Saadet Partisi Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı adayı Temel Karamollaoğlu İstanbul’da basın mensuplarıyla akşam yemeğinde bir araya geldi ve partisinin #DEĞİŞTİR başlıklı kampanyasını tanıttı.
Karamollaoğlu konuşmasına kapatılan Zaman gazetesi yazarı Ali Bulaç ve Mehmet Özdemir tahliyesini değerlendirerek başladı “Ali Bulaç’ın tahliyesi sevindirici oldu. Ben suçlu olduğuna inanmıyorum. Şahin Alpay beyin de ev hapsi kaldırıldı. Kimse böyle bir duruma düşmesin. Biz tutukluyken ailelerimiz bizden daha çok çekti. Şimdi de çok büyük sayıda masum insan OHAL nedeniyle mağdur edildi.” dedi. HDP adayı Demirtaş’a iyi niyet diledikleri için eleştirildiğini belirten Karamollaoğlu, “Biz de mağduriyet yaşadık. Bir insan suçlu ise hızla yargılanmalı. Ancak bir cumhurbaşkanı adayı cezaevinde olmamalı. Serbest kalmasını ve yarışa dışarıda katılabilmesini temenni ediyorum” şeklinde konuştu.
Saadet Partisi Cumhurbaşkanı adayı, 24 Haziran seçimlerinin Türkiye’nin en kritik seçimlerinden biri olduğunu ifade ederken “Seçim barajında yüzde 10 barajı bilerek kaldırılmadı. Kutuplaşma adına bunu yaptılar. Ben yüzde 10 barajını geçeceğimize inanıyorum. Ama bu duruma tepki olarak bir ittifak meydana geldi. Ben cumhurbaşkanının bile parlamenter sisteme dönmekte tereddüt etmeyeceğine inanıyorum. İnşallah halkımızın bize teveccühü sandığa yansıyor.” diye konuştu.
Karamollaoğlu konuşmasında, “Ekonominin çok kötü bir durumda. Türkiye borç batağında. Borçların çoğu özel sektöre ait doğru ancak devlet taahhüdü altında. Borçların faizleri bile ödenemiyor çünkü arkadaşlarımız betona gömdü. Borçların ödenememesi de siyasal yaptırım anlamına gelir” dedi. Karamollaoğlu ayrıca Akparti’nin 2002’den bu yana verdiği vaatlerin aksine batı kapitalizmini batıdan daha sert uyguladığını ifade etti: “Önümüzdeki seçimler, en kritik seçim olacak. Türkiye 15 yıldır bir parti tarafından yönetiliyor. Geldiğimiz nokta iç açıcı değil. İktidar da öyle düşünüyor olmalı ki manifesto yayınladı. Normal şartlarda manifestolar iktidar tarafından değil iktidara karşı yayınlanır. Sayın Cumhurbaşkanı, hem şikayet eder hem de şikayet edilen konumunda. Sorunlar derinleşti. Dün söyledikleri bugün önlerine geldiğinde muhakkak kendileri bile şaşırıyorlar. Avrupa’yla bütünleşecektik. Adalet ve barış gelecekti. Ekonomide önemli adımlar atacaklardı. Devletin elinde ne var ne yok satıldı. Rant üretimin önüne geçti.”
Türkiye’nin başkanlık sistemi ile birlikte en büyük probleminin kuvvetler ayrılığının sağlanması olduğunu söyleyen Karamollaoğlu, Abdullah Gül’ün adaylığına ilişkin soruya, “Bu ne perhiz bu ne lahana turşusu deneceğini bilmeme rağmen istedim. Çünkü kuvvetler ayrılığı gereğini gördüğüne inanıyorum. Kendisine her konuyu sormadım. Ancak şartlar bazen insanları zorluyor. Onun adaylığı ile AK Parti’den yüzde 15’lik bir kesimin kopacağını düşünüyordum. Ki kendisine gelen ve hain demeye kadar varan tepkiler bunun göstergesi. Ama olmadı. Şu anda aramızda bir kırgınlık yok.” şeklinde cevap verdi. Karamollaoğlu, başkanlık sisteminin Türkiye’ye uygun olmadığını söyledi ve imkan olsa cumhurbaşkanının bile parlamenter sisteme dönmekten tereddüt etmeyeciğini düşündüğünü ifade etti.
