Özgür gazeteciliğe destek olun
Search
Close this search box.

Pegasus casus yazılımı: Yazılımla izlenenler arasında Fransa Cumhurbaşkanı Macron, Güney Afrika Devlet Başkanı Ramaphosa ve DSÖ Başkanı Ghebreyesus da var

İsrail merkezli NSO Group şirketinin geliştirdiği Pegasus casus yazılımının, siyasi muhalifleri gözetlemek için kullanılmış olabileceğine dair endişeler, dünyanın dört bir yanında öfkeye dönüştü. Casus yazılım ile izlenenler arasında Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Güney Afrika Devlet Başkanı Cyril Ramaphosa ve Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) Başkanı Thedros Ghebreyesus’un da olduğu ortaya çıktı.

Kâr amacı gütmeyen Paris merkezli medya kuruluşu Forbidden Stories ve Uluslararası Af Örgütü tarafından ulaşılan ve aralarında The Guardian ile The Washington Post’un da bulunduğu 16 medya kuruluşuyla paylaşılan verilere dayanan gazetecilik soruşturmasında, NSO Group şirketinin geliştirdiği Pegasus casus yazılımının, otoriter devletlerin liderleri tarafından kötüye kullanıldığı ortaya çıktı. Soruşturmada, 2016’dan bu yana “NSO müşterileri tarafından ilgilenilen kişiler” olarak tanımlanan 50 binden fazla kişinin izlendiği belirtildi. Bahsi geçen NSO müşterileri olarak Azerbaycan, Bahreyn, Kazakistan, Meksika, Fas, Ruanda, Suudi Arabistan, Hindistan, Macaristan ve Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) gösterildi. Bu ülkelerin, Pegasus casus projesini kullanarak binlerce gazeteci, basın mensubu, akademisyen, sivil toplum kuruluşu çalışanı, sendika yetkilisi ve devlet görevlisini izlediğini kanıtlayan verilerde, Türkiye’den de 500 kişinin izlendiği ortaya çıktı.

NSO Group tarafından hükümetlere satılan casusluk araçlarının kullanımına ilişkin ifşalar, NSO müşterilerinin, siyasi rakiplerini hedef aldığını kanıtlarla ortaya koydu ve dünya genelinde öfke dolu siyasi tartışmalara yol açtı.

Tüm bu tartışmaların ortasında Amazon, NSO Group ile bağlarının bir kısmını çoktan kestiğini doğruladı. Apple’ın hisse senedi fiyatı ise Apple ürünlerinin gizliliği ve güvenliği konusundaki endişeler nedeniyle düştü.

NSO Group, casus yazılımının yalnızca, suç ve terörle ilgili meşru soruşturmalarda kullanılmak üzere şirketin birtakım incelemelerinden geçen devlet yetkililerine satıldığını iddia ediyor. Öte yandan 16 medya kuruluşunun yürüttüğü ortak soruşturmada şimdiye kadar,

·       Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’nun,

·       Güney Afrika Devlet Başkanı Cyril Ramaphosa’nın,

·        Dünya Sağlık Örgütü Başkanı Tedros Adhanom Ghebreyesus’un,

·       Eski Lübnan Başbakanı Saad Hariri’nin,

·       Avrupa Konseyi Başkanı ve eski Belçika Başbakanı Charles Michel’in,

·       Fas Kralı 6. Muhammed‘in ve Başbakan Saadeddine Othmani’nin,

·       Pakistan Başbakanı İmran Han’ın,

·       Eski Meksika Devlet Başkanı Felipe Calderón’un,

·       Meksika Devlet Başkanı Andrés Manuel López Obrador‘ın eşi, çocukları, yardımcıları ve doktoru dahil yakını olan en az 50 kişinin,

·       Hindistan Başbakanı Narendra Modi’nin siyasi rakibi Rahul Gandhi’nin ve

·       Hotel Rwanda filmine ilham veren tutuklu Ruandalı aktivist Paul Rusesabagina’nın kızı Carine Kanimba’nın

NSO casus yazılımının kullanıldığı çok sayıda saldırının kurbanı olduğunu öğrendik.

Casus yazılımları, nükleer silahlar kadar tehlikeli

Casus yazılımının sızdığı bir telefon, yalnızca yazılım kullanıcılarının, hedefin telefon görüşmelerine ve mesajlarına ulaşmasını sağlamakla kalmıyor; hedefin cep telefonunu taşınabilir bir izleme ve dinleme cihazına dönüştürüyor.

