Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, Cumhuriyet gazetesi davasında verilen mahkûmiyet kararlarının bozulmasını istedi. Tebliğnamede, bu görüşün 25 Nisan’dan bu yana cezaevinde bulunan Musa Kart, Güray Öz, Hakan Kara, Mustafa Kemal Güngör ve Önder Çelik’in durumuna da etki etmesini istendi. Ayrıca gazetenin eski muhabiri Ahmet Şık’a örgüt propagandası suçu yerine devlet kurum ve organlarını alenen aşağılama ve terör örgütlerinin bildiri veya açıklamalarını basma suçundan mahkûm edilmesi, muhasebe bölümü çalışanı Emre İper hakkındaki mahkûmiyet kararının onanması talep edildi.
Başsavcılığın tebliğnamesinden öne çıkan kısımlar şöyle:
“Tweet’ler, HTS kayıtları ve Abant Toplantıları’na katılmak suç değil”
Tebliğnamede, Orhan Erinç, Akın Atalay ve Murat Sabuncu’nun Cumhuriyet gazetesinde yönetici olarak görev yaptıkları, gazetede çıkan yazıların sahiplerinin ise belli olduğu aktarıldı. Bu kişilerin davaya konu edilen yazılara iştirak ettiklerine dair herhangi bir bilgi, belge ya da delilin dosyada olmadığı, bu nedenle sorumluluklarının da bulunmadığı belirtildi. Bu kişiler yönünden davaya konu tweet’lerinin, HTS raporlarının, ByLock kullanıcısı kişilerle telefon görüşmelerinin ve Abant Toplantıları’na katılmalarının tartışılması gerektiği kaydedildi. Bu eylemlerin herhangi bir suç unsuru teşkil etmediği aktarıldı.
Tebliğnamede, Hikmet Çetinkaya ve Aydın Engin’in gazetede hem yönetici hem de yazar olarak görev yaptığı iddia edildi. Bu kişilerin dava konusu diğer yazılardan sorumlu tutulamayacağı belirtildi ve kendi yazılarının da suç unsuru içermediği aktarıldı.
“Yayın politikasının değişikliğiyle örgüte yardım iddiası olgusal değil”
“Bir özel hukuk tüzel kişisi olan ve özel hukukun usul ve esaslarına tabi olarak Cumhuriyet Vakfı yönetim kurulunun 2010-2011-2013-2014 ve 2015 yıllarında yapılan olağan ve olağanüstü seçimlerinin ve bu seçimler sürecinde yapılan müzakere ve yaşanan tartışmaların, Cumhuriyet Vakfı’ndaki görevleri ve sorumlulukları dolayısıyla Cumhuriyet gazetesinin terör örgütlerine yardıma dönüşen yayın politikasındaki değişikliğe çanak tuttukları iddiasının olgusal içeriklerden yoksun olduğu anlaşılmıştır.”
“Fotoğraf çektirmek suç değil”
Medyascope'un haftalık e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her çarşamba mail kutunuzda.
“Terör örgütüne yardım mahiyetinde somut olgulara dayalı bir iddia ve isnat bulunmayan Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı’nın tertip ettiği kahvaltıya katılım sağlayarak FETÖ üyeliği suçundan haklarında yakalama kararı bulunan şüphelilerle fotoğraf çektirilmesinin silahlı terör örgütüne yardım suçunun unsurlarından sayılamayacağı anlaşılmıştır.”
“Sosyal medya paylaşımları örgüte yardım suçunda delil olmaz”
Tebliğnamede, içerikleri itibariyle yorum ve eleştiri sınırları kapsamında kalan ve suç unsuru taşımayan sosyal medya paylaşımlarının sanıklar aleyhine silahlı terör örgütlerine yardım niteliğinde delil olarak kabul edilemeyeceği belirtildi. Öte yandan Emre İper, 36 takipçinin bulunduğu Twitter hesabından eski Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun istifası sonucu kamuoyunda “Saray darbesi” olarak nitelendirilen olay ve 15 Temmuz darbe girişimi gecesi yaptığı paylaşımlar gerekçe gösterilerek terör örgütü propagandası yapmak suçundan 3 yıl 1 ay 15 gün hapis cezasına mahkûm edildi. Tüm bu paylaşımlar sanki 15 Temmuz darbe girişimi ile ilgiliymiş gibi kabul edilerek ceza üst sınırdan verildi.
