azmettirici olarak yargılanan Tolgahan Demirbaş’ın eski MHP Mersin Milletvekili Olcay Kılavuz’un evinde yakalandığı iddiaları ile cinayetten şüpheli 17 sanık için hazırlanan soruşturma dosyasının ana dosya ile birleştirilmesi taleplerini de reddetti.
Davanın 19 Temmuz’daki duruşmasında savcı, esas hakkındaki mütaalasını sundu.
Savcı ne talep etti?
Savcı sanıklar Eray Özyağcı, Vedat Balkaya ve Suat Kurt’un olayda, “müşterek fail” olarak yer aldığını belirtti. Mahkeme, bu kişiler için Ateş’i “tasarlayarak kasten öldürme” suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istedi. Müşteki Selman Bozkurt’a yönelik “kasten öldürmeye teşebbüs” suçundan dokuzar yıldan 15’er yıla kadar hapsini talep etti. Mahkeme, Özyağcı’nın ayrıca “ruhsatsız tabanca bulundurmak ve taşımak” suçundan bir yıldan üç yıla hapsini talep etti.
Sanıklar Doğukan Çep ve Tolgahan Demirbaş’ın “suça azmettiren” sıfatında olduğunu bildiren savcı, Çep ve Demirbaş’ın, Ateş’e yönelik “tasarlayarak kasten öldürme” suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis talep etti.
Sanıklar Mustafa Uzunlar, Aşkın Mert Gelenbey, Murat Can Çolak, Emre Yüksel, Zekeriya Asarkaya, Hakan Saraç, Ufuk Köktürk, Caner Günay, Umut Ersoy, Çağlar Zorlu ve Aytaç Ataç’ın “iştirak halinde işlenen suça yardım eden fail” olarak kabul edilmesi yönünde görüş bildiren savcı, bu kişilerin “tasarlayarak kasten öldürmeye yardım” suçundan 15’er yıldan 20’şer yıla kadar hapisle cezalandırılmalarını talep etti.
Savcı, Sinan Ateş’in öldürüldüğü olayda kullanılan motosikletin satıcısı olarak iddianamede yer alan sanık Mehmet Yüce, cinayetin ardından Çep’in otelde kalmasına yardım ettiği öne sürülen sanık Erdem Karadeniz ve tetikçilerin görüşme yaptığı otoparkın ortağı olduğu ifade edilen sanık Osman Bayraktar’ın ise beraatına karar verilmesi yönünde görüş bildirdi.
Savcının esas hakkındaki görüşünü açıklamasının ardından ara karar açıklandı.
Mahkeme, tutuklu sanıkların mevcut hallerinin devamına karar verdi.
Duruşma 30 Eylül’de devam ediyor.
Ayşe Ateş’ten vekillere çağrı
Duruşma sonrası Ayşe Ateş, yaptığı açıklamada “tutuklulara 19 ay boyunca verdikleri hiçbir beyanla uyuşmayan ortak bir ifade ezberletildiğini” söyledi.
Ateş, dosyanın alelacele kapatılmaya çalışıldığını belirterek, “Onca delile rağmen siyasi uzantılarla aradaki bağı koparmak için mücadele veren bir yargı süreciyle karşı karşıyayız” dedi.
Ateş milletvekillerine de TBMM’de bir araştırma komisyonu kurulması çağrısı yaptı.
Sinan Ateş’in ablası Selma Ateş ise “Bizler içeridekileri değil, gerçek azmettiricileri istiyoruz. Biz bunların isimlerini verdik” dedi.
Ayşe Ateş’in avukatı Şeyda Şahin da “Ne yazık ki daha önceki duruşmada yaklaşık 14 gün önce sizlere açıkladığımız delillerimizin, taleplerimizin hiçbiri değerlendirilmedi” diye konuştu.