Myanmar’da darbe karşıtı protestolar, ordunun 31 Ocak’ta yönetime el koyup, seçilmiş lider Aung San Suu Çii’yi gözaltına almasından bu yana üç haftadır devam ediyor. 1 Şubat’tan bu yana her gün düzenlenen protestolara ek olarak, devlet memurları ve özel sektör çalışanları da grev yapıyor.
Güneydoğu Asya ülkesi Myanmar’da, ordunun 31 Ocak’ta yönetime el koyarak 8 Kasım’daki genel seçimleri kazanan Aung San Suu Çii ve Ulusal Demokrasi Birliği (NLD) hükümetinin yetkililerini tutuklamasının ardından halkın protestoları sürüyor. Protestolara ek olarak devlet memurları ve özel sektör çalışanlarının grevleri de sürerken ordu, devlet kurumlarında çalışanlara işlerine geri dönmeleri çağrısında bulunuyor. Güvenlik güçleri ise göstericilere karşı giderek daha agresif yöntemlere başvuruyor.
Ordunun, 8 Kasım 2020’deki seçimlerde hile yapıldığı gerekçesi ile yönetime el koyduğu Myanmar’da genel grev çağrısı yapılırken darbe karşıtı eylemler, ülkenin en büyük kentleri Yangon ve Naypyidaw’da yoğunlaştı. Eylemlerden sosyal medyaya yansıyan fotoğraflarda güvenlik güçlerinin göstericilere tazyikli su ile müdahale ettiği görülüyor.
Yapılan grev çağrısına yerel mağazaların dışında, bazı uluslararası restoran zincirleri de katıldı. Dünyanın en büyük ikinci restoran zinciri olan ABD merkezli KFC’nin yanı sıra mobil yemek teslimatı şirketi Delivery Food Panda çalışanları da grev çağrısına eşlik etti.
Myanmar Dışişleri Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada, yetkililerin protestoculara karşı “azami itidal” gösterdiği belirtilirken çok sayıda ülke, Myanmar’ın içişlerine “aleni bir şekilde” müdahale etmekle suçlandı. Daha önce ABD başta olmak üzere İngiltere, Almanya, Japonya ve Singapur, Myanmar’da ordunun darbeyle iktidara gelmesini kınadıklarını açıklamıştı.
Myanmar Siyasi Mahkûmlara Yardım Derneği, darbeden bu yana, eski hükümet üyeleri ve gözaltına alınan muhalifler de dahil olmak üzere toplam 640 kişinin tutuklandığını, suçlandığını veya mahkûm edildiğini açıkladı.
Derleyen: Senem Görür
