Özgür gazeteciliğe destek olun
Search
Close this search box.

Genç Araplar daha eğitimli ama daha endişeli

Birleşmiş Milletlerin 2002’den beri her sene yayınladığı Arap Ülkeleri Kalkınma Raporu’nun bu seneki konusu “gençlik” oldu. 28 Kasım’da yayınlanan raporda, Arap ülkelerindeki gençlerin büyük bir kısmının gelecekleriyle ilgili endişeli oldukları ve kendilerini ayrımcılığa uğramış ve dışlanmış hissettikleri vurgulanıyor.

Arap ülkelerinde genç nüfus oranı yüzde 30 ile tarihteki en yüksek seviyesine ulaşmış; 15-29 yaş arası nüfusun yaklaşık 105 milyon olduğu tahmin ediliyor. Raporda Arap ülkelerinde önceki nesillere kıyasla daha eğitimli ve kentli genç bir nüfusun ortaya çıkmakta olduğu belirtiyor. Ancak bu nüfus, Arap ülkelerinin neredeyse hepsinde gözlemlenen artan gelir eşitsizliği, yavaşlayan büyüme ve azalan iş imkanları gibi sorunlarla boğuşmakta.

Birleşmiş Milletler raporu Arap ülkelerinde yaşayan gençlerin altı temel sorununu belirlemiş: İş imkanlarının yetersizliği; siyasi katılımın düşüklüğü; sağlık ve eğitim hizmetlerinin yetersizliği; toplumsal çeşitliliğin yanlış yönetilmesi; cinsiyet eşitsizliği ve bölgede devam eden çatışmalar.

Araştırmacıların bulgularına göre bölgede işgücüne katılım oranı yüzde 24 ile dünyadaki coğrafi bölgelere göre yapılan hesaplamalar arasında en düşük olanı. Genellikle bir avuç seçkinin kontrolünde olan hükümetler de yeni iş imkanlarının yaratılması için gerekli adımları atmıyor. Birçok Arap ülkesinde gençlerin “ekmek, özgürlük ve adalet” sloganlarıyla sokaklara dökülmesinden beş sene sonra genç işsizlik oranları hâlâ çok yüksek. Bu oran kadınlar arasında yüzde 47; erkekler arasında ise yüzde 24. Bu rakamlar sırasıyla yüzde 16 ve yüzde 13 olan dünya ortalamasının oldukça gerisinde.

Raporun bir başka bulgusu ise Arap ülkelerinde gençlerin siyasete katılım oranlarının ciddi ölçüde düşük olması. Ancak rapor, bunun yanı sıra önemli bir noktaya daha işaret ediyor. Birçok araştırmada 2011 yılındaki  ayaklanmaların arzulanan değişimi sağlamaktan çok uzakta kalması sonucu gençlerin siyasete ilgisinin azaldığını öne sürülmüştü. BM araştırmacıları ise bu sonuca katılmıyor ve Arap ülkelerinde siyasete katılma imkanları sınırlı kalsa da gençlerin siyasete olan ilgisinin hızla artığını öne sürüyor.

Kalkınma raporunun hazırlanmaya başladığı 2002 yılından beri birçok Arap ülkesi okuma-yazma oranının artırılması, açlığın azaltılması ve ortalama yaşam süresi konularında ilerleme kaydetmiş durumda. Ülkelerin gelişme kaydettiği bir diğer nokta ise  genç kadınların eğitim olanaklarına ulaşımı. Ancak hükümetler kadınların aile içinde ve kurumlarda maruz kaldığı ayrımcılık ve şiddetle ilgili gerekli düzenlemeler yapmıyor. Egemen namus ve ahlak anlayışları da bu konularda ilerleme kaydedilmesinin önünde engel oluyor.

Kuşkusuz raporun işaret ettiği sorunların birçoğunda tüm bölgede devam eden çatışma ve savaşların da önemli bir payı var. 2014’te dünyadaki terör saldırılarının yüzde 45’i Arap ülkelerinde gerçekleşmiş, yerlerinden edilmiş insanların yüzde 46.7’si ve mültecilerin yüzde 57.5’i yine Arap ülkelerinden. Üstelik bu savaşların sebebiyet verdiği ölümlerin büyük bir kısmı çatışmalar esnasında olmuyor; sağlık olanaklarının yetersizliği, yetersiz beslenme ve tedavi edilebilir hastalıklar yüzünden hayatlarını kaybedenler, çatışma bölgesinde ölenlerden kat kat fazla. Savaşlar bölgedeki ülkelerin önemli bir kısmının altyapı olanaklarını da yerle bir etmiş durumda. Öte yandan, süren çatışmalar, askeri harcamalara ciddi bir biçimde kaynak ayrılmasına da neden oluyor: Arap ülkelerinin 1988-2014 arası askeri harcamaları dünya ortalamasından yüzde 65 daha yüksek. 2002’de Arap ülkelerinin beşinde çatışma varken bu rakam şu anda on bir.

Birleşmiş Milletler araştırmacılarının yaptığı anketlere göre Arap ülkelerinde yaşayan gençlerin çok büyük bir kısmı terörü ve IŞİD gibi örgütlerin eylemlerini ve ideolojilerini kabul etmiyor. Ayrıca, gençler IŞİD benzeri örgütlere katılımın temel sebebinin bilinçsizlik ve maddi imkansızlıklar olduğunu söylüyor.

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.