Eski Merkezi İstihbarat Teşkilatı (CIA) ve Ulusal Güvenlik Dairesi (NSA) çalışanı, bilgisayar uzmanı Edward Snowden, Pegasus’un ve benzeri casus yazılımlarının, uluslararası satıştan men edilmesi gerektiğini belirtti. “Bir iPhone’a sızmanın bir yolunu bulurlarsa, hepsine sızmanın bir yolunu bulmuşlardır” diyen Snowden, casus yazılımların nükleer silahlar kadar tehlikeli olduğunu ve nükleer silahlar meselesi nasıl ele alınıyorsa, casus yazılımlarının da o şekilde ele alınması gerektiğini savundu.  

NSO Group’un Pegasus yazılımının iPhone’ların en son sürümlerine sızabileceği endişesi Apple’ın hisse senetlerinin yüzde 2,4 düşmesine sebep oldu. Ne var ki yazılım Android cihazlara da bulaşabiliyor, cihazların içindeki tüm veriye ulaşıp kopyalayabiliyor ve gözetleme amacıyla mikrofonunu açabiliyor.

Apple, güvenlik konusunda sektöre öncülük ettiği ve iPhone’ların “piyasadaki en güvenli mobil cihazlar” olduğu konusunda ısrar ederken Amazon, yazılımın potansiyel tehlikesini fark ettiğinde NSO’ya ağ hizmetleri sağlamayı bıraktığını, şirketin ilgili altyapısını ve hesaplarını kapatmak için hızlı davrandığını doğruladı.

“En derin ulusal güvenlik skandallarından biri”

Viktor Orbán hükümetinin, gazetecilere karşı Pegasus casus yazılımını kullanmakla suçlandığı Macaristan’da, muhalefet milletvekilleri iddiaları tartışmak için parlamentonun ulusal güvenlik komitesini olağanüstü bir toplantıya çağıracaklarını söyledi. Komitede yer alan muhalif milletvekili Péter Ungár, “Tüm bu iddiaların yarısı bile doğruysa, gördüğüm en derin ulusal güvenlik skandallarından biri ile karşı karşıyayız demektir” dedi.

Macaristan Başbakan Yardımcısı Katalin Novák ise “basında çıkan söylentiler hakkında yorum yapmak istemediğini” söylerken, Dışişleri Bakanı Péter Szijjártó, Macar dış istihbaratının casus yazılımını kullanmadığını ve yerli ajanların bu yazılımı kullandılarsa da kendisinin “farkında olmadığını” açıkladı.

Öte yandan Avrupalı liderler, NSO Group’un Avrupa’da konuşlandırılmasıyla ilgili endişelerini dile getirdi. Eski Belçika Başbakanı Guy Verhofstadt, “AB’nin içinde büyüyen bir diktatörlük var” diyerek, Avrupa Parlamentosu’nu konu hakkında kapsamlı bir soruşturma yapmaya çağırdı.

Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, dünkü (19 Temmuz) Prag ziyareti sırasında “Basın özgürlüğü Avrupa Birliği’nin temel değerlerinden biridir. Eğer bu iddialar doğruysa, tamamen kabul edilemez bir durum” dedi.

Hindistan’da hükümet, casusluk yazılımı muhaliflere karşı kullanmakla suçlanıyor

Hindistan Başbakanı Narendra Modi‘nin en önde gelen siyasi rakibi Rahul Gandi’nin, sızdırılan telefon numarası verilerinde iki kez hedef alındığı ortaya çıkmıştı. Hindistan’da birçok siyasetçi, gazeteci ve aktivist, hükümet tarafından izlenen kişiler arasında yer alıyor.

Rahul Gandi, konuyla ilgili “Eğer ortaya çıkan bu bilgiler doğruysa, tanımlanan izlemenin boyutu ve niteliği, bireylerin mahremiyetine yönelik bir saldırının ötesine geçer. Bu, ülkemizin demokratik temellerine saldırıdır. İyice araştırılmalı, sorumlular tespit edilip cezalandırılmalıdır” derken hükümet, muhaliflerin izlendiğini reddetti.

Hindistan Demiryolları, Haberleşme, Elektronik ve Bilgi Teknolojileri Bakanı Ashwini Vaishnaw, Hint hükümetinin Pegasus casus yazılımını kullandığını yalanladı. Vaishnaw, yaşananları “Hint demokrasisini ve onun köklü kurumlarını kötüleme girişimi” olarak nitelendirdi ancak kendisinin de 2017’de milletvekili seçilmeden önce izlenmek üzere potansiyel bir hedef olarak seçildiği ortaya çıktı.

Tutuklu Ruandalı aktivistinin kızı da izlendi

“Hotel Rwanda” filmine esin kaynağı olan tutuklu Ruandalı aktivist Paul Rusesabagina‘nın ABD-Belçika vatandaşı kızı Carine Kanimba’nın, NSO Group casus yazılımının kullanıldığı birden fazla saldırıya uğradığı ve sürekli olarak izlendiği belirlendi. Soruşturmaya göre babasını hapishaneden kurtarmaya çalışan Kanimba’nın telefonu en geç geçen ocak ayından beri izleniyor.