Erken seçimle ilgili soruları yanıtlayan Karamollaoğlu, “HÜDA-PAR’la anlaşılmış bir ittifak yok. Abdüllatif Şener CHP’den vekil adayı olduğu yönünde bilgi geldi. İkinci tura kim kalırsa kalsın, diğer parti tabanları destekledikleri partinin liderlerinin işaret ettiği adaya destek vermeyecek. Bizim ‘şu partiye veya diğerine’ destek veririz gibi önceden belirlenmiş bir politikamız yok” diye konuştu.
Devlet Bahçeli’ye sert eleştiriler yönelten SP lideri, “imza toplama sürecinde halkı tehdit etti. Ben bu nedenle özellikle imzaya gidemeyen memurlar olduğunu biliyorum. Ama sandıkta kimse oy verme işlemini izleyemez” dedi. Karamollaoğlu “İkinci tura kim kalırsa kalsın, bizim ‘şu partiye veya diğerine destek veririz’ gibi önceden belirlenmiş bir politikamız yok” diye konuştu.
Karamollaoğlu seçim güvenliği tartışmaları ile ilgili de: “Bize yönelik memnuniyetin sandıkta somut karşılığı olacağı inancındayım. Sandık başındakiler şerefleri üzerine yemin ediyor. Ben kimsenin şerefsizlik yapacağını düşünmüyorum.” dedi.
15 Temmuz darbe girişiminde dış güçlerin parmağı olduğunu söyleyen Karamollaoğlu “Ama kullanılan unsurlar milli unsurlardı. AK Parti tarafından yetiştirildi. Hatta öyle bir noktaya gelmiş ki Erdoğan ‘ne istediler de vermedik’ dedi.
Medyascope'un haftalık e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her çarşamba mail kutunuzda.
HDP adayı Demirtaş’a iyi niyet diledikleri için eleştirildiğini belirten Karamollaoğlu, “Biz de mağduriyet yaşadık. Bir insan suçlu ise hızla yargılanmalı. Ancak bir cumhurbaşkanı adayı cezaevinde olmamalı. Serbest kalmasını ve yarışa dışarıda katılabilmesini temenni ediyorum” şeklinde konuştu.
Erken seçimle ilgili soruları yanıtlayan Karamollaoğlu, “HÜDA-PAR’la anlaşılmış bir ittifak yok. Abdüllatif Şener CHP’den vekil adayı olduğu yönünde bilgi geldi. İkinci tura kim kalırsa kalsın, diğer parti tabanları destekledikleri partinin liderlerinin işaret ettiği adaya destek vermeyecek. Bizim ‘şu partiye veya diğerine’ destek veririz gibi önceden belirlenmiş bir politikamız yok” diye konuştu.
Karamollaoğlu, seçim çalışmalarını ve nasıl bir seçim kampanyası planladıklarını şöyle anlattı:”Annesinden babasından bir şeyler duyup 5 lira harçlığını gönderen çocuk oldu. En az yardımı alan HDP’nin aldığı büyük paralarla bile boy ölçüşebilecek durumda değiliz. Ama herkes kendi imkanlarını seferber ediyor. Bunlar sağlanırsa ben illerin pek çoğuna gitmeyi düşünmüyorum. Sosyal medyayı sonuna kadar kullanma niyetindeyiz. ‘Herkes sosyal medyada var’ diyemesek de önemli sayıda insan bu mecrada. Gayretlerimiz sürecek. Çalışmalarımız hızlanacak.”
