Özgür gazeteciliğe destek olun
Search
Close this search box.

KONDA Barometresi: Boğaziçi olaylarında kamuoyu demokratik seçimden yana

KONDA Araştırma ve Danışmanlık’ın aylık olarak Türkiye çapında yürüttüğü “KONDA Barometresi” araştırmasının şubat raporunda, kamuoyunun Boğaziçi Üniversitesi’ndeki rektör atama sürecine dair görüşleri soruldu. Yükseköğrenimde rektör belirleme süreci hakkındaki soruyu yanıtlayanların yüzde 83’ü öğretim üyelerinin rektörün belirlenmesinde söz hakkı olması gerektiğini söyledi. Ankete katılanlar arasında, Boğaziçi’nde kendilerine danışılmadan rektör atanmasına tepki gösteren öğretim üyelerini haklı bulanların oranı da yüzde 80.

5-6 Şubat 2022 tarihlerinde gerçekleştirilen araştırma kapsamında Türkiye’deki 15 yaş üstü 3 bin 506 kişi ile yüz yüze görüşmeler gerçekleştirildi ve katılımcılara “rektör belirleme sürecine o üniversitenin öğretim üyelerinin katılımı” ve “bir yıldan fazla süredir ülke gündeminde olan Boğaziçi Üniversitesi olaylarına nasıl baktıkları” soruldu. Araştırma modülünden elde edilen sonuçlar, Boğaziçi Üniversitesi’nden akademisyenler, Boğaziçi Üniversitesi mezunları ve KONDA Araştırma ve Danışmanlık Genel Müdürü Bekir Ağırdır’ın katıldığı toplantıda paylaşıldı. 

Medyascope‘un sorularını yanıtlayan Ağırdır, bugün (7 Mart) açıklanan barometre raporundan çıkan reçeteyi şöyle özetledi:

Toplum bir arada yaşamaya hazır. Reçete itiraz değil, umut.

Yüzde 83, “Rektör belirlenme sürecine öğretim üyeleri dahil edilmeli” diyor

KONDA’nın 13 yıldır her ay yayınladığı “Konda Barometresi”nin bu ayki (şubat) raporunda, kamuoyuna Boğaziçi Üniversite’sine rektör atama şekli ve bu konuya ilişkin 2021 yılı ocak ayından beri öğretim üyelerinin itirazları hakkındaki görüşleri soruldu. Anketi yanıtlayan kişilerin yaklaşık yarısı bu konudan haberdar olmadığını veya fikirlerinin olmadığını söylerken, cevap verenlerin büyük bir bölümü rektör seçiminde öğretim üyelerine danışılması gerektiği yönünde fikir belirtti.

Moderatörlüğünü Siyasal İletişim Danışmanı Gülfem Saydan Sanver’in üstlendiği toplantıda Boğaziçi Üniversitesi Ekonomi Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Fikret Adaman, araştırma sonuçları ile sonuçların ekonometrik analizini açıkladı. Araştırmanın sonuçlarına göre rektör belirleme sürecine o üniversitenin öğretim üyelerinin katılımı konusunda kamuoyunun yüzde 49’u fikir sahibi değilken, fikir belirtenlerin yüzde 83’ü rektör belirleme süreçlerine o üniversitenin öğretim üyelerinin katılmalarını tercih edeceklerini belirtiyor.

