Özgür gazeteciliğe destek olun
Search
Close this search box.

Ara seçimler sonrası Trump neyi nasıl yapabilir, nerelerde zorlanır?

9 Kasım 2018’de The Atlantic’te Uri Friedman tarafından kaleme alınan analizden derlenmiştir.

 

ABD Başkanı Donald Trump’ın ara seçim öncesi verdiği son mesaj, seçmenlerin ulusal bir kargaşa ile kurtuluş arasında tercih yapacaklarıydı. ABD’nin, ülkeye girmeye hakkı olmayan göçmenler, karanlık teröristler ve tehlikeli ticaret politikaları ile kuşatıldığı bir ortamda Trump, bütün bu sorunları tek başına çözebileceğine inanıyor.
Temsilciler Meclisi Demokratlara geçse de, Başkan Trump Senato’daki ağırlığını kullanarak, sert milliyetçi gündemini hayata geçirebilir.
Trump’ın yeni ticaret anlaşmaları, Kuzey Kore ile olası barış görüşmeleri, Meksika sınırına örülecek duvar, uzay gücü ve nükleer silah geliştirilmesi gibi bazı dış politika inisiyatifleri Kongre’nin rızasına bağlı ve bu yüzden de seçim sonuçlarından etkilenecek. Ancak yine de pek çok mesele seçimlerden etkilenmeyecek.
Yeni kurulan Temsilciler Meclisi, bir yasama organından ziyade soruşturma organı olarak görev yapacak.

Ticaret

Trump’ın ticaret üzerinde kuvvetli yetkileri mevcut. ABD ekonomisini dönüştürmesi ve Çin’e uygulayacağı baskı önümüzdeki 2 yılının ana hatlarını oluşturabilir. Cumhuriyetçi meclis üyelerinin önemli bir kısmının itirazlarına rağmen ABD’yi bazı ticari anlaşmalardan çekerek Çin ile bir ticaret savaşı başlatmayı başardı.
Trump’ın genel olarak anlaşmalardan çekilmek için Kongre’den onay almasına gerek yok. Ancak yeni anlaşmalar oluşturmak için onay alması gerekiyor. Trump’ın Meksika ve Kanada ile olan anlaşmaların yeniden müzakere edilmesi isteği ve gelecekte Japonya, AB ve Brexit sonrası Britanya ile yapması muhtemel anlaşmalar da muhtemelen Kongre’nin onayından geçemeyecek.
İşlerin ilginçleştiği yer tam da burası. Kongre’deki Demokratlar, serbest ticaretin önemi noktasında bölünmüş durumda. Pek çoğu adil olmadığını düşündükleri ticaret anlaşmaları ve sistemi ile ilgili olarak Trump’ın aldığı önlemleri destekliyor. Burası, ikili parti sisteminin sınırlarının belirsizleştiği yer olabilir.

Göç

Washington temsilcisi Demokrat Adam Smith, Kongre’deki önceliklerinden birinin “askeriyenin siyasallaşması” konusunu dile getirmek olduğunu söyledi. Örnek olarak da, ara seçim öncesi ABD birliklerinin Orta Amerika’dan gelen göçmen dalgasını caydırmak için sınıra yerleştirilmesini verdi. Smith şöyle diyor: “Cumhuriyetçi çoğunluğun Obama ve Clinton zamanlarında konuyu ele alış şekillerinden nefret ediyorum. Temsilciler Meclisi’nin çalışma şeklinden bahsediyorum. Daha fazla soru sorup, yürütme erki üzerinde gözlem gücü oluşturulması gerekiyor.” Smith aynı zamanda, ordunun Trump’ın “göç savaşı” için kullanılmasının da yanlış olduğunu belirtiyor.

