ABD Başkanı Donald Trump, eski Rus ajanı Sergey Skripal ile kızı Yulia’nın İngiltere’de sinir gazı ile zehirlenmesinden Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in sorumlu olup olmadığının sorulması üzerine, “kesinlikle Ruslar yapmış gibi görünüyor” dedi. Nitekim dün; Almanya, Fransa ve İngiltere liderlerinin suikastten Rusya’yı sorumlu tutan ortak deklarasyonunun altında Trump’ın da imzası vardı.
İkinci Dünya Savaşı’ndan bu yana Avrupa’da askeri sinir gazının kullanıldığı ilk olay olduğuna dikkat çekilen deklarasyonda, saldırıyı Rusya’nın gerçekleştirmiş olmasından başka akla yatkın bir ihtimal olmadığı belirtildi ve bildiride imzası olan tüm ülkelerin güvenliğinin tehlikeye atıldığı vurgulandı. Trump, Merkel, Macron ve May dörtlüsü, Moskova’dan Noviçok adlı suikastte kullanılan sinir gazının geliştirildiği programı ile ilgili Kimyasal Silahların Yasaklanması Örgütü’ne tam ve eksizsiz ifşaatta bulunmasını da istedi.
İngiltere Hükümeti 2010 yılında takas ettiği eski Rus casus Sergey Skripal ve kızı Yulia’ya yönelik suikast girişiminden, Kremlin’i sorumlu tutarak, misilleme için İngiltere’deki 23 Rus diplomatı sınır dışı etme kararı almıştı.
ABD de Rusya’ya karşı yeni yaptırımlar açıkladı
Amerikan Hazine Bakanlığı da dün 2016 başkanlık seçimlerine siber saldırılarla müdahale ettiği gerekçesiyle Rusya’ya karşı yeni yaptırımlar açıkladı. Buna göre, ABD yönetimi, aralarında “İnternet Araştırma Ajansı” adlı siber içerik üreten Rus firması ile bu ajansın finansmanını sağlayan ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’e yakınlığıyla bilinen Yevgeniy Viktorovich Prigozhin ile Rus İstihbarat Servisi ve Rus Askeri İstihbarat Servisi’nden kişilerin de bulunduğu toplam 19 kişi ve 5 kurumu finansal yaptırım listesine ekledi. Bu kişi ve kurumlar, 16 Şubat’ta iddianamesini açıklayan Rusya soruşturmasından sorumlu özel yetkili savcı Robert Mueller’in iddianamesindeki isimlerle örtüşüyor.
Kremlin İngiltere’deki saldırıyla da, ABD’deki seçim müdahalesiyle de ilgisinin olmadığını savunuyor. Pazar günü yapılacak seçimde bir kez daha devlet başkanı seçilmesi kesin görünen Putin’in, İngiltere ve ABD’nin yaptırım kararları sayesinde, oylarını daha da artırabileceği ileri sürüldü. CNBC’nin haberine göre; bütün politikalarını taviz vermez bir milliyetçilik üzerine inşa eden Putin’in Rusyası’nda bu son gelişmelerin sandığa gidecek seçmen sayısını artırması muhtemel.
