Özgür gazeteciliğe destek olun
Search
Close this search box.

Ahmet Davutoğlu: “Bedel ödetme ifadesi bir tehdittir ama önemsemiyorum”

Eski başbakanlardan Ahmet Davutoğlu, TV5’in canlı yayınında gazeteciler Özlem Akarsu Çelik, Suat Toktaş, Gürkan Zengin ve Mustafa Yılmaz’ın sorularını cevapladı. Davutoğlu tartışma yaratan “Terörle mücadele defterleri açılırsa birçok insan, insan yüzüne çıkamaz” sözlerini aslında AKP ve MHP’ye sitem amacıyla söylediğini açıkladı.

Davutoğlu o sözlerle ilgili şu açıklamayı yaptı:

“Beni hayrete düşüren şu oldu: Bu kadar sert mücadelenin sürdüğü dönemde MHP Genel Başkanı tekliflerime hayır dedi. Şimdi bunu demediklerini iddia ediyorlar. O günkü kayıtlar var. Şimdi bana teröre destek verme suçlamasında bulundular. Kimsenin bunu yapmaya hakkı yok, buna da izin vermem. Siz Meclis’te çoğunluğu olmayan bir başbakan olarak, genel başkan olarak seçime giderken, ben şehitlerimizi defnederken, terörle mücadele ederken siz Ankara’da oturduğunuz köşelerden, il başkanlarını, delegeleri arayıp, bana karşı imza topluyordunuz. Ankara’ya döndüğümde şunu söyledim: Milletimiz ateş çemberinden geçerken sizinle MYK listesi müzakere etmem. ‘Hangi liste çıkarsa benim arkadaşım’ dedim. Yanıldığımı 6 Mayıs 2016’da fark ettim. Açık söyleyeyim o refik ifadesi de onun içindi. Sitemim de bundan.”

Sözlerinin tehdit amacı taşımadığını da belirte Davutoğlu açıklamalarına şöyle devam etti:

“O dönemdeki bütün mücadele demokratik hukuk devleti ilkeleri içinde verilmiştir. Şöyle bir intiba var: ‘Birtakım kirli defterler var, işte o gün yaşanan Ankara Gar terörü, Suruç terörü, Ceylanpınar… Bunlar devlet tarafından yapıldı da sanki PKK mazur.’ Hayır öyle değil. Ben başbakanlığım dönemindeki her işin hesabını veririm. Gar ve Suruç katliamlarının failleri yakalanmıştır, DEAŞ’tır ve o dosya berrak bir şekilde ortaya çıkmıştır.”

Davutoğlu, bu sözlerinden sonra “tehdit alıp almadığı” sorusu üzerine de şu karşılığı verdi:

“Alıyorum. Hem de nasıl alıyorum. ‘Bedel ödetme’ bir tehdittir, ‘Eski kayıtları açarım’ diye bir ifade tehdittir. Bu yola çıkan bunları göze almazsa, çıkmamalı. Bunları hiç önemsemiyorum.”

Davutoğlu, yeni bir parti kurup kurmayacağına dair soruya ise ‘Halkın ihtiyacı varsa parti kurulur” cevabını verdi.

Rus uçağının düşürülmesiyle ilgili ayrıntılar

Eski başbakan, 24 Kasım 2015’te Suriye sınırında Rus savaş uçağının düşürülmesiyle ilgili de ilk kez ayrıntılı açıklamalar yaptı. Davutoğlu, 24 Kasım 2015’te yeni hükümeti Cumhurbaşkanı Erdoğan’a sunmak üzere hazırlandığı sırada dönemin Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar’ın kendisini aradığını ve “Bir Rus uçağını düşürdük” dediğini aktardı. Akar’a “Kesinlikle Rus uçağının düşürüldüğünü açıklamayın, kimliği belirsiz bir uçak düşürüldüğünü açıklayın” diye talimat verdiğini anlatan Davutoğlu, uçağın hangi ülkeye ait olduğu anlaşılana kadar ‘perde arkasında’ Rusya ile görüşme yapmayı planladıklarını, Rusya ile bir kriz çıkmasını istemediğini söyledi. Ancak Davutoğlu, söz konusu talimatı vermesinden 10-15 dakika sonra Cumhurbaşkanlığı’ndan “Rus uçağını düşürdük” açıklaması yapıldığını görünce şaşırdığını belirtti. Bu açıklamanın Cumhurbaşkanlığı’ndan kimin tarafından yapıldığını bilmediğini söyleyen ve bunun üzerine Akar’ı aradığını belirten Davutoğlu, “Nasıl haberim olmadan böyle bir açıklama yaparsınız, derhal bu açıklamayı geri çekin” dediğini, Akarı’ın da kendisine “Efendim gerekli bilgiyi vermiştik, biz de şaşırdık” dediğini aktardı.

Davutoğlu programda, Suriye’de yaşananların üzerine yıkılmasını kabul etmediğini de belirtti.

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.