Ankete katılanların yüzde 80’ine göre Boğaziçi öğretim üyeleri haklı

Araştırma sonuçlarına göre, “bir yıldan fazla süredir ülke gündeminde olan Boğaziçi Üniversitesi olayları” konusunda ne düşündüğü sorusuna katılımcıların yüzde 52’si duymadığı ya da fikri olmadığı yanıtını verirken, görüşlerini paylaşan katılımcıların yüzde 80’i kendilerine danışılmadan rektör atanmasına tepki gösteren öğretim üyelerini haklı buluyor. Prof. Dr. Fikret Adaman, bu sonucu şöyle yorumladı:

Bir önceki sonuca benzer bir şekilde, burada da yoğun ve sürekli değişen bir gündemde Boğaziçi Üniversitesi’ndeki olayları izleyenlerin bu konuya hassas olan bir kesim olduğunu söyleyebiliriz. Bu hassas kesim içerisinde de ağırlıklı bir çoğunluğun rektör belirlenmesi konusunda tercihleri alınmayan Boğaziçi Üniversitesi öğretim üyelerinin tepkilerini haklı buldukları ortaya çıkıyor.

AKP seçmeninin yüzde 35’i öğretim üyelerini haklı buluyor

Boğaziçi olaylarına ilişkin fikir sahibi olanlar arasında yapılan ekonometrik analize göre iktidar partilerine oy verme eğiliminde olanların öğretim üyelerini haklı görmedikleri yönünde tercih belirttiklerini söyleyen Adaman, “Parti tercihlerinin bu denli belirleyici olduğu bir durumda bile, katılım karşısında en yüksek oranda duran AK Parti seçmenleri arasında Boğaziçi Üniversitesi öğretim üyelerinin tepkilerini haklı görenlerin oranının yüzde 35 civarında olması dikkati çekici” diye konuştu.

Bekir Ağırdır: “Toplumda Boğaziçi olaylarına yönelik farkındalık yüksek

Toplantıda araştırmanın kapsamına ilişkin bilgiler veren KONDA Araştırma ve Danışmanlık Genel Müdürü Bekir Ağırdır, şunları söyledi:

KONDA Barometresi’ni 13 yıldır kesintisiz olarak sürdürüyoruz. ‘Bu memleketin insanları hangi ilkeler çerçevesinde iyi bir yaşam kurmak istiyor?’ sorusuna yanıt vermeye çalışıyoruz. Boğaziçi olaylarını da toplumsal boyutta incelemeye çalıştık. Ülkemizde 15 yaş üzeri 65 milyon insan yaşıyor. Oransal olarak konuya dair haberdar olan ve olmayan kesimler yarı yarıya gibi görünse de bu oran, 32 milyon insanın bu olaylardan haberdar olduğunu, 26 milyonun üzerindeki insanın da öğretim üyelerinin tepkisini haklı bulduğunu gösteriyor. Bu hayli yüksek bir oran.

Boğaziçi’ne destek oranlarında etkili faktör kadın olmak

Prof. Dr. Fikret Adaman’ın paylaştığı ekonometrik analize göre, “rektör belirleme sürecine öğretim üyeleri katılmalı” görüşüne katılmak ya da katılmamak konusunda en belirleyici faktör siyasi parti aidiyeti. Parti aidiyeti, yaş, kimlik aidiyetleri, eğitim düzeyi, gelir seviyesi gibi birçok faktör arasında, diğer faktörler eşit tutularak yapılan OLS (sıradan en küçük kare) analize göre ise belirleyici faktör kadın olmak.

Bekir Ağırdır: “Kutuplaşma kırılıyor, reçete itiraz değil umut

Bekir Ağırdır, toplantıdaki konuşmasında şu tespitte bulundu:

“Ümitsiz olmak için bir sebep yok. Son 10 yılda zihni anlamda ciddi bir dönüşüm yaşandı ancak bu henüz sokağa yansımadı. Donmuş bir gölde gibiyiz, insanlar durduğu yere bağlı olmasa da karşıya geçmeye korkuyor. Gri alan artıyor. Farklı kesimlerin hayat tarzları benzeşiyor, Huqqa ila Reina birbirine yaklaşıyor.”

