Tutuklu Esila Ayık’ın yoğun bakıma kaldırıldığı yönündeki paylaşımları avukat Ümit Özkan yalanladı. Özkan, düzeltme paylaşımlarına rağmen yalan bilgilerin yayılmaya devam ettiğini söyledi.

Kadıköy Dayanışma Sahnesi’nde 8 Nisan’da taşıdığı “Diktatör Erdoğan” dövizi gerekçesiyle tutuklanan 22 yaşındaki Esila Ayık kötü sağlık sağlık durumuna rağmen hâlâ cezaevinde. Bugün (27 Nisan) çeşitli X hesapları ve haber sitelerinden Esila Ayık’ın sağlık durumunun kötüleştiği ve bilinci kapalı şekilde yoğun bakıma kaldırıldığı bilgisi yayıldı.
Avukat Ümit Özkan ise tüm bu iddiaları yalandı, “Bugün belli mahfillerce Esila Ayık’ın yoğun bakıma kaldırıldığı bilgisi yayıldı. Tarafımızdan önce bilginin teyitsiz olduğu belirtilip ardından cezaevinden teyitle yanlış bilgi olduğu bilgisi X’ten belirtildi” dedi.
Özkan, düzeltmeye rağmen yalan bilginin yayıldığını söyledi:
“Ancak her ne hikmetse bizim düzeltme tweetlerimiz X hesabımızda yayınlanmazken bir kısım hesaplardan yalan bilgi yayılmaya devam ediyor. Bütün çabamıza bunun önüne geçemiyoruz. Sizden bu durumu kamuoyuna acilen duyurmanızı rica ediyoruz.”
Esila Ayık’ın sağlık durumu nasıl?
Esila Ayık (22), Belçika’nın Gent şehrinde fotoğrafçılık okuyan üniversite öğrencisi. Ayık, 8 Nisan’da Kadıköy’de düzenlenen Dayanışma Sahnesi’nde tuttuğu “Diktatör Erdoğan” pankartı nedeniyle gözaltına alındı ve daha sonra tutuklandı.
Esila Ayık kronik kalp ve böbrek hastası. Ayık’ın kalbinde aort damarıyla ilgili ciddi sorunlar var. Avukat Ümit Özkan, Esila Ayık’ın böbrek hastalığıyla ilgili şu bilgiyi verdi:
“Sivil araçla alındı, savcı ifade almadan tutuklama istedi”
Ayık’ın arkadaşları ve avukatlarının açıklamasına göre, gece saat 02:00 sularında evi polis tarafından basıldı. Ayık’a ailesi aracılığıyla ulaşan polis, gelmediği taktirde Belçika’daki eğitim hayatının zarar göreceğini ve hakkında yakalama kararı çıkarılacağını iletti. Panikleyen Ayık, kaldığı yerin konumunu paylaştı ve sivil kıyafetli polislerce sivil bir araçla alınıp Vatan Caddesi’ndeki İstanbul Emniyet Müdürlüğü’ne götürüldü.
CMK avukatı eşliğinde ifadesi alınan Ayık, daha sonra doğrudan Çağlayan Adliyesi’ne sevk edildi. Savcı, dosyaya sadece göz gezdirerek ifade almadan Sulh Ceza Hakimliği’ne gönderdi. Yargıtay’ın daha önce “diktatör” ifadesine dair verdiği emsal kararlar göz ardı edildi, avukatların savunmaları dikkate alınmadı ve Ayık tutuklandı.
İfade özgürlüğü ihlal edildi, sağlık hakkı görmezden gelindi
Avukatlar ve Ayık’ın yakın çevresi, yaşanan sürecin sadece hukuki değil, aynı zamanda siyasi olduğunu düşünüyor. Arkadaşları, “Tutuklanmasının yalnızca elinde bir pankart tuttuğu için gerçekleşmesi, ifade özgürlüğünün ağır biçimde ihlalidir” diyerek tepkilerini dile getiriyor.
Medyascope'un günlük e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her gün mail kutunuzda.
Cezaevi sürecinde yaşanan sağlık ihmalleri ise süreci daha da ağırlaştırdı. Ayık’ın kalp ve böbrek ilaçları ilk altı gün boyunca verilmedi. Fenalaşarak revirde tutuldu ancak hastaneye sevki yapılmadı. Olay basına yansıdıktan sonra avukatların ve kamuoyunun baskısıyla hem ilaçlarına erişimi sağlandı hem de hastaneye götürüldü. Yapılan muayenelerde kalp kapakçığındaki sorunun ciddileştiği, aort damarında da problemler başladığı tespit edildi.
Tepkiler
Esila Ayık’ın tutukluluğu kamuoyunda tepkilere neden oldu. Çok sayıda siyasetçi ve sanatçı sosyal medya üzerinden “Esila serbest bırakılsın” çağrısı yaptı. İnsan hakları savunucuları ise hem ifade özgürlüğüne yönelik ihlallere hem de hasta tutukluların sağlık hakkına dikkat çekerek adalet çağrısında bulundu.
Ayık’ın yakınları, “Bu tutuklama, ifade özgürlüğü ve temel insan hakları açısından ciddi bir ihlaldir. Esila’nın sağlığı gün geçtikçe kötüleşiyor. Bu nedenle bir an önce serbest bırakılmasını talep ediyoruz” dedi.