Cumartesi Anneleri 1047. haftada Nurettin Yedigöl için adalet istedi

Gözaltında kaybedilen yakınlarını arayan Cumartesi Anneleri 1047. haftada Galatasaray Meydanı’nda Nurettin Yedigöl için adalet istedi.

Cumartesi Anneleri 1047. haftada Nurettin Yedigöl için adalet istedi.
Cumartesi Anneleri 1047. haftada Nurettin Yedigöl için adalet istedi.

Gözaltında kaybedilen yakınlarının akıbetini soran ve faillerin yargılanması talebiyle İstanbul-Beyoğlu’nda 1995’ten bu yana eylem yapan Cumartesi Anneleri, bu hafta (19 Nisan 2025) Galatasaray Meydanı’na karanfil bırakarak açıklamalarını okudu.

Cumartesi Anneleri 1047. haftada gözaltında kaybedilen Nurettin Yedigöl için adalet istedi.

Açıklama şöyle:

“Nurettin Yedigöl için adalet istiyoruz”

Hukuk devleti tüm faaliyetlerinde hukuk kurallarına bağlı kalan ve vatandaşlarına hukuki güvenlik sağlayan devlettir. Ancak Türkiye’de devlet otoritelerinin ağır insan hakları ihlallerine yol açan uygulamalarına karşı hukukun işletilmesi fiilen engellenmektedir. Bu bağlamda, hak ihlallerinin failleri ya yargı süreçlerinden muaf tutulmakta ya da uygun şekilde cezalandırılmamaktadır. Sonuç olarak, ihlalle maruz kalan kişiler, yerleşik cezasızlık kültürü nedeniyle adalete ulaşamamaktadır.

Tam da bu nedenle bizler, 1047 haftadır Galatasaray’dayız. Kayıp yakınları olarak, etkili bir başvuru yolu bulamadığımız için buradayız.

1047. haftamızda, gözaltında kaybedilen Nurettin Yedigöl ve 44 yıldır hakikate ve adalete ulaşma hakları ihlal edilen Yedigöl Ailesi’ne yaşatılanların toplumsal bellekte yer almasını sağlamak amacıyla bir araya geldik.

    Erzincan doğumlu, Nurettin Yedigöl, 1970’li yıllarda üniversite eğitimi için İstanbul’a geldi ve İstanbul Üniversitesi İşletme Fakültesi’nden mezun oldu. Öğrencilik döneminde ve sonrasında sosyalist gençlik hareketinde aktif olarak yer aldı. 12 Eylül Askerî Darbesi sonrası hakkında yakalama kararı çıkarıldı. 12 Nisan 1981tarihinde İdealtepe’de bir eve düzenlenen baskınla gözaltına alındı.

    İstanbul Emniyet Müdürlüğü Gayrettepe 1. Şube’sine götürülen Yedigöl, burada ağır işkenceye maruz kaldı. İşkenceyle öldürülen bedeni kaybedildi. Baba İsmail Yedigöl, 12 Eylül’ün yarattığı baskı ortamına rağmen, başta Kenan Evren olmak üzere tüm ilgili makamlara başvuruda bulundu. Ancak kendisine İstanbul Sıkıyönetim Komutanlığı ve İstanbul Emniyet Müdürlüğü tarafından, Nurettin’in hiç gözaltına alınmadığı ve böyle bir kaydın bulunmadığı yönünde cevaplar verildi.

    Buna karşın 10 kişi, Nurettin Yedigöl’ü siyasi şubede gördüklerine dair tanıklık etti ve “Şahidiz, işkencede öldürüldü” şeklinde beyanda bulundu. Ancak savcılık bu tanıklıklara karşılık, “Böyle şey olmaz, devlete iftira atmayın” demekle yetindi.

    “Zaman aşımı gerekçesiyle kovuşturmaya yer olmadığına karar verildi”

    Ailenin ısrarlı suç duyurularına rağmen sonuç alınamadı. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen üç ayrı soruşturmada, zaman aşımı gerekçesiyle kovuşturmaya yer olmadığına karar verildi.

    Anne Zeycan Yedigöl, son olarak 15 Şubat 2013 tarihinde Anayasa Mahkemesi’ne başvurdu. Ancak Mahkeme, 10 Aralık 2015 tarihinde, başvuruyu zaman bakımından yetkisizlik gerekçesiyle kabul edilemez buldu. (Başvuru No: 2013/1566) Suçun ağırlığını ve özgün niteliklerini dikkate almayan bu kararla iç hukukta hakikatlerin ortaya çıkarılması ve faillerin tespit edilip cezalandırılması imkanı engellenmiş oldu. Aile son olarak AİHM’e başvurdu.

    İsmail ve Zeycan Yedigöl, hayatlarının sonuna dek oğullarını aradılar. Ancak ne Nurettin’e ne de adalete ulaşabildiler. Bugün bizler, onların bıraktığı yerden; devletin resmi söylemlerine karşı hakikati, adaletsizlik üreten yargı sistemine karşı evrensel hukuku savunmaya devam ediyoruz.

    Kaç yıl geçerse geçsin, Nurettin Yedigöl için, tüm kayıplarımız için adalet talep etmekten; devletin evrensel hukuk normlarına uygun hareket etmek zorunda olduğunu hatırlatmaktan asla vazgeçmeyeceğiz.

    Bize destek olun

    Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

    Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.