Şüpheli şekilde hayatlarını kaybeden ve ailelerinin hukuk mücadelesi verdiği Burak Oğraş ve Rabia Naz Vatan için İçişleri Bakanlığı yetkilileri, Süleyman Soylu’nun bilgisi dahilinde aileleri aradı. Oğlu için hukuk mücadelesini sürdüren Murat Oğraş, “10 yıldır mücadele ediyorum, bugün aradılar ve olayla ilgileneceklerini, Antalya Emniyet Müdürlüğü’nü de bilgilendireceklerini söylediler” dedi.
Tekirdağ’da Turizm ve Otelcilik Meslek Lisesi’nde okuyan Burak Oğraş (16), 2011 yaz döneminde okulunun zorunlu stajı için Antalya’daki Rixos Lares Hotel’e gitmiş, burada şüpheli bir şekilde hayatını kaybetmişti. Soruşturma 10 yıldır tamamlanamadı. Aile ise etkin bir soruşturma talep ediyor ve Burak Oğraş’ın öldürüldüğünü düşünüyor.
Baba Murat Oğraş, İçişleri Bakanlığı’ndan yetkililerle yaptığı görüşmeyi şöyle anlattı: “Ben her gün arıyordum zaten. Süleyman Soylu’ya ulaşmaya çalışıyordum ama hep danışmanları çıkıyordu ve ileteceklerini söylüyorlardı. Bu zamana kadar hiçbir gelişme yaşanmadı fakat bugün 14.00 civarı arandım. ‘Fettah Tamince korkusundan kimse görevini yapmıyor’ dedim, yaşadıklarımı anlattım. Dinlediler ve not aldılar. Sonunda da Antalya Emniyet Müdürlüğü’nü arayacaklarını, bilgilendireceklerini söylediler.”
Oğraş ayrıca 10 yıldır oğlu için mücadele ettiğini ve bu şüpheli ölümün aydınlatılması için adım atılmasını umduğunu söyledi.
“Olayla ilgili tarihleri sordular, bilgiler aldılar”
11 yaşındaki Rabia Naz Vatan da 12 Nisan 2018’de Giresun’un Eynesil ilçesinde bir binanın yanında yaralı bulunmuş, hastanede hayatını kaybetmişti. Rabia Naz Vatan’ın babası Şaban Vatan da kızının ölümüne neden olan olayın aydınlatılmasını bekliyor. Bu süreçte soruşturmaya defalarca gizlilik kararı getirilmiş, araştırma önergesi Meclis’te reddedilmiş ve Şaban Vatan gözaltına alınmıştı.
Şaban Vatan, İçişleri Bakanlığı ile yaptığı görüşmeyi şöyle aktardı: “Aslında bugün ben bakanlığı aradım. Bugünkü görüşmede Bakan Süleyman Soylu’nun danışmanıyla görüştüm. Muhammed Vatan, Coşkun Somuncuoğlu ve Nurettin Canikli’nin, Rabia Naz’ın ölümünden bir ay sonra toplantı yaptıklarını anlattım. Sayın Bakan Soylu ile görüşme yapmamız gerektiğini belirttim. Danışman, ‘Kendisine de ileteceğim’ dedi. Olayla ilgili tarihleri de sordular, bilgiler aldılar.”
