Özgür gazeteciliğe destek olun
Search
Close this search box.

Akkuyu Nükleer Santrali’ndeki patlamanın ardından – TMMOB Akkuyu Nükleer Santrali İzleme Komitesi Başkanı Bülent Damar: “Santral ana yapısında da böyle bir denetimsizlik olursa felaket yaşanır”

Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Akkuyu Nükleer Santrali İzleme Komitesi Başkanı Bülent Damar, santralde 19 Ocak Salı günü yaşanan patlamayı değerlendirdi. Türkiye’nin mevcut kapasitesiyle santrale ihtiyacının olmadığını söyleyen Damar, dünyadan örneklerle tüm ülkelerin nükleer santralden kaçındığını belirtti.

CHP Mersin Milletvekili Ali Mahir Başarır, Twitter hesabından paylaştığı gönderide Akkuyu Nükleer Güç Santrali’nin inşaatında patlama meydana geldiğini duyurmuş, Mersin Valiliği ise patlamanın planlı şekilde yapıldığını ve bir komisyon kurularak konunun araştırdığını açıklamıştı.

TMMOB Akkuyu Nükleer Santrali İzleme Komitesi Başkanı Bülent Damar, “Tek başına basit bir şey gibi görünse de nükleer santral gibi önemli bir yerde bu ikinci kez oluyor” dedi ve inşaatta daha önce orta çıkan çatlakları örnek gösterdi: “Önce temelde çatlaklar olduğu tespit edildi, sonra ‘Bunlar standart inşaat çatlaklarıdır, düzelteceğiz’ dediler. Şimdi de patlama oldu, patlamaya ‘Yan bir işten dolayı oldu’ dediler. Bütün bunlar kuşku uyandırıyor. Çünkü santral ana yapısında da böyle bir denetimsizlik olursa felaket yaşanır. Denetimler mutlaka sıkı olmalıdır.”

“Elektrik fiyatları yükselecek”

“Türkiye’de şu anda kurulu güç, 95 bin megavatın üzerinde” diyen Damar, Türkiye’nin yeni bir nükleer santrale ihtiyacı olmadığını anlattı: “Kurulu güç bu kadar ama ihtiyaç olan güç 49 bin 500 megavat civarında. Dolayısıyla mevcut güç, ihtiyaç olan gücün 45 bin daha fazlası. Böyle bir yerde, böylesine büyük bir santrale kesinlikle ihtiyaç yok. İkinci olarak ise bizde elektriğin kilovat/saati 30 kuruşa satılıyor. Akkuyu’dan satın alınacak elektriğin fiyatı 12,35 sent. Bu 2,5 misli daha fazla. Dolayısıyla üreteceği elektrik, sistemdeki elektrik fiyatını yükseltecek. Bu da tüm halka zarar olacak. Kesinlikle ihtiyaç yok.”

“Dünya artık nükleer santral yapmıyor”

Çernobil’in nükleer kazalarda doğabilecek zararlar tartışmasında çarpıcı bir örnek olduğunu belirten Damar, dünyada ülkelerin nükleer santralleri yapmaktan kaçındığını söyledi: “1960’lardan sonra nükleer santral yapımına başlandı, ilkini de Ruslar yaptı. Daha sonra ABD’deki teknolojiyle yaygın hale getirildi. İlk başlarda kazasını, arızasını kimse bilmiyordu ve büyük hızla ülkeler, nükleer santral yapmaya başladılar. Sebebi de hem yapımının ucuz olması, kilovat maliyeti hem de sürekli çalışıyordu ve ülkelerin elektrik ihtiyacı da çoktu. Ama 1976’da ABD’de bir santralde arıza çıkmıştı ve ardından Çernobil felaketi oldu. Bunun akabinde güvenlik maliyetlerinin artırılması, nükleer santral fiyatını yükseltti. Bütün Batı ülkeleri 90’lı yıllardan itibaren bu santrallerden vazgeçmeye başladılar. Onlar vazgeçerken Rusya, Çin, Hindistan gibi ülkeler nükleer santrale yöneldiler. Ama 2018 yılından itibaren Çin de nükleer santral yapımını azalttı. 58 bin megavat planlanmış nükleer santral varken onu 30 bin megavata indirdi. Rusya’da şu anda yapılmakta olan sadece bir santral var. Yapımından da kaçılıyor. Çok pahalı olması da çevresel etkiler kadar önemli oldu. Nükleer santralin yapımında megavat başına 7-8 milyon ama hidroelektrik santral yaparsanız 1 milyona mal oluyor. Aradaki fark bu kadar yüksek.”

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.