Ruanda’daki Paul Kagame başkanlığındaki hükümetin, NSO Group müşterisi olduğundan uzun bir süredir şüphe ediliyordu. Şimdiyse, Kanimba’nın Avrupa’dan çeşitli hükümet yetkilileriyle yaptığı özel görüşmelerin izlendiği kanıtlandı. Ruanda hükümeti sözcüsü ise ülkenin bu yazılım sistemini kullandığını reddetmeye devam ediyor.

Kanimba, babasının tutuklu olduğu süreçte ABD’nin rehine işlerinden sorumlu özel elçisiyle, bazı İngiliz milletvekilleriyle, Ruanda’daki İngiltere Yüksek Komisyon Ofisi’yle, Belçika Dışişleri Bakanı Sophie Wilmés’le ve bazı avukatlarla sürekli konuştuğunu ve bunların hepsinin izlenmiş olabileceğini belirtti.

Kanimba’nın babası Ruandalı aktivist Paul Rusesabagina, Ruanda soykırımında binden fazla insanı kurtarmakla tanındı. Ruanda’nın lideri Kagame’yi çeşitli platformlardan eleştiren Rusesabagina, 2020’de Ruanda hükümeti tarafından tutuklanıncaya kadar ABD ve Belçika’da yaşıyordu. Şimdiyse, cinayetten ve çeşitli terör suçlarından, ömür boyu hapis cezası istemiyle yargılanıyor.

Soruşturma kapsamında açıklanan verilerde, Kanada ve ABD’de yaşayan Ruanda diyasporasındaki önemli kişilerin de Pegasus casus yazılımı ile izlendiği görülüyor.

“İzlendiğimi biliyordum ama bu kadar kapsamlı olabileceğini bilmiyordum”

Azerbaycan’ın önde gelen bir gazeteci ve insan hakları aktivistlerinden, yolsuzlukla ilgili araştırma raporlarıyla tanınan Hatice Ismayilova da NSO Group tarafından geliştirilen Pegasus casus yazılımının kurbanlarından biri. Organize Suç ve Yolsuzluk Raporlama Projesi muhabirlerinden Ismayilova, hükümet tarafından koyulan bireysel seyahat yasağı kalktığında, geçen mayıs ayında ülkeden ayrılmıştı. Seyahat yasağının sürdüğü yedi yıl boyunca telefonunun izlendiğinin farkında olan Ismayilova, yaşanan son gelişmelerin ardından “Bu kadarını tahmin etmiyordum. İzlendiğimi biliyordum ama bu kadar kapsamlı olabileceğini bilmiyordum. Aliyev hükümetine kızgınım. Bu teknolojileri geliştiren ve sonra Aliyev rejimi gibi ‘kötü insanlara’ satan şirketlere kızgınım. Tüm bunlar çok aşağılık ve iğrenç” dedi.

Macron da izlenenler arasında

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ile beraber 13 ülke liderinin ve DSÖ Başkanı Tedros Adhanom Ghebreyesus’un cep telefonu numaraları, Pegasus casus yazılımı kullanılarak izlenmek istenen hedeflerin listesinde yer alıyor.

Öte yandan NSO Group, Macron’un hiçbir müşterisinin “hedefi” olmadığını belirtti. Yani şirket, Macron’un, casus yazılımı olan Pegasus’un kullanılarak izlenmesi için seçildiğini reddetti. NSO Group, açıklanan listede bir cep telefonu numara bulunmasının, bu numaranın Pegasus casus yazılımıyla izlenmek için seçildiğini kanıtlamadığını savundu.

34 ülkeden diplomatlar, askeri şefler ve üst düzey politikacıların yer aldığı verilerde, Güney Afrika Cumhurbaşkanı Cyril Ramaphosa ve Pakistan Başbakanı Imran Khan’ın da adı geçiyor.

Numaraları listede yer alan siyasetçilerin isimleri şöyle:

·       2019 yılında Ruanda tarafından izlenmek istenen Güney Afrika Devlet Başkanı Cyril Ramaphosa,

·       2019’da Fas’ın hedef olarak seçtiği Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron,

·       Aynı yıl yine Fas tarafından seçilen Dünya Sağlık Örgütü Başkanı Tedros Adhanom Ghebreyesus,

·       2018 ve 2019’da Birleşik Arap Emirlikleri tarafından izlenmek istenen eski Lübnan Başbakanı Saad Hariri,

·       Belçika’nın Başbakanı olduğu 2019 yılında Fas tarafından seçilen şimdiki Avrupa Konseyi Başkanı Charles Michel,

·       Kendi ülkesindeki güvenlik güçleri tarafından 2019’da izlenmek istenen Fas Kralı 6. Muhammed,

·       2018 ve 2019 yıllarında yine kendi ülkesi tarafından hedef seçilen Fas Başbakanı Saadeddine Othmani,

·       2019’da Hindistan tarafından seçilen Pakistan Başbakanı İmran Han,

·        2016 ve 2017’de Meksikalı bir müşteri tarafından seçilen eski Meksika Başkanı Felipe Calderón,

·       ABD-İran anlaşmasında başmüzakereci olan ve 2019’da Fas tarafından izlenmek istenen Amerikalı diplomat Robert Malley.

