Çevre Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi’nde basın açıklaması yapan 3. Havalimanı İşçileriyle Dayanışma Platformu, 20 Mart 2019 Çarşamba günü saat 09.00’da Gaziosmanpaşa Adliyesi’nde görülecek olan davaya çağrı yaptı.
Toplantıda, 14 Eylül’deki eylemin ardından tutuklanan işçiler gelişen süreci anlattı. Eylemci işçiler, iş bırakma eylemi sırasındaki taleplerinin bir kısmını kabul eden işyeri yönetiminin bugüne kadar bu kısmi taleplerin birçoğunu yerine getirmediğini söyledi. Olaylardan sonra çok fazla işçinin çıkarılması sebebiyle servis sorunlarının artık yaşanmadığını fakat işten çıkarılan işçilerin tazminatlarını doğrudan alamayıp “mahkemeye başvurun” tavrıyla karşılaştıklarını belirten işçiler, “Birçok arkadaşımızdan da çıkış kağıdı imzalatılıp tazminat hakları elinden alınarak işten ayrılması istendi” diye konuştu.
3. Havalimanı İşçileriyle Dayanışma Platformu adına açıklamada bulunan Beyza Üstün ise, 2013 ÇED olumlu raporunun ardından itiraz eden meslek odalarının uyarılarını ciddiye almayan ve bu projeye onay veren savcının sorumluluğunu hatırlatarak şöyle konuştu: “Bu projenin geri döndürülemez sonuçları olabileceğini ÇED olumlu raporundan bu yana dile getiren meslek odalarının bugün haklı çıktığını görüyoruz. 55 işçi arkadaşımız hayatını kaybetti, çok daha fazla arkadaşımız iş göremez hale geldi, bunlar artık geri döndürülemez. 3. köprü ve bağlantı yolları, 3. Havalimanı ve Kanal İstanbul birbirinden ayrı düşünülemez üç proje, İstanbul’un Kuzey Ormanları’nı bir ‘Yenişehir Rezerv alanı’ olarak projelendirdiler.”
Üstün sözlerini “Bizi yargılayanları biz yargılıyoruz diyerek arkadaşlarımızın yanında olacağız” diyerek tamamladı.
“6 Nisan’dan sonra İstanbulluları nelerin beklediğini bilmiyoruz”
İşçilere destek vermek için toplantıya katılan emekli pilot Bahadır Özkan da sorunların büyüyerek gelecekte nasıl tehdit oluşturacağını anlattı ve “3. Havalimanı açıldığında Atatürk Havalimanı işleyemez hale gelecek. Rotalar birlikte işleyecek rotalar değil, 3. Havalimanının konumu bu planla tasarlanmış bir konum. 6 Nisan’dan sonra İstanbulluları nelerin beklediğini bilmiyoruz. Umarım yanılırız, öngörülen kazalar yaşanmaz” dedi.
Yakın geçmişteki iki uçak kazasını hatırlatan Özkan sözlerini şöyle sürdürdü: “Sivil havacılık tarihinden iki kazaya baktığımızda, 2007 Isparta kazası ve 2010’da yaşanan THY Hollanda kazasını örnek verebiliriz. Isparta kazasında yargılanan, dönemin Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım tarafından Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü’ne atanan eski demiryolcu Ali Arıduru, savunmasında ‘Uçağı pilot kullanıyordu, suçlu ben değilim’ demişti. THY’nin Amsterdam kazasından sonra basın açıklamasında bulunan dönemin THY Yönetim Kurulu Başkanı Candan Karlıtekin, kazada hayatını kaybeden üç pilottan biriyle konuştuğunu söyleyip ‘Pilotla konuştum, kazada ölen yok’ diyebilmişti.”
Emekli pilot Özkan konuşmasını bitirirken “Havalimanı işçileri iş bıraktıkları için değil, gerçekleri bizlere gösterdikleri için yargılanıyorlar, yanlarındayız” dedi.
14 Eylül’deki eylemden sonra tutuklanan 37 işçi ilk duruşmada tahliye edilmişti. Davanın ikinci duruşması 20 Mart Çarşamba günü saat 09.00’da Gaziosmanpaşa Adliyesi’nde görülecek.
Medyascope'un haftalık e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her çarşamba mail kutunuzda.
