YSK’nın İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimlerini iptal kararı sonrası, hukukçular ve baro başkanları sosyal medya üzerinden kararı yorumladı.
“Sandık değiştiremiyorsa demokrasi yoktur”
İstanbul Barosu Başkanı Mehmet Durakoğlu, Twitter üzerinden “Ben bir hukukçuyum ve her kararın gerekçesine bakarım. Ama bu YSK kararının gerekçesini merak edecek kadar saf değilim. Çünkü ben asıl gerekçeyi biliyorum” mesajını paylaştı. Durakoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: “Sandık; sadece ‘seçtiği’ takdirde değil, aynı zamanda ‘değiştirebildiği’ takdirde bir demokrasi enstrümanıdır. Değiştiremiyorsa demokrasi yoktur. Şimdi, seçim değil, onun iptali ‘şaibeli’ olmuştur. Bunun adı jüristokrasidir. Halka hesap verme kaygısı olmayan ve siyaseten sorumsuz olan yargıçların öznel yorumları ile biçimlenen bu yöntem, oligarşik yönetimin teminatı olur.”
Ben bir hukukçuyum ve her kararın gerekçesine bakarım. Ama bu YSK kararının gerekçesini merak edecek kadar saf değilim. Çünkü ben asıl gerekçeyi biliyorum.
— Av. Mehmet Durakoğlu (@DURAKOGLU2016) May 6, 2019
“6 Mayıs, ulusal irade gaspının gerçekleştirildiği tarihtir”
Ankara Barosu Başkanı Erinç Sağkan ise, “6 Mayıs 2019; darbelerin artık sadece tankla ve silahla yapılmayacağını gösteren, ulusal bir irade gaspının cübbe giymiş atanmışlar tarafından hukuk kılıfına sokulmak suretiyle halk iradesini yok sayarak ve hatta onunla alay ederek gerçekleştirildiği tarihtir“ tweet’ini paylaştı.
#YSKdarbesi ne karşı gece 24.00 de yaptığımız olağanüstü toplantıya yüzlerce meslektaşımız koştu geldi. Umudu yitirmek yok, vazgeçmek yok, avukatlar var.
— Erinç Sağkan (@erincsagkan) May 6, 2019
Yarın saat 12.30 da Sıhhiye Adliyesi önündeyiz. #istanbul pic.twitter.com/S8k74bpYf4
“YSK üyeleri kendilerine verilen yetkiyi kötüye kullanmışlardır”
İzmir Barosu Başkanı Özkan Yücel ise, olağanüstü olarak toplanan yönetim kurulunda YSK kararına karşı alınan kararları bir tweet dizisiyle paylaştı:
“1. Alınan karar tarih önünde hükümsüzdür. YSK üyeleri aldıkları karar ile YSK’nin kendilerine verdiği yetkiyi kötüye kullanmışlardır. Bu karar ülkemizde yargı bağımsızlığının ortadan kalktığını ve yargının siyasi iktidar tarafından bir enstrüman olarak kullanıldığını tescil etmiştir.
Medyascope'un günlük e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her gün mail kutunuzda.
2. Yurttaşlarımızı önümüzdeki süreçte itidalli davranmaya davet ediyoruz. Bu dönemde barışçıl gösteri haklarını kullanmak isteyebilecek yurttaşlara yönelmesi muhtemel her türlü hukuksuz müdahalede halkımızın yanında olacağız.
3. İzmir Barosu üyeleri yenilenecek seçimlerde İstanbul’da da görev almaya taliptir. Cumhuriyetin ve demokrasinin kalesi İzmir bu süreçte İstanbul halkını yalnız bırakmayacaktır.
4. Baromuz, bu kararı verenlerle ilgili olarak her türlü hukuki başvuruyu yapacaktır. Tüm barolarımızı ve Türkiye Barolar Birliği’ni bu süreçte demokrasinin yanında olmaya davet ediyoruz.
5. Demokrasinin son kırıntılarının da ortadan kaldırıldığı bugün itibari ile tüm yurttaşlarımızı ve demokratik kitle örgütlerini yenilenecek seçimlere kadar her akşam 20 ile 21 saatleri arasında baromuz önünde demokrasi nöbeti tutmaya çağırıyoruz.”
Türkiye Cumhuriyeti yurttaşları hukuka küsmemelidirler. İzmir Barosu halkımızdaki umudun da savunmanı olarak görev başındadır.
— Özkan Yücel (@avozkanyucel) May 6, 2019
Türkiye bugüne dek yetiştirdiği bağımsız ve özgür hukukçuları ile bu girdaptan kurtulacaktır.
Tüm yurttaşlarımıza saygılarımızla duyururuz.
“Hukuk ve milletin tercihi inkar edildi”
Ceza hukukçusu Prof. Dr. Adem Sözüer ise, paylaştığı tweet’te şunları söyledi: “Veri akışı durdurulup, kazanmayan adaya ben kazandım dedirtildi. Devlet ve partilerin oluşturduğu sandık kurullarına suç örgütü dendi. YSK Kanun ve içdihadıyla çelişen kararlar verdi. 6 Mayıs iptaliyle, hukuk ve milletin tercihi inkar edildi. İktidar seçimle değişir ilkesi darbelendi.”
Veri akışı durdurulup kazanmayan adaya ben kazandım dedirtildi.
— Adem Sözüer (@AdemSozuer) May 7, 2019
Devlet ve partilerin oluşturduğu sandık kurullarına suç örgütü dendi.
YSK Kanun ve içdihadıyla çelişen kararlar verdi
6 Mayıs iptaliyle,hukuk ve milletin tercihi inkar edildi
İktidar seçimle değişir ilkesi darbelendi
Anayasa Hukuku Profesörü Bertil Oder, YSK’ya yönelik paylaştığı tweet’te “Hukuk düzenbazlığı ile hukuk düzeni altüst edilebilir, ama siyasal haklılık kazanılamaz.” mesajını paylaştı.
Hukuk düzenbazlığı ile hukuk düzeni alt üst edilebilir, ama siyasal haklılık kazanılamaz. #YSK
— Bertil Oder (@bertiloder) May 6, 2019
Prof. Dr. Osman Can ise, YSK’ya yönelik yazdığı tweet’te “Yazık, çok yazık” dedikten sonra paylaşımına şöyle devam etti: “367 hukuksuzluğu bu kadar ağır değildi. En azından işleyen birçok kurum ve usul vardı, siyaset alternatif üretebilmişti. Bugün YSK ve sandık neredeyse güven duyulacak son kurum ve usul idi. Onlar da çökertildi, ne uğruna?”
367 hukuksuzluğu bu kadar ağır değildi. En azından işleyen bir çok kurum ve usul vardı, siyaset alternatif üretebilmişti. Bugün #YSK ve sandık neredeyse güven duyulacak son kurum ve usul idi. Onlar da çökertildi, ne uğruna?
— Osman Can (@CanAnayasa) May 6, 2019
Anayasa hukukçusu Tolga Şirin ise, “Hukuken bu seçimin iptal edilme olanağı yoktu; bu karardan sonra ise hukuki bir yol yok” dedi ve şu tweet’i paylaştı: “İstanbul! Kayyumla yönetilenler kervanına hoş geldin!”