İstanbul-Okmeydanı’na bağlı Fetihtepe Mahallesi’nde kentsel dönüşüm çalışmaları kapsamında yıkımı planlanan evlerin, elektrik, su ve doğalgazı kesildi. Vatandaşlar üç gündür zor şartlar altında yaşıyor. Elektrik su ve doğalgazı kesilenlerden biri de Çiğdem Ocak. Muhabirimiz Ufuk Çeri, onunla bir gün geçirdi, yaşadığı zorluklara tanıklık etti.
İstanbul-Okmeydanı’ndaki Fetihtepe Mahallesi’nde kentsel dönüşüm çalışmaları kapsamında yıkımı planlanan binaların elektrik, su ve doğalgazı kesildi. Mağdurlardan biri de Çiğdem Ocak, iki gündür susuz ve elektriksiz. Suyu henüz kesilmeyen komşularından su taşırken kendisine sokakta rastladığımda evine davet etti.
Ocak’ın evinin bahçesine girdiğimizde kedi evleriyle karşılaştım. Evine taşıdığı suyu önce kedilere verdi.
Ocak’ın beraber yaşadığı annesi diyabet hastası ve insülün kullanmak zorunda. Aynı zamanda tansiyon tedavisi gördüğü için sık sık tuvaleti kullanması gerekiyor.
“Namaz kılamıyoruz, abdest alamıyoruz”
Elektrik ve suları kesildikten bu yana hiçbir şey yapamadıklarını söyleyen Ocak, “Annem iki gündür namaz kılamıyor. Hatta bugün üçüncü günümüz ve namaz kılamıyoruz, abdest alamıyoruz” dedi.
“Peynir, zeytin, ekmekle besleniyoruz”
Hijyen sıkıntısı yaşadıklarını dile getiren Ocak, “Tuvalet ihtiyacımızı çok temiz olmayan şartlarda gideriyoruz. Annem tansiyon hastası olduğu için tuvalete sık gitmesi gerekiyor ve bizim bol suya ihtiyacımız var. Zaten hijyenik olmayan şartlarda yaşıyoruz. Beslenmemizde hijyenden uzaklaştı. Evde şeker hastası var, peynir, zeytin, ekmekle besleniyoruz. Ocağımız yok, tüpümüz yok. Hiçbir şeyimiz yok” diye konuştu.
“Psikolojimizi bozdular”
Kaygı bozukluğunun arttığını vurgulayan Ocak, “Psikolojimizi bozdular. Anksiyete hastası oldum. Elektrik yok. Uykumuz gelene kadar bahçede oturup sonra uyuyoruz” dedi.
Medyascope'un haftalık e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her çarşamba mail kutunuzda.
“İlaçları korumaya çalışıyorum”
Diyabet hastalarının kullandığı insülinin buzdolabında 2 ile 8 derece arasında saklanması gerekiyor. Elektrik olmadığı için buzdolaplarının çalışmadığına dikkat çeken Ocak, annesinin insülin ilaçlarını buzların içinde sakladığını söyledi. Buzu nasıl bulduğunu ise şöyle anlattı:
“Burada Kardelen Eczanesi var. Sağ olsunlar, oradaki çocuklardan rica ettim. Buz kabı verdiler. Hava çok sıcak buzlar da erimeye başladı. Bir şekilde ilaçları korumaya çalışıyorum. Daha önce komşumdan aldım buz. Onunla idare ettim. Bir gün önce de öbür komşumdan aldım. Bugün komşumdan tedarik edemedim. Zaten komşumun da elektriği kesilecek. Ya bugün ya yarın. Eczaneden temin ettim.”
Video: Okmeydanı Fetihtepe’de kentsel dönüşüm | Vatandaşların elektrik, su ve doğalgazı kesiliyor
“Evi kepçeyle yıkmaya gelseler bu evden çıkma şansım yok”
Oturduğu evden başka şansı olmadığını söyleyen Ocak, “Zaten küçük bir evde yaşıyoruz.
Yedi bin, sekiz bin lira gibi kiralardan bahsediyorlar. Ben bu kadar para kazanmıyorum. Bu kadar kira verecek gücüm yok. Benim şimdi kira ödeyecek gücüm yok. Şu anda bu evi kepçeyle yıkmaya gelseler bu evden çıkma şansım yok. Bizi de kepçeyle beraber götürmeleri gerekiyor” diye konuştu.
