6 Şubat Kahramanmaraş depremlerinin üzerinden 21 ay geçti. Ancak binlerce aile, aradan geçen bunca zamana rağmen hâlâ 21 metrekarelik konteynerlerde yaşamlarını sürdürmeye çalışıyor. Zorlu koşulların hem fiziksel hem de ruhsal etkileri gündemdeki yerini korurken, Klinik Psikolog ve EMDR Avrupa Akredite Kıdemli Eğitmeni Asena Yurtsever, bu sürecin bireylerin fizyolojik ve psikolojik dayanıklılığı üzerindeki etkilerini kapsamlı bir şekilde ele aldı.
“Hayat normale dönmeli ama dönemiyor”
6 Şubat Kahramanmaraş depremleri, aradan geçen 21 aya rağmen derin izler bırakmaya devam ediyor. Binlerce aile hâlâ konteynerlerde yaşam mücadelesi verirken, temel ihtiyaçların karşılanmasında yaşanan eksiklikler, bu süreçte fiziksel ve ruhsal sağlığı ciddi şekilde etkiliyor. Uzmanlar, hem bireysel hem de toplumsal iyileşme için daha kapsamlı adımlar atılması gerektiğine dikkat çekiyor.
Klinik Psikolog ve EMDR Avrupa Akredite Kıdemli Eğitmeni Asena Yurtsever, 21 aylık süreci değerlendirirken, afet sonrası şehirlerde yaşamın normale dönmesinin hayati önem taşıdığını belirtti. Yurtsever, “Depremlerinin yarattığı yıkımın büyüklüğü bu süreci zorlaştırıyor” dedi.
Yurtsever, bireylerin temel ihtiyaçlarının karşılanmasının önemine dikkat çekti. Özellikle beslenme ve uyku gibi fizyolojik ihtiyaçların yanı sıra güvenli bir barınak sağlanması, sağlık hizmetlerine erişim ve yeni iş olanaklarının sunulmasının kritik olduğunu vurguladı. Yurtsever, “Kişilerin fizyolojik ve güvenlik ihtiyaçlarının düzenli ve tutarlı bir şekilde karşılanması halen gereklidir” diyerek, bu eksikliklerin uzun vadede derin psikolojik etkiler yaratabileceğini söyledi.
Ayrıca normale dönüş sürecinin uzamasının psikososyal destek ihtiyacını daha da artırdığını dile getiren Yurtsever, bireylerin sevgi, ilgi ve dostluk gibi duygusal ihtiyaçlarının karşılanmasının, kayıpların mümkünse telafi edilmesinin gerekliliğini vurguladı. Her aşamada saygınlıklarının korunmasının, psikolojik sağlamlığın korunması açısından büyük önem taşıdığını söyledi.
“Psikolojik yük artıyor”
Psikososyal desteğin sağlanamaması, uzun süreli geçici barınma koşullarında yaşayan bireylerin psikolojisini ciddi şekilde etkiliyor. Özellikle konteyner gibi dar ve kalabalık ortamlarda yaşamını sürdüren aileler, daha fazla çatışma yaşıyor. Bu durum, sosyal bağların zayıflamasıyla yalnızlık ve izolasyon duygularını derinleştiriyor. Yurtsever, bu sürecin bireylerde öfke kontrolü problemleri, sosyal izolasyon, kaygı bozuklukları ve depresyon gibi psikolojik rahatsızlıkların artmasına neden olduğunu belirtiyor.
Toplumsal sonuçlar endişe verici
Bu zorlu süreç, yetişkinlerde iş kaybı, boşanma ve madde kullanımı gibi sorunları artırırken, çocuklarda okul başarısızlığı ve şiddet eğilimini tetikliyor. Yurtsever’e göre temel ihtiyaçların ve psikososyal desteğin sağlanmasında yaşanan gecikmeler, bireylerin psikolojik dayanıklılığını zayıflatıyor. Özellikle, eski mahallelerinden koparak akraba ve komşularını kaybeden, dar bir alanda kalabalık içinde yaşamak zorunda kalan aile bireyleri, kendilerine ait bir özel alanın olmaması nedeniyle daha fazla çatışma yaşıyor.
Yurtsever, bu tür psikolojik ve toplumsal sorunların çözümü için ailelerin bir an önce kalıcı konutlara yerleştirilmesi, sosyal ilişkilerin güçlendirilmesi ve kesintisiz psikososyal destek sağlanması gerektiğini vurguluyor.
Ailelerin kaybettikleri evlerin yerlerine yenilerinin inşa edilmesi, sosyal ilişkilerin güçlendirilmesi ve olabildiğince eskiye benzer bir normal yaşama dönüşü sağlayacak projelerin hızlandırılmasının, olumlu sonuçlar doğuracağını belirtiyor. Yurtsever, bu adımların atılmaması durumunda ise travmanın toplumsal maliyetinin daha da artabileceği uyarısında bulunuyor.
Son olarak, bedensel ve ruhsal sağlığın korunması için mevcut olanakların artırılmasının koruyucu bir işlev göreceğini söyleyen Yurtsever, normalleşme sürecine yönelik her çabanın bireysel ve toplumsal iyileşme açısından büyük önem taşıdığını söylüyor.
Medyascope'un günlük e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her gün mail kutunuzda.