İsmail Güzelsoy’un 1990’ların başında tasarladığı ancak yıllar sonra tamamladığı 17. kitabı “Saf-Suya Anlat”, 8 Mayıs’ta İthaki Yayınları etiketiyle okurlarla buluşuyor.
İsmail Güzelsoy, uzun yıllar önce tasarladığı ancak yazımını ertelediği romanı “Saf-Suya Anlat”ı nihayet tamamladı. Yazar, kitabının girişinde 1990’ların ilk yıllarında başlayan ve hiç dinmeyen bir masal-roman hayalinden söz ediyor. Güzelsoy, bu romanının aslında yazmayı planladığı ilk kitap olduğunu belirtiyor.
Roman, Sadî-i Şirazî’nin “Yolun sonu aşktır ve aşkın sonu yoktur” sözüyle başlıyor. Bu alıntı, kitabın ana temalarından birini oluşturuyor.
Bilgeliğin yolculuğu ve unutulmuş hatıralar
Romanın merkezinde genç Şaman Subala’nın yolculuğu bulunuyor. “Biz burada değiliz, yola vuran gölgeleriz” sözleriyle yola çıkan Subala, on bir buçuk hayat yaşıyor. Kitapta, kaç hikâyenin bir ömre sığabileceği ve kaç hayatın bilgeliğe vardırabileceği sorgulanıyor.
Güzelsoy’un anlatısı yüzlerce yıl öncesinden günümüze uzanıyor. Yazar, bu uzun zaman diliminde yolun ve hikâyenin aslında tek bir şey olduğunu gösteriyor. Roman aynı zamanda saflığın doğasını ve bilgeliğin sınırlarını da araştırıyor.
Hakkında
1963 yılında Iğdır’da doğdu. Dokuz yaşındayken ailesiyle İstanbul’a taşındı. Gaziosmanpaşa ve Karagümrük semtlerinde yaşadı, liseyi bitirinceye kadar yaz aylarında Cağaloğlu’ndaki matbaalarda çırak olarak çalıştı. İstanbul Üniversitesi İletişim Fakültesi’nde eğitim gördü, üçüncü yılında okulu bırakıp İsveç’e gitti. Orada İsveç dili ve edebiyatı üzerine çalıştı. 1987 yılında İstanbul’a döndükten sonra on yılı aşkın bir süre İsveççe ve İngilizce rehberlik yaptı. Bu dönemde çeşitli dergi ve gazetelerde makale, öykü ve röportajlar yayımladı. Rehberlik yaparken Anadolu’da karşılaştığı olay, insan, coğrafi ve kültürel dokunun esiniyle kısa ve uzun pasajlardan oluşan notlar biriktirdi. Bu notlar daha sonraki yıllarda yazacağı romanların esasını oluşturacaktı. Yazar, 90’lı yıllarda Rus, Avrupa ve Latin Amerika edebiyatları, 2000’lerde kadim İran edebiyatı ve roman estetiği üzerine çalıştı. Bir öykü derlemesi olan ilk kitabı Seni Seziyorum / Kitab-ı Mukadder, 2000 yılında yayımlandıktan sonra düzenli bir şekilde roman yazmayı sürdürdü.
Öykü ve romanları:
Seni Seziyorum / Kitab-ı Mukadder (2000), Ruh Hastası (2004), Sincap (2005), Rukas/Perde Açılıyor (2006), İyi Yolculuklar (2007), Değil Efendi’nin Renk ve Korku Meselleri (2010), Çıt Yok (2011), Saf (2013), Değmez (2015), Gölge (2016), Süslü Hatıralar Sahnesi (2018), Hatırla (2018), Öksüz Ağaçların Çobanı (2019), Kıpırdayamıyoruz (2021), Avucunda Rüzgâr Var (2022), Rölanti Çıkmazı (2024).