Buradaki kilit soru, Trump’ın Meksika sınırına yapacağı duvar için ihtiyacı olan finansmanı sağlama konusunda Kongre’yi tamamen ikna edip edemeyeceği. Trump’ın bu projesiyle ilgili bölünme yaşayan Cumhuriyetçi Kongre üyeleri olsa da, Temsilciler Meclisi önümüzdeki yıl Demokratlara geçmeden, Trump’a ihtiyaç duyduğu 25 milyar doları tedarik edebilir. Ancak bu parti içi bir bölünme yaratma riski taşıyan bir hareket olur. Eğer bunda başarılı olunamazsa, Trump’ın birkaç alternatifi daha var. Bir tanesi savunma bütçesinden fon elde etmek. Demokratlar ile pazarlık yürütmek de diğer seçenek.

Bütçeyi kontrol eden Kongre, Beyaz Saray’ın planlarını gerçekleştirmek için ihtiyacı olan paranın tedarik edilmesindeki en önemli unsur. Sınırda giderek büyüyen kavga da bunun en net göstergesi. Sonuç olarak Trump, sadece duvardan bahsedeceği bir 2020 kampanyasına ilerleyebilir: “Demokratlara duvara para yatırmamalarının bedelini ödetin.”

Rusya

Kongre birbirinden ayrı ama ilintili iki meseleye odaklanacak. Trump’ın başkanlık kampanyasındaki Rusya ilişkileri ve devamında iki ülke arasında gerilimin arttığı bir dönem. Demokratlar Rusya ile girilen ilişkilerde Trump’ı terletecekler gibi duruyor. New York temsilcisi Eliot Engel, Trump ile Putin’in temmuz ayında Helsinki’de gerçekleştirdikleri baş başa görüşmede ne konuştuklarını araştıracağını söylerken, bazı Cumhuriyetçilerin de onayladıkları, Rusya’ya karşı yaptırımlarda bulunma hususunda da Trump’ı baskı altına almaya çalışacaklarını söylüyor.

Washington temsilcisi Adam Smith, anlamsız bulduğu Trump’ın askerî harcamalarını  önlemeye çalışacağını, Kaliforniya temsilcisi Adam Schiff de Rusya’nın Trump vasıtasıyla para akladığı iddiasının daha detaylıca üstüne gidileceğini söylüyor.

Çarşamba günü yaptığı konuşmada Başkan Trump özellikle Rusya konusunda Demokratlar ile birlikte çalışmayacağının sinyallerini vermişti.

Yemen’deki savaş

ABD ve Suudi Arabistan arasındaki ilişkiler şu anda Kongre tarafından baskı altına alınmış durumda. İki parti tarafından da gazeteci Cemal Kaşıkçı’nın öldürülmesinin ardından Suudi Arabistan ile yapılan silah antlaşmasının iptal edilmesi için baskı yapılıyor. Bu konudaki baskının ne kadar ileri gideceği bilinmiyor ancak daha keskin olan konu Yemen savaşından kaynaklanıyor. Trump yakın zaman önce ateşkes ve barış görüşmeleri çağrısı yapmıştı.
Demokratlardan Adam Smith ve Ro Khanna, ABD’nin Yemen’deki Suudi hava saldırılarına desteğini çekmesi çağrısında bulunuyor. Yasa Temsilciler Meclisi ve Senato’dan geçmese bile amaçlarının, farkındalığı artırmak olduğunun altını çiziyorlar.

ABD’nin dünyadaki rolü

Kongre’deki Demokratlar ve Cumhuriyetçiler, ABD’nin genel stratejisini Trump’tan daha derin düşünüyor. Onlara göre gerçek müttefiklere düşman gibi davranılamaz, Rusya gibi rakip ülkeler şımartılamaz ve ABD’nin lideri olduğunu uluslararası sistem bir kalemde silinemez. Tek istisna, Çin meselesi olarak görülüyor. İki taraf da Çin’in her geçen gün daha büyük bir ekonomik ve güvenlik tehdidi haline gelmekte olduğunu düşünüyor.
Yine de Demokratların en büyük isteği, “Önce Amerika” (America First) vizyonuna bir alternatif geliştirmek. Bu noktada, dünya genelinde yükselen otoriterleşmenin liberal demokrasilere olan tehditlerine daha çok değinilecek ve dünyadaki meselelerin çözümünde silahlardan ziyade, diplomasinin ve dış yardımların kullanılması gerektiği vurgulanacak.

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.