Keşmir’in Hindistan’a bağlı kesimi, “Cammu ve Keşmir” eyaletinde olağanüstü güvenlik önlemleri alınıyor. Eyaletin yazlık başkenti Srinagar’da tüm okullar kapanırken, süresiz sokağa çıkma yasağı ilan edildi.
Eyaletin eski başbakanları Omar Abdullah ve Mehbuba Mufti ile birlikte çok sayıda siyasetçinin de ev hapsine alındığı bildiriliyor.
How ironic that elected representatives like us who fought for peace are under house arrest. The world watches as people & their voices are being muzzled in J&K. The same Kashmir that chose a secular democratic India is facing oppression of unimaginable magnitude. Wake up India
— Mehbooba Mufti (@MehboobaMufti) August 4, 2019
“Barış için mücadele vermiş bizim gibi temsilcilerin ev hapsine alınması ne kadar ironik. Cammu ve Keşmir’de insanlar ve sesleri kısılırken dünya izliyor. Seküler ve demokratik bir Hindistan’ı seçmiş olan bu Keşmir tahayyül edilemez boyutta bir baskı ile karşı karşıya. Uyan Hindistan.”
Hindistan cuma günü Himalaya dağlarındaki Amarnath Mağarası’na hac yolcuğu yapan yaklaşık 300 bin Hindu ve yabancı turistin bölgeyi terk etmesini istemişti. Pazar günü ise tüm yabancılardan 24 saat içinde bölgeyi terk etmesi istendi. Tahliye talebine gerekçe olarak terör saldırısı tehdidini gösteren Hindistan, geçen hafta bölgeye 10 bin paramilis güç göndermiş, ardından 25 bin personel daha takviye yapılacağını duyurmuştu.
Cammu ve Keşmir’in özel statüsü kaldırılacak endişesi
Bazı yorumcular Cammu ve Keşmir’in, bölge sakini olmayanların toprak ve mülk sahibi olmasını yasaklayan özel statüsünün kaldırılacağını, bu adım sonrasında yaşanacak olayları bastırmak için hazırlık yapıldığını söylüyor. Camnu ve Keşmir, Hindistan’da Müslüman nüfusun çoğunlukta bulunduğu tek eyalet durumunda. İktidardaki Hindu milliyetçisi parti BJP uzun süredir bölgenin özel statüsünü kaldırmayı vaat ediyordu. Böyle bir adımın hem yerel halkın şiddetli protestolarına yol açmasına hem de Pakistan’la gerilimi tırmandırmasına kesin gözüyle bakılıyor.
Şubat ayında Keşmir’in Hindistan kontrolündeki Pulwama kentinde polis teşkilatına bağlı milis gücüne yapılan ve 44 kişinin yaşamını kaybetmesine yol açan bombalı saldırının ardından, her ikisi de nükleer silah sahibi olan Pakistan ile Hindistan arasında gerilim tırmanmış, iki ülke birbirlerine karşılıklı hava saldırıları düzenlemişti.
Hindistan ve Pakistan Keşmir için üç kez savaştı
Keşmir’in aidiyeti, İngiliz yönetiminin sona erdiği ve ülkenin Hindu Hindistan ve Müslümanların çoğunlukta yaşadığı Pakistan arasında ikiye bölündüğü 1947’den önce de, sonrasında da hep tartışmalıydı. İngiltere çekilirken, prenslik şeklinde yönetilen Keşmir’i Hindistan ya da Pakistan ile birleşme konusunda serbest bırakmıştı. Prens Hindistan’la birleşmeye karar verince, iki ülke Keşmir uğruna iki yıl süren bir savaşa tutuştu.
Ateşkesin ardından, Pakistan bölgedeki askerlerini çekmeyi reddedince, Keşmir de ikiye bölündü. Hindistan ve Pakistan mücadele ederken, Çin 1959’lerde Doğu Keşmir’i, Aksai Chin diye bilinen bölgeyi aşama aşama işgal etti. Hindistan ve Pakistan Keşmir nedeniyle 1965 ve 1999’da da savaştı.
Medyascope'un günlük e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her gün mail kutunuzda.
Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK) 1948’den itibaren aldığı kararlarla Keşmir’in askerden arındırılmasını ve geleceğinin halkoyuyla belirlenmesini öngördü. Hindistan halkoylamasına sıcak bakmazken, Pakistan BMGK kararlarının uygulanmasını istiyor.