Çankaya Uluslararası Dostluk ve Barış Ödülü Yorgo Papandreu ve Zülfü Livaneli’ye verildi. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, ödül töreninde yaptığı konuşmada “Ben bu ülkenin gençlerine güveniyorum. Bu ülkenin gençleri kesinlikle bu demokrasi krizini aşacaklar. Bu ülkeye gerçekten de demokrasiyi getirecekler” dedi.
Çankaya Belediyesi Dostluk ve Barış Ödülleri töreni dün gece (15 Ocak) TED Ankara Koleji ATA Sahne Sanatları ve Gösteri Merkezi’nde düzenlendi. Törene, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener de katıldı.
Dostluk ve Barış ödüllerine eski Yunanistan Başbakanı Yorgo Papandreu ve sanatçı Zülfü Livaneli layık görüldü. Papandreu’ya ödülünü Kılıçdaroğlu verirken Livaneli, ödülünü Akşener’in elinden aldı.
Papandreu: “Başka bir yol daha var”
Eski Yunanistan Başbakanı Yorgo Papandreu, törendeki konuşmasında şunları söyledi:
“İçinde yaşadığımız zamanlar hepimizi derinden etkiliyor. Bir taraftan insanlık büyük ilerleme kaydediyor: bilgide, refahta, teknolojide. Ama diğer taraftan büyük problemler de yarattık: iklim değişikliği, salgın, uzun süren çatışmalar, insanların ülkelerinde sürülmesi ve daha nice eşitsizlikler. Bu zorluklarla karşı karşıya kalınca bazılar, ‘Yabancı düşmanlığıyla, şiddetle ve hatta demokrasi ile barışı unutarak üstesinden gelinir’ diyorlar. Bu tarz otoriter yanıtlar sadece adaletsizlikleri geliştirir, özgürlükleri kısıtlar. Benim cevabım şu: başka bir yol da var. Buna kalpten inanıyorum, çünkü rahmetli İsmail Cem ile birlikte Türk-Yunan ilişkilerinin seyrini değiştirmeyi başardık. Biz ve insanlarımız birbirlerine ellerini uzattılar. İsmail’le Samos Adası’na diktiğimiz o zeytin ağacını dün gibi hatırlıyorum. Kendimizi, barış ve istikrara adamıştık. Arkamızda güçlü bir geleneği de taşıyorduk. Yunanistan’da, Türkiye’de, İspanya’da, Portekiz’de ve Şili’de bütün diktatörlüğe karşı duranların gücünü taşıyorduk, buna inandık ve başardık. Güçlü bir demokrasinin en temelinde barış yatmaktadır. Bu ödülü geçmişte, bugün ve gelecekte barış ve demokrasi için cesaret gösterenlere adamak istiyorum.“
Livaneli, ödülünü İsmail Cem’e adadı
Sanatçı Zülfü Livaneli de konuşmasında barışa vurgu yaptı. Livaneli, şöyle konuştu:
“Dünyada kime sorsanız barış için iyi şeyler söyleyecektir. Kimse, ‘Barışı istemem’ demez ama ‘Mecbur kaldık’ derler. Neandertal insandan bu yana savaşsız bir dünya hiçbir zaman olmadı. ‘Ama böyle’ diyerek ‘nasıl olsa insanın tabiatı bu’ diyerek vazgeçmeyeceğiz bundan. Mustafa Kemal Atatürk’ün söylediği çok önemli iki söz var, o dönemde bir generalin söyleyebileceği bundan daha ileri bir söz olamaz. Birincisi, ‘İnsanlığın medeniyeti tektir ama kolları vardır.’ Bu müthiş bir felsefi görüş. İkincisi de şu, ‘Eğer vatan savunması için şart değilse her savaş bir cinayettir.’ Venizelos da bunu takdir ettiği için 1934’te Oslo’daki Nobel Barış Ödülü Komitesi’ne Atatürk’ü barış ödülüne aday gösterdi. Burada eğer ömrü vefa etseydi benim yerime sevgili dostum İsmail Cem olacaktı, ben de bu ödülü İsmail Cem için alıyorum.”
Kılıçdaroğlu: “Bu ülkenin gençleri demokrasi krizini aşacak”
Medyascope'un haftalık e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her çarşamba mail kutunuzda.
CHP lideri Kılıçdaroğlu ise törendeki konuşmasında şunları kaydetti: “Hikmet Çetin genel başkanımız konuşurken, ‘dünya bir demokrasi krizinin içinde’ diye ifade etti. Türkiye bu krizin göbeğinde. Ama ben bu ülkenin gençlerine güveniyorum. Bu ülkenin gençleri kesinlikle bu demokrasi krizini aşacaklar. Bu ülkeye gerçekten de demokrasiyi getirecekler.”
“Sizin yurtdışında çektiğiniz özlemi kendi ülkemizde çekerdik”
Kılıçdaroğlu, Papandreu ve Livaneli’ye ise “Bir siyasetçi ile sanatçının yan yana, barış ve dostluk ödülü alması çok önemli. İkinizin de büyük sıkıntılar çektiğini biliyorum. Sizler yurtdışındayken, biz sizin kasetlerinizi gizli gizil dinlerdik çünkü yasaktı. Ama büyük bir keyifle dinlerdik. Biz de sizin yurtdışında çektiğiniz özlemi aslında kendi ülkemizde çekerdik” diyerek seslendi.