KONDA BAROMETRESİ Rektör Belirleme Süreçleri ve Boğaziçi Olayları Modülü’nde yer alan kilit bulgular şöyle sıralandı:

  • Kamuoyunun yaklaşık yüzde 49’u rektör belirleme sürecine o üniversitenin öğretim üyelerinin katılımı konusunda bir fikre sahip değil. Konuya ilişkin fikir sahibi olanların yüzde 83’ü, öğretim üyelerinin sürece katılımını desteklediğini belirtiyor.
  • Rektör belirleme sürecine o üniversitenin öğretim üyelerinin katılımı konusunda araştırmanın kadın katılımcılarının yüzde 54’ü konuya ilişkin bir fikre sahip değil. Konuya dair fikri olan kadın katılımcılarının yaklaşık yüzde 89’u öğretim üyelerinin rektör seçim süreçlerine katılımını desteklediğini belirtiyor. Konuya dair fikri olan erkek katılımcılarda bu oran yaklaşık yüzde 80.
  • Rektör belirleme sürecine ilişkin fikir sahipliğinde en yüksek orana sahip yaş grubu 18-32 yaş grubu (yüzde 63). Bu yaş grubunda konuya ilişkin fikir sahibi olan kesimlerin yaklaşık yüzde 85’i öğretim üyelerinin süreçlere katılımını desteklediğini belirtiyor.
  • Rektör belirleme süreçlerine öğretim üyelerinin katılımını desteklemeyen kesimlerin siyasi parti tercihlerinde AK Parti (yüzde 15) ve MHP (yüzde 12) ile ilk sırada yer alırken, konuya ilişkin fikir sahibi olan AK Parti seçmenlerinde öğretim üyelerinin rektör belirleme sürecine katılımını destekleyenlerin oranı yüzde 58 olurken, MHP seçmenlerinde bu oran yüzde 72 olarak gerçekleşmiş bulunuyor. Rektör belirleme süreçlerine öğretim üyelerinin katılımına yönelik fikir sahibi olma oranında ilk sırayı CHP seçmenleri alırken, bu parti seçmenlerinin yaklaşık yüzde 69’u süreçlere öğretim üyelerinin katılımını destekliyor.
  • Kamuoyunun yaklaşık yüzde 52’si, bir yıldan fazla süredir ülke gündeminde olan Boğaziçi Üniversitesi olaylarına dair bir fikre sahip değil. Konuya ilişkin fikir sahibi olanların yaklaşık yüzde  80’i, kendilerine danışılmadan rektör atanmasına tepki gösteren üniversite öğretim üyelerini haklı bulduğunu belirtiyor.
  • Araştırma modülünün kadın katılımcılarının yüzde 58’i konuya ilişkin bir fikre sahip değil. Konuya dair fikri olan kadın katılımcılarının yaklaşık yüzde 83’ü kendilerinden görüş alınmadan yapılan rektör ataması karşısında tepki gösteren öğretim üyelerini haklı bulduğunu belirtiyor. Konuya dair fikri olan erkek katılımcılarda bu oran yaklaşık yüzde 77.
  • Boğaziçi olaylarına ilişkin fikir sahipliğinde en yüksek orana sahip yaş grubu 18-32 yaş grubu (yüzde 58). Bu yaş grubunda konuya ilişkin fikir sahibi olan kesimlerin yaklaşık yüzde 84’ü öğretim üyelerinin tepkilerinde haklı olduğunu belirtiyor.
  • AK Parti seçmeni araştırma modülü katılımcılarının yaklaşık yüzde 69’u, MHP seçmenininse yüzde 53’ü Boğaziçi olaylarına ilişkin bir bilgi ya da fikir sahibi olmadığını belirtiyor. Boğaziçi olaylarına ilişkin bilgi ve fikir sahipliğinde en yüksek oran CHP ve İYİ Parti seçmenleri arasında görülüyor. CHP seçmenlerinin konuya ilişkin fikir sahibi olanları içerisinde öğretim üyelerini haklı bulanların oranı yaklaşık yüzde 96 olurken İYİ Parti seçmenleri arasında bu oran yaklaşık yüzde 92.

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.