Özgür gazeteciliğe destek olun
Search
Close this search box.

Bianca Andreescu: Kanada’da tarih yazan Romen asıllı tenisçi

16 Haziran 2000 doğumlu Kanadalı tenisçi Bianca Andreescu geçen cumartesi oynanan Amerika Açık Tenis Turnuvası finalinde sadece kadınlar tenisinin değil tüm tenis tarihinin en önemli oyuncularından biri olan Serena Williams’ı yenerek çok önemli bir başarıya imza attı.  

Bianca Andreescu (sağda), 23 Grand Slam şampiyonluğu bulunan Serena Williams ile birlikte ödül töreninde.

Henüz iki yıl önce 2017’de profesyonel olarak tenis hayatına başlayan Andreescu, bugün hem kendi kariyeri hem de ülke bazında birçok ilki gerçekleştirirken muhtemelen bundan bir yıl önce şimdi bulunduğu konumu hayal bile edemezdi. Yıla dünya kadınlar sıralamasında 152. sırada başlayan Andreescu, efsane tenisçi Serena Williams karşısında aldığı iki setlik galibiyet ile kendisinin ve de Kanada tarihinin ilk Grand Slam zaferini elde etmiş oldu. Açık dönem olarak nitelendirilen 1968’den beri 200 turnuvada bunu gerçekleştiren ilk Kanada’lı olmayı başaran Andreescu’nun finaldeki rakibi Serena’nın şu ana kadar 23 Grand Slam zaferi olduğunu söylemek bu galibiyete daha da bir anlam yüklüyor.

Kanada’ya bu zaferi tattıran ve Başbakan Justin Trudeau tarafından “Sen bütün ülkeyi gururlandırdın” sözleri ile övülen Andreescu, bu yıl tarihinde ilk NBA şampiyonluğunu elde eden diğer bir Kanada’lı, Toronto Raptors Basketbol Takımı tarafından da resmi hesaplardan tebrik edildi. 

https://twitter.com/JustinTrudeau/status/1170463888007225344?s=20

Toronto Raptors’ın “We in the North, she in the North” hashtag’i ile kutladığı ve dünyaca ünlü TV dizisi Game of Thrones’a gönderme yaparak “Queen in the North” lakabını alan Andreescu’nun hikayesinde, bu soğuk kuzey ülkesi daha da derin anlamlar taşıyor.  

Aslen Romanya doğumlu olan ebeveynlerinden babasına Kanada’dan gelen bir iş teklifi sonucu 1990 yılında ilk kez bu ülkeye ayak basan Andreescu ailesi, bir süre sonra Romanya’ya döndü. Kanada’da doğan Bianca ilk tenis dersini Romanya’da aldı. Kanada’da doğup, şu anda orada yaşamasına rağmen, kökenlerini taşıdığı ve tenise başladığı Romanya, Andreescu’nun gelişiminde büyük öneme sahip. Öyleki Bianca, Kanada’daki çevresi için bile “Burada zaten her yerde Romanyalılar var” diyor.

Romanya tenisi için büyük önem taşıyan Simona Halep’in de ironik bir şekilde ikinci turda 112 numara Taylor Townsted’e yenilmesi, bütün Rumen tenis severlerin bakışlarını Andreescu’ya çevirmişti. Kupayı kaldırırken “Bu anı hep hayal etmiştim” diyen Andreescu, bu büyük başarı ile iki ülkeyi birden gururlandırmayı başardı ve bunu Grand Slam kazanmış ilk siyahi tenisçi Arthur Ash’in isminin verildiği kortta gerçekleştirerek tarihin altın karakterlerinin yanına kendi ismini eklemiş oldu.

Final maçında ilk seti 6-3 kazandıktan sonra da oyun disiplininden hiç kopmayan ve ikinci setin kırılma anlarında da büyük bir mental kararlılık göstererek seti 7-5 kazanan Andreescu, bu skorla kariyeri boyunca ilk 10’daki hiçbir oyuncuya yenilmeme serisini de devam ettirmiş oldu.

Geçen yıl yine genç Japon tenisçi Naomi Osaka’nın zaferi ile sonuçlanan Amerika Açık, dünya sahnesine büyük yetenekleri çıkartmaya devam ediyor. 15 yaşında Wimbledon yarı finali oynayan Coco Gauff ile birlikte bu göçmen genç sporcular, kadınlar tenisinin bundan sonraki yıllarını şekillendirebilecek gibi görünüyor.

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.