Özgür gazeteciliğe destek olun
Search
Close this search box.

Amerikan istihbarat kurumlarına göre Kaşıkçı olayında oklar Prens Muhammed bin Selman’a yöneliyor

ABD istihbaratının, Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı’nın kaybolmasının arkasında Prens Muhammed bin Selman’ın parmağı olduğuna dair şüpheleri gittikçe artıyor.

New York Times’ın haberine göre, ABD istihbarat kurumları Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman’ın rolü hakkında henüz herhangi bir somut delile ulaşamasa da, olayın ayrıntıları ortaya çıktıkça oklar Prens’e yönelmeye başladı.

Böyle bir olayın Selman’ın bilgisi haricinde gerçekleşmesinin imkânsız olduğu düşünülüyor. Kaşıkçı’yı öldürdüğü iddia edilen grubun arasında Prens’in korumalarının da olduğu belirlendi. Ayrıca ABD istihbaratı, Kaşıkçı’nın öldürülme planı hakkında olduğu düşünülen Suudi istihbarat konuşmalarını ele geçirdi.

Dışişleri Bakanı Mike Pompeo’nun, krize ivedi diplomatik çözüm sağlamak için gerçekleştirdiği Suudi Arabistan ziyaretinin başarısız olduğunu açıklamasından sonra, ABD’li yetkililer, istihbarat kurumlarının Başkan Donald Trump’a sunulmak üzere Prens Muhammed bin Selman hakkında bir rapor hazırladığını duyurdu.

Senatör Corker: “Sanıyorum bizim bilgilere ulaşmamızı istemiyorlar”

Pompeo’nun Suudi Arabistan ziyaretinin olaya diplomatik bir çözüm getireceği umuluyordu; fakat Prens ile Pompeo arasındaki görüşmeye çok az sayıda yetkili katıldı. Pompeo neler olduğunu sorduğunda Selman, Kaşıkçı’nın Suudilerce öldürüldüğü iddiasını reddederek soruşturmanın devam ettiğini söyledi.

Pompeo çarşamba günü Riyad ziyareti dönüşünde “Olgular üzerine konuşmak istemiyorum. Onlar [Suudiler] da istemediler” dedi. Fakat bu tavır senatörler tarafından eleştiriliyor. Senato Dışişleri Komisyonu Başkanı Cumhuriyetçi Senatör Bob Corker, yönetimden Kaşıkçı’nın durumuna dair bilgi paylaşımı taleplerinin hüsranla sonuçlandığını söyleyerek “Sanıyorum bizim bilgilere ulaşmamızı istemiyorlar” diye konuştu.

Riyad’da sadece bir gün geçiren Pompeo, Prens Selman konuşurken gülümsüyor ve başını sallıyordu. Bu görüntü, 2012’de Bingazi’deki ABD diplomatik misyonuna gerçekleştirilen saldırı hakkında Hillary Clinton’u ateşli bir şekilde eleştiren Senatör Pompeo’dan farklı bir görüntüydü. Pompeo o zamanlar, muhafazakârların kahramanı olmuştu.

Dışişleri Bakanlığı eski üst düzey bürokratlarından Wendy R. Sherman, Pompeo’nun “her hâlükârda ABD-Suudi Arabistan ilişkilerini korumaya çalıştığı” görüşünde. Yine Dışişleri Bakanlığı’nda eski üst düzey yöneticilerden R. Nicholas Burns, Pompeo’nun “ciddi ve inatçı” olduğunu ve “kamuoyunun Pompeo’nun Prens Selman ile görüşmesinde neler konuştuğunu bilmediğini” söyleyerek şu önemli yorumlarda bulundu: “Fakat şu anda daha ciddi çıkarlarımız tehlikede. Prens Muhammed’e sert bir tavır almamız, yönetiminin işlediği suçu reddetmemiz ve Suudi Arabistan’a yaptırım uygulamamız gerekiyor. Bir demokrasi olarak güvenilirliğimiz tehlikede.”

 

 

 

 

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.