Gelişmeler karşısında NSO Group, müşterilerinin Pegasus casus yazılımını ABD numaraları için kullanmasının teknik olarak imkansız olduğunu iddia etti. Şirket ayrıca Macron’un bir hedef olduğunu da yalanladı. NSO Group avukatları ise listede yer alan hedeflerin cihazlarının izlendiğine dair bir kanıt olmadığını söyledi ve listenin kanıtladığı tek şeyin, bahsi geçen isimlerin izlenmek üzere hedef olarak seçilmiş olduğunu savundu.

NSO Group, müşterilerinin verilerine erişimi olmadığını ancak herhangi bir soruşturma açıldığında, müşterilerinin şirkete bu bilgileri sağlamakla yükümlü olduklarını söyledi.

NSO Group, tüm iddiaları yalanlıyor

NSO Group, yaşananların ardından yaptığı açıklamada şunları dile getirdi:

“Forbidden Stories’in raporu, kaynakların güvenilirliği ve çıkarları hakkında ciddi şüpheler uyandıran yanlış varsayımlar ve doğrulanmamış teorilerle doludur. Görünen o ki, ‘kimliği meçhul kaynaklar’ hiçbir gerçeğe dayanmayan ve gerçeklikten uzak bilgiler vermişler. İddiaları kontrol ettik ve hepsini kesinlikle reddediyoruz. Bu iddiaları ortaya atan kaynakların, iddiaları yayınlayan medya kuruluşlarına ve soruşturmanın yürütücülerine yeterli belge sağlamamasından da anlaşılacağı gibi, iddiaların hiçbir olgusal temeli yoktur ve asılsızdır.

Aslında bu iddialar o kadar çirkin ve gerçeklikten uzak ki NSO Group olarak yasal işlem başlatmayı düşünüyoruz. Verilerin sunucularımızdan sızdırıldığı iddiası tamamen yalan ve saçmadır çünkü bu tür veriler hiçbir sunucumuzda mevcut değildir.

NSO’nun, teknolojilerini yalnızca suç ve terör eylemlerini önleyerek hayat kurtarmak amacı güderek, sadece yetkili hükümetlerin kolluk kuvvetlerine ve istihbarat teşkilatlarına sattığını vurgulamak isteriz.

Teknolojilerimiz her gün pedofili çetelerini ve uyuşturucu kaçakçılarını yakalamak, kayıp ve kaçırılan çocukları bulmak, çöken binaların altında kalan insanları kurtarmak ve hava sahalarını tehlikeli insansız hava araçlarından korumak için kullanılıyor. NSO Group hayat kurtarma amacını taşıyor ve itibarını sarsmak için yapılan tüm girişimlere rağmen bu görevi yılmadan, sadakatle yerine getirmeye devam edecek.”

Müşterilerin, hedeflerinin verilerine erişimi olmadığını söyleyen NSO Group’un kurucusu Shalev Hulio, sızdırılan verilerin “NSO ile herhangi bir ilgisi olduğuna” itiraz etti ancak tüm iddiaları araştırma sözü vererek, “Bazı durumlarda müşterilerimizin sistemi kötüye kullanabileceğinin farkındayız” dedi.

NSO, Cemal Kaşıkçı cinayeti hakkındaki iddiaları da reddetti

Soruşturma sonucunda Pegasus casus yazılımının, Suudi Arabistan ve BAE tarafından, İstanbul’daki Suudi Arabistan Başkonsolosluğu’nda öldürülen gazeteci Cemal Kaşıkçı cinayetinde de kullanıldığı belirtilmişti. Verilerde Kaşıkçı’nın ölümünü araştıran Türk savcının ve Kaşıkçı’nın eski eşi Hanan Elatr’ın telefon kayıtlarına da rastlanmıştı.

Kaşıkçı’nın nişanlısı Hatice Cengiz’in telefonuna da Pegasus casus yazılımının bulaştığı yönünde kanıtlar bulunmuştu. NSO Group’un açıklamasında ise “NSO’nun daha önce de belirttiği gibi, ürettiğimiz hiçbir teknolojinin, hiçbir şekilde Cemal Kaşıkçı cinayeti ile bir bağlantısı yoktur. Teknolojimizin, aile üyelerini dinlemek, izlemek, takip etmek veya bilgi toplamak için kullanılmadığını onaylayabiliriz” denildi.

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.